büyümek

concretusincorde
Çocukken haziran ayı dondurma ayıydı benim için ve ailemin izin verdiği ilk vakitte evden büyük bir heyecanla bakkala gider o en sevdiğim dondurmayı yerdim. İlk tadımda anlardım ki artık benim için yaz gelmişti. Dondurma demek yaz demekti, yıl boyu gösterdiğim sabrın hediyesiydi. Büyümek ise her mevsim ve izinsiz dondurma yiyebilmekmiş ve çok da büyük bir meziyet değilmiş. Şimdilerde o eski dondurmaların tadını alamıyorum ve dondurmayı özlemeyi özlüyorum. Ya gerçekten büyüdüm ya da dondurmalar kötü, bilmiyorum… Ama anlıyorum ki çocukluk sabretmekse yetişkinlik acele etmek demekmiş. Acele ettikçe koşuyoruz, koştukça daha hızlı büyüyoruz ve bir şeyler elde edebilsek de farkına varamıyoruz, hayattan tat alamıyoruz. Keşke diyorum hep çocuk mu kalsaydık ?

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol