Seçimler, kişinin değerlerinin ne olduğunu yansıtır; sözler ise, kişinin hangi değerlere inanmanızı istediğini ya da hangi değerlere sahip olmayı dilediğini gösterir...
Galiba genel olarak anlamıyoruz ve anlamak için çaba göstermiyoruz, anlamak için karşıdaki gözlerden bakmak gerek, bunun için çaba gerek, o çaba için sabır gerek derken öylece geçiştiriyoruz...
Evet öyle sayın moonlight. Bu bana yapılıyordu gibi hissediyordum. Bu sebepten tartışmaktan da çekinirim çünkü karşımdaki anlamak için çaba göstermiyor gibi geliyor böyle durumlarda.
İnsanlar genellikle duymak istediğinizi düşündükleri yada sizi etkileyeceğine inandıkları şeyi söyleyip bir bağ kurmak için gönüllü bilgi verirler.. Ne zaman ki birisi kişiliğinin bir yönünden kendisine sorulmadan bahsetse, bunun nedenini sorarım kendime. Kişinin inançlarına ya da alışkanlıklarına dair gönüllü verdiği kişisel bilgi, genellikle eksik ya da abartılıdır..
Hiç kimse tam anlamıyla tutarlı değildir ve pek çoğumuz çoğunlukla birbiriyle çelişen düşüncelerin, değerlerin ve davranışların bir karışımıyız. Ancak kişi ne kadar karmaşık olsa da, davranış modelleri görünürdeki tutarsızlıklarından kaynaklanır..
Anlamak için sevmek, sevmek için iştigal etmek gerekir. İnsan meşgul olduğu şeyi sever. Sevmek bir maruziyet arazıdır zira. Sever ki meşgul olur. Meşgul olur ki kendini verir, verdiği için de erbabı olur. Bu yüzden eğer sevemiyorsa iştigal etmeli ve kendini maruz bırakmalıdır ki sevsin.