farklı düşüncelere tahammülsüzlük

schlimazl
Memlekette 1 gece fazla zaman geçirdiğim an "ben burda bu insanlarla nasıl yaşayacağım?" hissine kapılmıştım. Şu an Arkadaş çevrem ve sohbet ettiğim tüm insanlar en az benim gibi. Her anlamda. Çoğu zaman uzun uzun açıklama yapmak zorunda kalmadan ne demek istediğimi anlayan, sorunları çözmeye odaklı bireylerle iletişim halindeyim. Farklı düşüncelere saygım var ama ucu bucağı belli olmayan cahillikten kaynaklanan tavırlara tahammülüm yok. Yaşına uygun davranışlar sergilemeyen, fikirleri olgunlaşmamış, hayat gayesi olmayanlardan uzak durmaya çalışıyorum ki nefes alabileyim. O yüzden zorunlu hizmet harici memleketimde yaşamak istemiyorum, içinde ailem olsa bile. Ben bu kentin insanı değilim.

farklı düşüncelere tahammülsüzlük

armut
Hayatım boyunca burs kazanıp özel okullarda okudum. Sonrasında bulunduğum ilin yüksek puanlı fen lisesini kazandım. Fen lisesinden sonra gazi tıp'ta 6 sene eğitim gördüm. Liseden mezun olduğum, memleketim olan şehrin eğitim araştırma hastanesinde çalışırken insanlarla anlaşmak bana yük oldu. Herkese tahammül etmemek gerektiğini böylece anladım. Bir şehri yöneten ve çevredeki büyük şehirlerin ilçelerinden hasta sevki alan (Şereflikoçhisar ve bazı ankara ilçeleri de bize bağlı) hastanenin aciline burnu akıyor diye çocuk getiriyor hasta yakınları. Sağlık okuryazarlığını da geçtim aile hekimine hiç gitmemiş olanlar var.

Ben de yoğun eğitim hayatım nedeniyle çoğunuz gibi sosyal çevremi eğitim aldığım okullardan edindim. Hayatıma giren her insanı sosyoekonomik ve sosyokültürel açıdan ne kadar üst seviyede olduğunu anlamak için maalesef ki toplumun geneline karışmam gerekti. Hiçkimsenin maddi durumuna veya imkanlarına karşı ön yargı beslemedim, hiçbir zaman da beslemem. Dediğim durum bunlarla ilgili değil. Devlet eğitim, Sağlık gibi pek çok şeyi yıllardır herkese ücretsiz olarak tahsis ediyor. Ancak bazı konulardaki bilgisizliği gördükçe kendimi sarayda oturup halktan uzak kalmış Osmanlı padişahı gibi hissediyorum. Çevremdeki insanlardan anlaşamadıklarımın bile gerek anlayış açısından gerekse zeka bakımından çok iyi yerlerde bulunduğuna kanaat getirdim.

Şu an çocuk acilde doktorluk yapıyorum. Çocukların bilgisi ve rızası dahilinde gelişmeyen, ailelerden kaynaklanan bu yetersizliğe tahammül edemiyorum. Hiçbir çocuk bakımveren yetersizliğinden kaynaklanan hayat başarısızlığını hak etmez.

farklı düşüncelere tahammülsüzlük

ruhsuz
Açık konuşacağım.
Konuşabildiğim insanların fikrî eğitiminin olduğunu gördüm.

Ben kendi hayatım haricinde hiçbir şeyi değiştiremem.olduğum yeri çiçek bahçesine çevirmekten başka bir gayem artık ve şu an yok.

Farklı düşüncelere tahammülüm var
benim referans gösteremeyen insanlara tahammülüm yok.
İstatistik sapığı gibi görünmek istemem ama atıf yapamayan insana tahammülüm yok.sanırım okumayan insana tahammülüm yok.

'Çünkü okumak zihni ve üslubu zarifleştirir.'

Referans gösteremiyorsam kendime de tahammülüm olmuyor.
Susmak tercihim oluyor.
Yakın arkadaşlarımla her türlü boş sohbetimi yaparım,ayrı mevzu.

ders çalışma motivasyonu

ruhsuz
Yoktur.
Öğrenme merakı vardır,okuma isteği vardır,haşır neşir olmaya katlanabilme vardır ama ders çalışma motivasyonu inanın ki yoktur.

Ha bir de:
'Hssktr lan ben buna mi kons atacam ileride?' İç sesi vardır.(bu arada o kons bir şekilde atılıyor diye duydum;)

kötü ilişki vs yalnızlık

ruhsuz
Çoğu insan öğrenilmiş bir kavram olarak 'yalnızlık' seçeneğini tercih eder.

Peki gerçekten o kadar sağlam bir iradeye sahip miyiz?

Ben değilmişim,geçen sene bunu fark ettim.
Benim önceden istediğim bir adam beni isteyince her türlü kötü muameleye rağmen bitirmedim.
'Bana kıymet verdiği için öyle davrandığını' söylüyordu.

Bir gün özsaygım o kadar düştü ve kendimi tanıyamadım ki her şeyi bitirdim.
Yalnızlığım bana iyi geldi,artık yalnızlığı gerçekten tercih edebiliyorum.

Bir şey yeterince varsa önemsiz olur.
Yeterince talep gören ve alımlı bir kadın olduğuma inandığım günden beri kötü bile olsa bir ilişkim olsun mantığından çıktım. 'arzulanmak'benim için anlamsız oldu.

Kolay gelsin,iyi forumlar ve iyi kaliteli yalnızlık mastürbasyonları.


1

kötü ilişki vs yalnızlık

necdetersoz
Elbette yalnızlık. Sadece yalnızsan, kendine kaliteli vakit ayırırsın. Tek başına Eğlenmeyi yaşamayı bilirsin. Kötü ilişkilerde insan zaten yalnızdır. Fakat bu kez kendine ayıracak vakti de elinden alınmıştır. İnsanların içindeki bir yalnızsındır artık.

konuşanlara çıksanız şunu kesin anlatırdım dediğiniz anı

longislandmedyumu
Bir ramazan bayramı, köydeyiz. Dayım kuzenime arabayı park etsin diye anahtarı vermiş. Ben de şeytan gibi hadi bi tur atalım diye aklına girdim. 3 kuzen arabaya bindik gidiyoruz. Son ses de baslı bi muzik açmısız çok havalıyız. Dönemeçli bi yol var. Kuzenim tam gaz zaten boştur diye girdi ve karşıdan araba geliyormuş. Direksiyonu sağa kırdı. Sağda mezarlık var. Mezar ziyaretinden de bir kafile geliyor aniden tekrar sola kırdı, yoldan çıkıp soldaki bahçeye daldık. Birkaç saniye karşıdan uzerimize gelen kangalla bakıştık. Gerisin geri döndük tabii. Dayım kapıda elleri bağlamış bizi bekliyor. Arabayı kaçırdığımız yetmedi hem az daha çarpıyoduk, hem mezarda insanları çiğniyoduk hem de birinin bahçesine arabayla daldık. Yetmiyomuş gibi bi de yakalandık. Köy magazinine bomba gibi düşmüştük. Bu da böyle bi anı.

konuşanlara çıksanız şunu kesin anlatırdım dediğiniz anı

pembegiyenbatman
Ben 12.siniftayken kelebek sisteminde yanımda bir kız otuyordu onuncu sınıftı galiba tarih sinaviydi ben böyle çaktırmadan kopya vermeye çalışıyorum iki üç tane kopya verdim bir soruda yanlış yaptıgini söyleyip doğru şıkkı gösterdim sonra sınavın bitmesine iki dakka kala herkes sınavı bitirmiş zilin çalmasını beklerken kızın yanına soru tartışmaya gelen arkadaşı benim degistirdigim sorunun cevabını söyledi ve maalesef kızın ilk yaptığı doğru çıktı kız da hiçbir şey demeden kötü kötü baktı ben de hafif siritiyorum ama baya utanmıştım ama soruyu yanlış okumuştum şimdi

bir şey itiraf et

ruhsuz
Bugün bu sözlükte okuduğum bir entry sonucu;dışarıda da tanıştığım birinin zamanında bana karşı sergilediği tutumun şahsıma yönelik olduğunu sanıyorken tamamen onun içsel yükleriyle alakalı olduğunu bir kez daha görmek rahatlamama değil,aksine dehşete düşmeme sebep oldu.

d4 ağlama duvarı

ruhsuz
Sarf ettiğim emeğin karşılığını maddi olarak almak istediğim bir dönem,dönem 4.
Açık ve net bir biçimde ifade edeyim:

Pediatri stajında öğleden sonra ayaktaydık,dahiliye stajında ise öğleden önce neredeyse ful ayaktayız.

Dr.aysun bideci bunun gündem olabileceğini söylemişti.
Muhtemelen sarf ettiğimiz efor ve emek aşağılanacaktır ancak hiçbir emek aşağılanmayı hak etmez.

Tabii ki 'öğrenmek için' o kadar ayakta kalmak ve bir şeylere temas etmek zorundayız ancak burası alelade bir bölüm değilse ve hekimlik bir yaşam biçimiyse iş gücümün karşılığını almak isterim.

'Ne iş yapıyorsun ki?' Diyebilirsiniz.
O zamanları geçmiş olanlar saçma da bulabilir,alt dönemler anlamlandıramayabilir ancak bu tamamen kendi hissiyatım ve kanaatim.

geceye bir söz bırak

privileged of medic
Çatlak bir yerden sızanlar gün geçtikçe birikip orayı kırabilirler. Büyüğü oluşturan küçüklerdir. Yarımlar zamanla tam olur. Ve Bazı eşiklerden geri dönülmez çünkü tamlar eksilmez,kırılanlar yenilenmez,büyük olan tekrar küçülmez. Kainattaki denge birikim-boşalım üzerinedir. Hiçbir “şey” birikmeye gelmez mutlaka bir gün bir yerden akacağı günü bekler. Aktıktan sonra ise birikecek bir “şey” bile kalmaz. Akan şey yerini boşluğa bırakır o boşluk da orada hep öylece kalır.
Ne gariptir ki o Boşluk dolu olarak nitelendirdiğimiz çoğu şeyden daha fazla yer kaplar,kapladığı yeri de şiddetle yakar. İnsan denilen “doyumsuz” varlığa başka yolların mevcudiyetini ancak o yolu kendisinin seçtiğini yani iradeyi hatırlatır.
Akmayacak kadar olan birikimden dönülür ancak boşluktan dönülmez. Birikim ihtimalleri içerir ancak boşluk kararlıdır. Zira İnsan boşluktayken tek bir yoldadır,yolunda sapacak durakları yoktur…

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol