koridorda bir ayna var. kardeşimle o aynaya yakın bir yerdeysek bir anda şöyle diyor, "güzellik (ya da yakışıklılık) yarışması!". bunu duyduktan sonra yapılması gereken şey, hızlıca aynaya bakıp "ben!" demek. kim önce "ben!" derse o kazanıyor, tek kriter bu yani.
bir de şöyle bir huyu var, sürekli boyumla dalga geçiyor. ama çok komik ve yaratıcı espriler yapıyor doğrusu, umursamıyor ve kızmıyorum dalga geçtiği için yani. bazen sarılıp ya da kolunu omzuma atıp "sen niye bu kadar küçüksün ya?" diyor. bazen de "sen iyice kısalmışsın ya." gibi şeyler söylüyor. bugün de boyumla ilgili ilginç tespitler yaptı mesela. ağaçtan meyve topluyordum, alttakileri aldım ve üstlere yetişemedim doğal olarak. doğada hayatta kalmak zorunda kalsak en önce ben ölürmüşüm. alttaki meyveler bitince aç kalırmışım. doğal seçilim böyle işlermiş vs vs.
diğer bir absürtlüğü, bazen beni görmeden duramıyor olması. evin içinde beni aradığı bile oluyor, ne yapacaksa artık. bazen odamın kapısını açıyor, selam verip gidiyor. bazen de bir şey söylemeden sadece saçma sapan tebessüm ediyor bana. genel olarak ilginç bir çocuk, yapacak bir şey yok..
bence harika biriymiş. :)
gerçekten öyle, en sevdiğim kardeşim olur kendisi. daha ne tuhaflıkları var, amlatmakla bitmez :))
o doğal seçilim zürafalar için değil miydi ya.üzülmeyin sayın clarice starling ağaca tırmanabilirsiniz.daha fazla böyle zekice tavsiyeler isterseniz ulaşabilirsiniz.iyi günler.
Güzel tavsiyeniz için minnettarım, ben ağaca tırmanmak üzerine çalışmalara en kısa zamanda başlayayım o halde :))
Evet evet,doğal seçilime kurban gitmenizi istemeyiz :)