Onun yokluğu*
en sevmek ya da en sevilmek önemli midir diye düşündüren başlıktır. sevgisine ihtiyaç duyduğunuz bir kişinin sizi sevmesi mi, yoksa onun kadar ihtiyaç duymadığınız birçok kişinin sizi sevmesi mi daha güzeldir diye sorgulatır. bu durumda bir artı çok eksiyi götürebilir, aksi durumlar da vardır.
Hiç yeteneğimin olmaması garip bir yetenek bence.
bir kalıp, eskisi kadar çok kullanılmıyor.
ben genelde absürt şeyler için kullanırım, mesela mide bulandırıcı çift videolarını arkadaşlarıma atarken kullanıyorum. öyle işte.
ama ciddi olarak kullanmam gerekiyorsa; benim kısa vadeli hayalim kendime doğum günü hediyesi olarak fotoğraf makinesi almak, sınıfı geçmek, yazın denizden çıkmamak. uzun vadede almanya'ya taşınmak, kendime yetebilmek ve başka bir şeye ihtiyaç duymamak, şu anki mutluluğumu devam ettirecek şeyler yapmak.
eyyorlamam bu kadar, kalan arkadaşlara başarılar.
ben genelde absürt şeyler için kullanırım, mesela mide bulandırıcı çift videolarını arkadaşlarıma atarken kullanıyorum. öyle işte.
ama ciddi olarak kullanmam gerekiyorsa; benim kısa vadeli hayalim kendime doğum günü hediyesi olarak fotoğraf makinesi almak, sınıfı geçmek, yazın denizden çıkmamak. uzun vadede almanya'ya taşınmak, kendime yetebilmek ve başka bir şeye ihtiyaç duymamak, şu anki mutluluğumu devam ettirecek şeyler yapmak.
eyyorlamam bu kadar, kalan arkadaşlara başarılar.
Zihnimde o kadar felaket senaryosu var ki ülkesi bölgesi kişisi benimsi. İyi dilek yok artık stabil bi yıl olsun kâfi
mevsimlere göre operatör değistirilir vodafone evden çekmez ama dağ başından çekiyordur kışın turk telekom yazın vodafone'a geçilir (turkcelle geçecek kadar zengin değilim)
diş ağrısı çok sıkıntılı.sadece dişin olduğu bölge ağrısa hadi neyse tüüüm kafam zonkluyor resmen.baya kötü :(
Paketi almaya çıktım, yerinde duramıyor adam. Zaten pembe kıyafetleri, tavşan gibi bişi olmuş hsbsbs "Geldim 4 dakika önce, niye çıkmıyor ki acaba allah allah diyodum. meğer sizi aramayı unutmuşum xhshhejs" dedi. Ben de sorun değil falan dedim ama adam çok heyecanlıydı, noldu da böylesiniz diye sordum
Turgay abiyi gördüm diyo, ben de hıı dedim ama turgay kim ***, sonra turgay tanülkü dedi fotolarını gösterdi ama turgay abinin tipi tam şey, *ünlü olmayan ünlü*
Tanımış adamı, adam da kolay gelsin oğlum demiş ama dünyalar kuryenin olmuş hdhebshd ben de tanımanız bile bir şey falan dedim de beni duyduğunu sanmıyorum havalara uçuyodu
Turgay abiyi gördüm diyo, ben de hıı dedim ama turgay kim ***, sonra turgay tanülkü dedi fotolarını gösterdi ama turgay abinin tipi tam şey, *ünlü olmayan ünlü*
Tanımış adamı, adam da kolay gelsin oğlum demiş ama dünyalar kuryenin olmuş hdhebshd ben de tanımanız bile bir şey falan dedim de beni duyduğunu sanmıyorum havalara uçuyodu

8-9 yaşlarımı özlemişim. Aslında içindeyken hiç hoş olmayan şeyler yaşadım ama totale baktığımda güzelmiş o zamanlar. Ben bir daha yerden yüksekte oynamak istiyorum ya :(
Ne gerek var'a yeni bölüm gelmiş.
Lol oynanır 101 e gidilir ve sonrasında 24 saat uyumak tavsiye edilir.
Rica etsem bir entry alabilir miyim? Bir arkadaş için.
Boş olmanın rahatlığı içindeyim. Ayy resmen yapmam gerekenleri hatırlatan, sürekli beni rahatsız eden ders çalışma iç sesim yokk🤤
Stresimin kaynağını kelimelere dökerim. Sesli ya da yazılı olarak, fark etmiyor. Sonra birileriyle de paylaşmaya çalışırım.
Kokunun kaynağının serumlardan sızan b vitamini olduğuna dair bir Facebook yazısı görmüştüm zamanında. Tamamen uydurma bir bilgi :)
Aslında Koku kullanılan temizlik maddeleri ve dezenfektanlardan kaynaklanıyor. küçükken ben de çok rahatsız olurdum kokudan. Ya da o koku nedeniyle tıpı bıraktığını söyleyenleri bile duydum.
Günümüzde bu kokuyu duymamamız da kullanılan dezenfektan çamaşır suyu vs nin de zamanla değişip gelişip kokusuz olanlarının yaygınlaşmasıdır diye düşünüyorum.
Aslında Koku kullanılan temizlik maddeleri ve dezenfektanlardan kaynaklanıyor. küçükken ben de çok rahatsız olurdum kokudan. Ya da o koku nedeniyle tıpı bıraktığını söyleyenleri bile duydum.
Günümüzde bu kokuyu duymamamız da kullanılan dezenfektan çamaşır suyu vs nin de zamanla değişip gelişip kokusuz olanlarının yaygınlaşmasıdır diye düşünüyorum.
Öyle seviyordur.
İyi geceler sevgili sözlük :)
uşak tarhana çorbası ile ünlü imiş. Küçük Ege illerinde bu çorbanın hangi şehre ait olduğu, kimin daha güzel yaptığı hala tartışılırmış. ben de bir Uşak'lıdan duydum, bilgi ne kadar doğru bilemem o yüzden
İlkokul öğretmenimiz bir şeyleri bilemediğimizde "seni leylaaaa" derdi, o yüzden bende "aklı aşırı havada, ayyaş" çağrışımı yapar çok sevmem bu ismi
küçükken bana 'kendi başıma bir yerlerden, bir şeylerden uzaklaşabiliyorum' hissiyatı yaşatan aktivitedir. rüzgarı yüzümde ve şaçlarımda duyunca özgürmüşüm gibi hissederdim, yani o küçük mutluluğu kendimce özgürlük olarak adlandırırdım. sonradan özgürlük hakkında düşüncelerim değişti tabi.
''ve kalbim kanadı; çünkü ancak özgürlük arayışında hissettiğiniz derin arzu size gem vurduğunda ve özgürlükten bir amaç ve bir bütünleniş olarak bahsetmeyi terk ettiğinizde, gerçekten özgür olabilirsiniz. siz, günleriniz endişesiz ve geceleriniz bir istek ve üzüntüden uzak olduğunda özgür olacaksınız.'' - halil cibran
''ve kalbim kanadı; çünkü ancak özgürlük arayışında hissettiğiniz derin arzu size gem vurduğunda ve özgürlükten bir amaç ve bir bütünleniş olarak bahsetmeyi terk ettiğinizde, gerçekten özgür olabilirsiniz. siz, günleriniz endişesiz ve geceleriniz bir istek ve üzüntüden uzak olduğunda özgür olacaksınız.'' - halil cibran
tıp okumak, doktor olmaktan daha iyi ve havalı bir durum bence. "tıp okuyorum" demek > "doktorum" demek bence arasında sadece zaman farkı var ama daha hoş ve havalı bir şey bence
günümüzde çocuklara giderek daha az sayıda göbek adı konulmasıyla bebek ölüm hızının azalması arasında doğrudan bir ilişki mevcut. bebek ölüm hızında oecd üyesi ülkeler arasında en kötü orana sahip ülkeler sıralamasında kolombiya ve meksika'dan sonra ne yazık ki türkiye, binde 10 ile üçüncü sırada. binde 10 kesinlikle kötü bir oran olmakla birlikte önceki nesillerdeki binde 100'lük oranı düşününce insan bir ürpermeden edemiyor. dolayısıyla eskiden yenidoğan ölüm hızının oldukça yüksek olduğunu ve bu ölümlerinin %60'ının ilk bir ay içinde gerçekleştiğini düşünürsek eskilerin, daha göbeği kesilir kesilmez bebeğe geçici bir isim koyma isteklerinin makûl bir gerekçeye dayandığını anlamak mümkün: bebeğin hayatta kalmama ihtimali oldukça yüksek ve bu ihtimal ilk ayda gerçekleşebilir. işte bu yüzden bebeğe asıl adı verilinceye kadar hemen geçici bir göbek adı konuyor ki buna "ilk gün adı" da denmekte. asıl isim ise belli bir süre sonra verilmekte. temel sağlık hizmetlerine erişim görece yaygınlaşıp kalitesi arttıkça ve bunun sonucunda da bebeğin hayatta kalma ihtimali yükseldikçe ebeveynler, artık bebeklerine göbek adı ya da geçici adlardansa doğrudan esas adı koymayı tercih ediyorlar. ~prematüre olduğu için göbek adına sahip birisi
Var olan 2 gram yaratıcılığımı da kaybetmişim. Tembellik bütün hücrelerimi sarmış.
"çünkü ayrılmanın da vahşi bir tadı var
öyle vahşi bir tad ki dayanılır gibi değil
çünkü ayrılık da sevdaya dahil
çünkü ayrılanlar hâlâ sevgili"
öyle vahşi bir tad ki dayanılır gibi değil
çünkü ayrılık da sevdaya dahil
çünkü ayrılanlar hâlâ sevgili"
Ankara garı, ilk defa gittim mekan olarak çok hoşuma gitti bazı film sahnelerine daldım kendimce mutlu hissettirdi. tekrar gitmeyi düşünüyorum :)
genelde ingilizce tabanlı ülkelerde, “decade”in bir “era” gibi çağ anlamına gelmesi olayına bayılıyorum.
kalk su getir
Rufus wainwright leonard cohen'in damadıymış bir dönem
İleride Çok ciddi problemlere yol açabilecek, artık iyice artmış ve hepimize illallah dedirtmiş olan olgudur.
Şiddet uygulayan kişiler en çok düşük sosyoekonomik düzeyde ve zaten başka suçlardan sabıkası olanlar. Ayrıca, şiddet en çok hasta ve hasta yakınlarının yanlış tutumlarından kaynaklanırken, ikinci olarak da muayene sırası beklemek istememe gibi sebeplerden dolayı meydana gelmiş. Olay "doktor şöyleydi, ama o da bunu dedi biz de o yüzden yaptık" değil yani.
Şiddeti hala çözüm yolu olarak görüyoruz (biz değil yani onlar). küfürü, hakareti, haddini bildirmeyi(!), Asmayı, kesmeyi iyi bir şeymiş gibi zannediyoruz. İstemediğimiz bir şey olduğunda (istenmeyen şey de sıra beklememek) kendimizi düzgünce ifade edemeyip bunlara başvuruyoruz. Bunun altında özendirme de var bence ve bunlar toplum içinde hala çözülebilmiş değil. Bununla birlikte, görünen o ki suç işleme potansiyeli olanlardan da korunamıyoruz maalesef.
Sağlıkta şiddeti önlemeye yönelik Primer bir adım atıldığına inanmıyorum. Bu durum hem beyin göçlerine hem de artık alttan gelen öğrencisine kadar motivasyon kırılmasına sebep oluyor. Sağlık hizmetleri ileride gözle görülür şekilde etkilenecektir bana göre. Henüz bir öğrenci olarak endişeyle takip ediyorum.
Bu entry'yi yazmadan önce aşağıdaki çalışmaya bakmıştım. İstatistikleri incelemek isteyenler için aşağı bırakıyorum.
https://www.google.com/url?sa=t&source=web&rct=j&url=https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/1018813&ved=2ahUKEwjq-PfHj_fwAhU2gf0HHZqnCy4QFjABegQIBBAC&usg=AOvVaw1YLF8AAq5JsDKpchw3hr9u&cshid=1622574363794
Şiddet uygulayan kişiler en çok düşük sosyoekonomik düzeyde ve zaten başka suçlardan sabıkası olanlar. Ayrıca, şiddet en çok hasta ve hasta yakınlarının yanlış tutumlarından kaynaklanırken, ikinci olarak da muayene sırası beklemek istememe gibi sebeplerden dolayı meydana gelmiş. Olay "doktor şöyleydi, ama o da bunu dedi biz de o yüzden yaptık" değil yani.
Şiddeti hala çözüm yolu olarak görüyoruz (biz değil yani onlar). küfürü, hakareti, haddini bildirmeyi(!), Asmayı, kesmeyi iyi bir şeymiş gibi zannediyoruz. İstemediğimiz bir şey olduğunda (istenmeyen şey de sıra beklememek) kendimizi düzgünce ifade edemeyip bunlara başvuruyoruz. Bunun altında özendirme de var bence ve bunlar toplum içinde hala çözülebilmiş değil. Bununla birlikte, görünen o ki suç işleme potansiyeli olanlardan da korunamıyoruz maalesef.
Sağlıkta şiddeti önlemeye yönelik Primer bir adım atıldığına inanmıyorum. Bu durum hem beyin göçlerine hem de artık alttan gelen öğrencisine kadar motivasyon kırılmasına sebep oluyor. Sağlık hizmetleri ileride gözle görülür şekilde etkilenecektir bana göre. Henüz bir öğrenci olarak endişeyle takip ediyorum.
Bu entry'yi yazmadan önce aşağıdaki çalışmaya bakmıştım. İstatistikleri incelemek isteyenler için aşağı bırakıyorum.
https://www.google.com/url?sa=t&source=web&rct=j&url=https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/1018813&ved=2ahUKEwjq-PfHj_fwAhU2gf0HHZqnCy4QFjABegQIBBAC&usg=AOvVaw1YLF8AAq5JsDKpchw3hr9u&cshid=1622574363794
Mezun olmak, olabilmek.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?