Bunu cevaplayabilecek olan kişinin kendisi değil, yakın ve uzak çevresidir. Zira aura, yakınınızdaki kimseye farklı etkirken, uzağınızdaki birine farklı etki eder. Size sempati besleyen birine farklı işlerken, size antipati besleyen birine farklı işler. Ancak bana kalırsa temelde akılda kalıcılık, yönlendirilebilirlik ve de en önemlisi genel tabuların dışında sergilediğiniz bir davranışın karşınızdakilere çekici gelmesiyle ölçülebilecek bir şeydir. Yoksa size ilk görüşte kaç kişi aşık oluyor, mesele bundan ibaret olamaz. Güçlü auraya sahip kişiler karakter ve kişilik yapılarının doğasıyla uyuşarak, karşıdakinde kasıtlı duygular inşa edebilme becerisine sahiptirler. Örneğin sizi hiç tanımayan ya da sadece uzaktan tanıyan bir kimsede antipati duygusu yerleştirebilmek, karşı tarafı ikna edip yönlendirebilmek adına mükemmel bir başlangıçtır. Ya da ikna etmeden yönlendirebilmek ki bu çok daha güçlü bir aura gerektirir. Ülkemizde bazı siyasetçiler -ki herkesin aklına ilk gelenler mesela- o kadar derin bir auraya sahiptirler ki kendilerinin bir lover, bir de hater kitlelerini ilmek ilmek inşa edip manipüle edebilirler. Sevmediğiniz biri sizi yönetebiliyorsa bu onun sizden 1-0 değil, pekçok 0 önde olduğunun bir işaretidir. Özetle bunu anlayabilmek için bana kalırsa öznel yorumlardan sıyrılmış, sizin kendi hakkınızdaki düşünceleriniz değil; başkalarının sizin hakkınızdaki görüşlerine ihtiyacınız var. Ya da sadece sezersiniz. ;)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?