ömer seyfettin'in öyküsüdür. hepiniz okumuşsunuzdur (spoiler vereceğim), ana karakterimizin sürekli giydiği yüksek ökçeleri bir gün ayağını vurana kadar etrafındaki dünyanın sahteliğini anlamaz fakat öykünün sonunda gerçek dünyanın acımasızlığıyla yüzleşemez ve yüksek ökçelerini giymeye devam eder... bu refahı (/konfor alanını) gerçeğe tercih etme hâlini hayatın birçok yerinde görmek mümkün.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?