kadavra gördüğün ilk gün

ruhsuz
T:3 hafta önceki cumartesi günüydü.

Bu işin bir adabı var.

Bu insanlar bir zamanlar bizler gibiydi. Bir hayatları vardı. Ne kokuları ne de başka bir şeyleri hakkında konuşabiliriz. Konuşabileceğimiz şey en fazla anatomik varyasyonları olabilir.

Bir zamanlar yaşayan birer insan olan bu kadavraları diseke ederken hepiniz bu dünyadan göçtükten sonra en sevdiklerinizin ve kendinizin de diseke edildiğini düşünerek dokulara yaklaşmak; karşınızdaki kadavraya,esasında eğitmeninize olan nezaketini,saygınızı her an korumaya yardımcı olacaktır.

Bistüri nasıl tutulur? Kalem gibi. Ucuyla kesileri atarsanız işler kolaylaşır. Peki bistürinin ucunu değiştirirken en çok dikkat etmemiz gereken şey nedir? İnatlaşmamak. Evet,yanlış duymadınız. İnatlaşırsanız o bistüriyle elinizi kesersiniz.

Ortam sıcaklığı ve kadavranın havayla teması arttıkça rahatsız olunuyor ama dayanılmayacak gibi değil.

Unutmayın ki 'burada ölüler dirileri eğitir.'

(Not:bu diyeceklerim asla birer benzetme değil!!!

Hayvanların arkasından ağlamayı bıraktığımdan beri kurban kesilirken bir şekilde işin ucundan tuttum ve iç organlarla da bir şekilde haşır neşir oldum. Bir maske,bir çift eldivenle buna maruz kalmak da iyi olabilir.)

bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol