Öyle kolay kolay geçmiyor kalp kırıklığının acısı. Bir yandan kırıldığın kişiyi düşünürsün; hâlâ bir şekilde onun için elinden geleni yapmaya çalışırsın çünkü insan değer verdiği, gözünden sakındığı insana kırılır. karşımdaki insan benim için bir anlam ifade etmiyorsa zaten kırılacak kadar önemsemem yaptıklarını.
Bir yandan hiç affetmeyecekmişsin gibi gelir; yaptıklarını ona yakıştıramazsın daha doğrusu aklın almaz. Yine de bu korkunç acının merhemi zannımca kıran insanın hatasını anlayıp samimice dilediği bir özür veyahut özür maiyetinde bir bakışı, bir gülümsemesi, sarılması, karşı tarafı düşündüğünü gösteren bir mesaj belki, ses tonunda bulunan hatasını anlamış tavır...
çabuk kırılan kalbin sahibi insan da sanırım ince düşünceli insanlar oluyor. genelde kırıldıkları kadar da çabuk affeder o insanlar. sevgi çoğu şeyi aşacak kadar büyük bir duygu :)
kesinlikle çok güzel yazmışsın katılıyorum yazdıklarına ama eklemek istediğim şey, eğer kırıldığı kişi yaptıklarından zerre kadar pişman olmazsa bu sefer kendini kurtulamayacağı şekilde suçlamaya başlayabilir o insan, bunu nasıl yapmış olabilir eğer yaptıysa bunun tek sebebi benim öncesindeki davranışlarım diye düşünüp sorgulayıp sorgulayıp hatalı olanın kendisi olduğuna inanmaya başlar
teşekkürler :) evet, bahsettiğin davranış yanlış, hatta özsaygısızlık olmasına rağmen benim de arada yaptığım bir şey. kırıldığımız kişiye çok değer verince, onu gönlümüzde çok yüceltince oluyor sanırım.