biz

karedeki kedi
Ben,sen,o,onlar ve siz
Ne zaman olacağız biz?
Tek derdimiz ülkemiz dersiniz
"Just" olmuş önceliğiniz
Yabancı kelimelere esirsiniz

Sözde kalır her dediğiniz
İcraate gelince görünmezsiniz
Sahneler olmuş mahalleniz
Gösteriş yapmak sizin işiniz
Batı 'dan bozma fikirleriniz

Oysa ne şanlı geçmişimiz
Türk,Kürt, Laz, Çerkez hepsi biz
Müslüman, Hristiyan yaşayıp gitmişiz
Aynı sofradan yiyip helalleşmişiz
Şimdi nedendir bu öfkeniz ve kininiz?

tersine dünya

karedeki kedi
Hiç düşünmüş müydünüz? Kadınlar ve erkeklerin toplumdaki rolleri değişseydi nasıl olurdu? Düşünmediyseniz Orhan Kemal sizin yerinize düşünmüş, keyifli ve kısa bir kitap yazmış. Erkeklerin evde oturup ev işleriyle ilgilendiği, çocuklarına baktığı, eşlerinin eve gelmelerini beklediği ve namus kavramının sadece onların koruması gerektiği bir evren yazmış. Kadınlar; kocalarının namusunu korumakla ve eve para getirmekle yükümlüyken yeri geldiğinde hovardalıklar yapabiliyorlar. Kitap Bitirim Leyla adındaki bir kadın üzerinden anlatılıyor. Keyifli, kısa, akıcı ve farklı bir kitap istiyorsanız bu kitap tam size göre efenim! Okursanız yorumlarınızı eksik etmeyin. Şimdiden keyifli okumalar! :)

kare dergisi

berceste
İlk sayısını bu sene çıkarmış olan okulumuzun yeni dergisi. Tıp öğrencilerinin yoğun hayatlarında böyle uğraştırıcı bir işin altına girmeleri takdire şayan. Umarım heyecanlarını kaybetmeden devam ederlerrrr …

aynı gün doğduğun ünlü

berceste
Evliya Çelebi ile aynı gün doğmuşuz. Onun zamanında doğsam muhtemelen ben de aynı onun gibi olurdum. Küçüklükten beri en sevdiğim şeyler ülke belgeseli izlemek, yeni dil öğrenmeye çalışmak ve bol bol gezmek….

türkiye

ileleualatyr
Hukukun h'sinin bile kalmadığı ülke.
Cumhuriyet, egemenlik, geçmiş dönemde kazandığımız her şey bir bir elimizden kayıp giderken akıl sağlığını korumanın bir yolu yok. Çok üzücü ve çok yazık.

çabalamak

ruhsuz
Varlığıyla kaderi değiştirebildiği iddia edilen ancak aslında sadece kişiye güç veren bir olma halinin eylem adı.

Kendisi için dahi çabalamayan insanlar,ve/veya onunla/onlarlarlayken edindiğiniz 'biz' kavramı uğruna çabalamak kalbinize yük olacaktır.
Yapmayınız.
Vakti geldiğinde bırakabiliniz.
Size ve aynadakine kısacık hatırlatmamdır🍀

aklımı kurcalayan düşünceler

rona
bariz bi şekilde ortada/yerde olan çöp tarzı şeyleri genelde yakında çöp varsa atarım yoksa da kenara çekerim, bunu yaparken de aslında sosyal deneydeymisim ve ben o anda bunu yaptığım için ödüllendirilecekmisim gibi hissederim ve evet bunu gece 2de kyk koridorında yerden su sisesini kaldırırken de hissediyorum

kyk yurdu

schlimazl
Mezun olduğumda yaptığım ilk şeylerden biri bana yurdu hatırlatan her şeyden kurtulmak olmuştu. Yeşil bir eşofman üstüm vardı hep yurtta giydiğim. Hatta bir ara dalga konusu olmuştu seni hep bununla hatırlıcaz diye :) İlk işim paramparça edip çöpe atmak oldu. Öyle bir bıkmışlık öyle bir nefret.
ayrıca yalaka kyk müdürlerinden de Allah'a sığınırım.

gazi tıp yemekhanesindeki favori yemek

ruhsuz
2.sınıfta etli,pirinçli,bulgurlu herrr şeyi çok severdim.

Bu sene pilav yemiyorum(midem bulanıyor)
Vejeteryan yemek alıyorum çoğu zaman ve abiler de alıştı
Bazen sadece çorba ve yancıyi yiyip kalkıyorum

Biraz da kendimdeki değişimle alaklı
Genel olarak midem bulanıyor,içim almıyor ve fazla olan her şey rahatsız ediyor.
Sade,gösterişsiz,güvenli şeyler yiyorum.

Tatsız.

doğru insanla yanlış zamanda karşılaşmak

concretusincorde
Zaman, mekan, şartlar birçok şey yanlış olabilir ama insan doğruysa ötesi yoktur. Doğru insan, seni her şeyinle seven insandır ve zamanın yanlışlığı insanın doğruluğunu örtemez. Anton Çehov'un da dediği gibi 'Doğru zamanda gelen yanlış insana tanıdığın şansı, yanlış zamanda gelen doğru insana tanımadığın sürece üzülen hep sen olursun.'
3

ankara mekan önerileri

karedeki kedi
Latife Kafe. Arkadaşlarımla geçen dönemin sonuna doğru keşfettiğimiz yer. Instagram'da karşıma çıkmıştı ve Instagram'da karşıma çıkan her yere yaptığım gibi hiç gitmeyeceğimi düşünerek kaydetmiştim ama beni yanılttı ve gittim. Sonrasında devamlı olmayacağını düşündüm ama devamlı da oldu. Kafeyi çok sevmemde en büyük etkenlerden birisi kahverenginin hakim olması. Kafede çalan şarkılar da oldukça dinlendirici. Diğer kafelere nazaran daha sakin. Şehrazat en gösterişli tatlısı olsa da tiramisusu favorim. Ayrıca çayı da çok iyi. Yolunuz düşerse ki okula yakın olduğunu düşünürsek düşer gidin derim. :)

gökyüzü

karedeki kedi
Hafiften ama çokça hafiften 12 Angry Men havasının sezildiği, güzel şeylere değinilen bir devlet tiyatrosu oyunu. İzlerken zaman zaman fazla uzatildigini düşündüğüm anlar olsa da değindiği konu bakımından etkileyici bir tiyatroydu. Tiyatro oyunumuzdaki asıl mesele bir çiftin bir çocuğu öldürme suçlamasıyla başlıyor. Adam öldürülüyor ve kadın da hamile olduğunu söylediği için 12 kadin jüriden oluşan bir mahkemede gerçeği söyleyip söylemediğini anlamak için yargılanıyor. Kadınların günümüze kadar yaşamış olduklarına deginiliyor. Yıllarca kasabanın dogumlarini yaptırmış olan kadın ebeye kadınlar güvenmiyor. Erkek bir doktorun onayını istiyorlar. Yaptıkları düşüklerin sorumluluklarını birbirlerinde buluyorlar. Tamamen kendilerine verilmiş bir gücü yılların getirmiş olduğu bastırmalar yüzünden kullanmaktan aciz kalıyorlar. Mahkeme boyunca birbirlerini suçlamaktan geri kalmiyorlar. Oyunu izlerken güldüğüm çok sahne de oldu. Düşündürdü, üzdü ve güldürdü. Oyun boyunca katılmadığımi hatırladığım düşünce ise kendinden çok şeye sahip olan insandan bir şeyler çalabilme hakkımız olduğu dusuncesiydi. Uzun bir tiyatroydu ama gitmeye değerdi ve izlerken keyif aldım. Fırsatınız olursa gitmenizi tavsiye ederim. :)
4

küçükken ne zannederdiniz

ruhsuz
●Üniversitede harika bir aşk yaşayıp onunla evlenebileceğimi sanardım ama gelin görün ki kitaplardaki imkansız ve bir o kadar da mucizevi şekilde mümkün aşklar gerçek hayatta sadece imkansızmış,bir de acı doluymuş.sevmek her şeyi çözer sanardım ama hiçbir şeyi çözmezmiş.
●İyi bir insan olmaya çalışmak da bir boka yaramazmış çünkü iyi niyetle çıktığımız yollarda birilerinin kalbini her halükarda kırabilirmişiz ve özür dilesek de bir şeye yaramazmış çünkü bazı şeylerin gerçekten telafisi yokmuş.
●savunduğumuz değerlere ters düşebilirmişiz çünkü bizler de beşermişiz,şaşarmışız.kadınlar ve çocuklar bu hayattaki tek hassas noktam diyebilirim ancak aylar önce eskiden yoklamada bir altımda bulunan arkadaşıma gerçekten hiç istemeden saygısızlıkta bulundum.(biraz da özeleştiri)özür diledim ancak telafisi yok ve açıkçası bunun ağırlığı bana yetti.(yanlışlıkla overshare saatim gelmiş sorry)problem şudur ki:o arkadaşımı gerçekten severdim.yaptığım şeyin bana yapılmasını kabul eder miydim diye defalarca sordum,cevabını da verdim ama herkesin tutumu elbette farklıdır.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol