anlaşılmak

clarice starling
Düşünüyordu, gerçek anlamıyla bir kez olsun anlaşıldım mı diye. Fazla düşünmemeye karar verdi, çünkü vereceği cevap onu üzebilirdi. Aslında düşündü de, düşünmesine gerek yoktu ki bunu, cevabı zaten belliydi. Fark etti ki cevabı bildiği halde üzülmüyordu. Kabulleniş miydi bu? Anlaşılmıyordu. Öyle bir derdi de yoktu doğrusu. Eskiden vardı belki, emin değildi. Ama artık yoktu, bundan emindi. Anlaşılmak için herhangi bir çabaya da girmiyordu. Anlatmıyordu bile. Ve diyordu ki, anlatmamak gerçekten çok güzelmiş. Anlaşılmayan insanlar için özellikle. Anlatmadığınız zaman anlaşılma beklentiniz de olmuyordu. Evet anlamıyorlar, ama ben de anlatmıyorum zaten diyebiliyordunuz. Anlaşılması kolay biri değildi, hiçbir zaman da olmamıştı. Fark etti ki anlamamaları daha güzeldi. Onlar anlamasalar da olurdu yani. Anlamayı hak etmiyorlardı çünkü. İnsan anlaşılmak için bu kadar çabalamak zorunda kalmamalıydı. Anlamak isteyen bir yolunu bulup anlamaz mıydı?
bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol