dedikodu

ruhsuz
şimdi şöyle:
'personal is political'
diye bir söz var. bunu 'kişisel olan politiktir' ya da 'özel olan politiktir' şeklinde tercüme edebiliriz.

benim çokça yaptığım ve arkadaşlarımın da çokça maruz kaldığı dedikodu biçimim hayatımdaki herhangi bir pozisyondaki erkeğin herhangi bir davranışını değerlendirmektir.

ilk paragrafla ne alaka diyebilirsiniz,yani ben olsam derdim. bir kadın olarak deneyimlediklerimiz sadece bize özgü olmayabiliyor.efendim cinsel/psikolojik şiddet görmüş ama emin olamıyor,mansplaining yemiş emin olamıyor,tacize uğramış emin olamıyor,sadece cinsiyetinden dolayı seni koruyan kanunlara sığınman engelleniyor ama meseleyi çözemiyorsan fiskoslar mevzuyu idrak etmede bayağı bir etkili oluyor. tamamen şahsi olduğunu sandığımız cinsiyet temelli olumsuz deneyimlerimizin sosyal ve politik düzenlenimle doğrudan ilişkili olduğunu anlamak için yüreğini sevdiğiniz ve sizin yüreğinizi sevdiğine emin olduğunuz yakın kız arkadaşın sosyal destek açısından varlığı belki de kaşıkçı elmas'ı ile eşdeğerdir.

hani bir kahve ve bir yürüyüş eşliğinde yaptığınız eril düzen eleştiri temalı ilişki analizleri var ya,ben onu en güzel kahve deneyimi olarak değerlendiririm.

kafa açan dedikoduya can kurban.dedikodu yapın,yaptırın ve deneyimleriniz kamusallaşsın aşkolarım.<3
bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol