ölür, ağlamazsın. cenazesinde ağlamazsın. eve dönersin. sonra sandalyede asılı hırkasını görürsün. o hırkanın duruşu kalbine oturur.
ölen insanın eşyalarının ölmemesi
Dedemi kaybettiğimizde mezarlık dönüşü evin önünde duran arabasının yanında ağladığımızı hiç unutmam.kolundan hiç çıkarmadığı saatine bakarken,gözlüğünü elimde tutarken,bizim için yaptığı salıncakta sallanırken hep anılarımız gelir aklıma. Anlam yüklediğimiz eşyalar değil de o eşyalarla geçirdiğimiz zamanlar,yaşadığımız anılarmış gibi geliyor bana. Ölmeyen anıların ölmeyen eşyalarda yaşaması bizim için hüzün değil de teselli kaynağıdır belki de
Ölen insanın benim için öldüğünü kim söylemiş? Etten kemikten olan formu artık olmayabilir. Peki ya kalbimdeki yeri, ruhumdaki tesirleri, zihnimdeki hatıraları, aklımdaki gözleri, kulağımdaki sesleri... onun öldüğünü kim iddia edebilir ki? O benim için ölmedi o benim için bir eşyada yaşıyor bir mekanda bulunuyor bazen bir günde bazen ise bir anda. Ben yaşadıkça o da yaşayacak ben hatırladıkça o da var olacak
Hayat bir hatıradır, unutursan ölürsün. -şahsiyet
İsmini hatırlayan son kişi öldüğünde hiç doğmamış olacaksın. - Erasmus
Hayat bir hatıradır, unutursan ölürsün. -şahsiyet
İsmini hatırlayan son kişi öldüğünde hiç doğmamış olacaksın. - Erasmus
her insan hatırlanmak ister. unutulmak, hiç var olmamış gibi hissettirir. anılar yaşar. insanlar geride bıraktıklarıyla yaşarlar. anıları kalmıştır, belli duygular belli düşünceler kalmıştır çünkü onlarda.
Çaresiz bir durumdur. Acısı olan insanın o eşyalardan mümkün olduğunca uzak kalması gerekir. Fakat eşyaları uzaklaştıracak tek kişi yine acısı olan insan oluyor. Dolapta kalan son eşyalarından bir gömleğin üstünden bir tel saç buldum dün. Ne zamdır oradaydı bilmiyorum. Telefonunu açtığımda galeride kendi eski fotoğraflarım var. Uzak kalabilmek mümkün değil.
Bazen insanın canını yaksa da hatıraların bir eşyada kendilerine beden bulmasıdır. Zaman zaman o eşya, sahibiyle geçen güzel günleri hatırlamak için bir vesiledir. Benim için anneannemin tesbihi... İlk defa birini kaybetmenin acısı, birini bir daha asla göremeyecek veya duyamayacak olmanın verdiği korku, özlemekten korkmak, cennete inanmaya her zamankinden fazla ihtiyaç duymak... Ve bunlarla birlikte o yanımda olsa "ne yapmamı isterdi, nasıl davranmamı öğütlerdi" hatırlatan bir mahfaza.
Biri ölür , üzülmezsin..Sonra sandalyeye asılı hırkasını görürsün o hırkanın duruşu kalbine oturur..
-Nuri Bilge Ceylan
-Nuri Bilge Ceylan
bir süreliğine doğru fakat sonra biz de ölüyoruz. ölen kişiyi tanıyanlar, onla anısı olan herkes ölüyor. onlar ölünce eşya da ölüyor, bir anlamı kalmıyor.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?