sebebini bir türlü anlayamadığım asla da anlayamayacağım olay.ya bu insanlar senin derdine deva,yarana merhem olmaya çalışıyorlar.neden bu insanlara bunu yapıyorsunuz?şiddet neyin çözümü?
yahu her şeyi geçtim şu pandemi sürecinde en başından beri canla başla çalışıyor bu insanlar.dışarıda corona gibi bir virüs kol gezerken ve aşı yokken bile bu insanlar hastanelerde oradan oraya koşturuyordu halen de öyle.hem de tüm gün maske,eldiven takmaktan elleri,yüzleri yara olmuş şekilde.
tamam herkes çok saygı duyuyor doktora,hemşireye,tüm sağlık personeline.herkes minnet duyuyor.çok güzel.ama sadece bunu söyleyip durmak yeterli mi artık?
hiç sanmıyorum..
sağlık çalışanlarına yönelik şiddet
annem az önce kahvaltıda bana ileride lütfen cildiye doktoru ol dedi.şu ana kadar hiç kararlarıma karışmamıştı böyle diyince şaşırdım, neden diye sordum.onlar ameliyata falan girmiyor ameliyata girip başarısız olan doktorlara uygulanan şiddet ortada dedi.kadın daha şimdiden benim için endişelenmiş ne diyeyim yani böyle kutsal bir mesleği bu hallere sokanlar utansın.
"NİĞDE Ömer Halisdemir Eğitim ve Araştırma Hastanesi´nde görevli Nöroloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Halil İbrahim Akçay, iddiaya göre randevusuz muayene olmak ve ilaç yazdırmak isteyen Suriye uyruklu M.F. tarafından darbedildi. Şüpheli polis tarafından gözaltına alındı."
Benim artık sabrım falan kalmadı.kendi vatandaşın yetmez ithal medeniyetsiz getirirsin dayak yer doktorun ondan.okul bittiği gün defolup gitmek istiyorum.şundan eminim ki eğer bu mesleği burada devam ettirirsem ben meslekten atılırım,herkes bu mağduriyeti yasayan abilerimiz ablalarimiz kadar sakin kalamayabilir.O kadar emek verip bı anlık sinirle emeğimi heba etmek istemem.düzeleceğine dair en ufak ümidim olsa kalmak isterdim.bana 20 yaşımda harıl harıl Almanca çalıştıranları Allah'a havale ediyorum.düşünmesi bile nabzımı yükseltiyor.sen kimsin lan şiddete başvurabiliyorsun.
şunu da unutmayın arkadaşlar başka mesleklere mensup insanlara değil de sürekli hekimlere şiddetin gündem olması tesadüf falan değil.neden acaba?
Benim artık sabrım falan kalmadı.kendi vatandaşın yetmez ithal medeniyetsiz getirirsin dayak yer doktorun ondan.okul bittiği gün defolup gitmek istiyorum.şundan eminim ki eğer bu mesleği burada devam ettirirsem ben meslekten atılırım,herkes bu mağduriyeti yasayan abilerimiz ablalarimiz kadar sakin kalamayabilir.O kadar emek verip bı anlık sinirle emeğimi heba etmek istemem.düzeleceğine dair en ufak ümidim olsa kalmak isterdim.bana 20 yaşımda harıl harıl Almanca çalıştıranları Allah'a havale ediyorum.düşünmesi bile nabzımı yükseltiyor.sen kimsin lan şiddete başvurabiliyorsun.
şunu da unutmayın arkadaşlar başka mesleklere mensup insanlara değil de sürekli hekimlere şiddetin gündem olması tesadüf falan değil.neden acaba?
Artık ülkede sağlık sistemi özellestirilmeye çalışılıyor açık bir şekilde.bunun cezasını da biz çekiyoruz.korkarim ki gelecekte hekimler için çok daha kötüsü olacak.şuanda bile düz sağlık personelleri ile aynı maaşa layık goruluyoruz.şiddet ve nefret kasıtlı olarak körükleniyor.kendini kurtarabilenin kurtarması en iyi seçenek artık
Polis eminim ki bu şahsa hiçbir şey yapmayacaktır :) bir güne kalmaz elini kolunu sallaya sallaya gezer yine dışarıda
Ona ne şüphe zaten
bu konu hakkında söylenmesi gereken, uygulanması gereken o kadar çok şey var ki...
gelin görün sadece "kınama" ve "takipçisi olma" ile yetiniliyor...
gelin görün sadece "kınama" ve "takipçisi olma" ile yetiniliyor...
İleride Çok ciddi problemlere yol açabilecek, artık iyice artmış ve hepimize illallah dedirtmiş olan olgudur.
Şiddet uygulayan kişiler en çok düşük sosyoekonomik düzeyde ve zaten başka suçlardan sabıkası olanlar. Ayrıca, şiddet en çok hasta ve hasta yakınlarının yanlış tutumlarından kaynaklanırken, ikinci olarak da muayene sırası beklemek istememe gibi sebeplerden dolayı meydana gelmiş. Olay "doktor şöyleydi, ama o da bunu dedi biz de o yüzden yaptık" değil yani.
Şiddeti hala çözüm yolu olarak görüyoruz (biz değil yani onlar). küfürü, hakareti, haddini bildirmeyi(!), Asmayı, kesmeyi iyi bir şeymiş gibi zannediyoruz. İstemediğimiz bir şey olduğunda (istenmeyen şey de sıra beklememek) kendimizi düzgünce ifade edemeyip bunlara başvuruyoruz. Bunun altında özendirme de var bence ve bunlar toplum içinde hala çözülebilmiş değil. Bununla birlikte, görünen o ki suç işleme potansiyeli olanlardan da korunamıyoruz maalesef.
Sağlıkta şiddeti önlemeye yönelik Primer bir adım atıldığına inanmıyorum. Bu durum hem beyin göçlerine hem de artık alttan gelen öğrencisine kadar motivasyon kırılmasına sebep oluyor. Sağlık hizmetleri ileride gözle görülür şekilde etkilenecektir bana göre. Henüz bir öğrenci olarak endişeyle takip ediyorum.
Bu entry'yi yazmadan önce aşağıdaki çalışmaya bakmıştım. İstatistikleri incelemek isteyenler için aşağı bırakıyorum.
https://www.google.com/url?sa=t&source=web&rct=j&url=https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/1018813&ved=2ahUKEwjq-PfHj_fwAhU2gf0HHZqnCy4QFjABegQIBBAC&usg=AOvVaw1YLF8AAq5JsDKpchw3hr9u&cshid=1622574363794
Şiddet uygulayan kişiler en çok düşük sosyoekonomik düzeyde ve zaten başka suçlardan sabıkası olanlar. Ayrıca, şiddet en çok hasta ve hasta yakınlarının yanlış tutumlarından kaynaklanırken, ikinci olarak da muayene sırası beklemek istememe gibi sebeplerden dolayı meydana gelmiş. Olay "doktor şöyleydi, ama o da bunu dedi biz de o yüzden yaptık" değil yani.
Şiddeti hala çözüm yolu olarak görüyoruz (biz değil yani onlar). küfürü, hakareti, haddini bildirmeyi(!), Asmayı, kesmeyi iyi bir şeymiş gibi zannediyoruz. İstemediğimiz bir şey olduğunda (istenmeyen şey de sıra beklememek) kendimizi düzgünce ifade edemeyip bunlara başvuruyoruz. Bunun altında özendirme de var bence ve bunlar toplum içinde hala çözülebilmiş değil. Bununla birlikte, görünen o ki suç işleme potansiyeli olanlardan da korunamıyoruz maalesef.
Sağlıkta şiddeti önlemeye yönelik Primer bir adım atıldığına inanmıyorum. Bu durum hem beyin göçlerine hem de artık alttan gelen öğrencisine kadar motivasyon kırılmasına sebep oluyor. Sağlık hizmetleri ileride gözle görülür şekilde etkilenecektir bana göre. Henüz bir öğrenci olarak endişeyle takip ediyorum.
Bu entry'yi yazmadan önce aşağıdaki çalışmaya bakmıştım. İstatistikleri incelemek isteyenler için aşağı bırakıyorum.
https://www.google.com/url?sa=t&source=web&rct=j&url=https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/1018813&ved=2ahUKEwjq-PfHj_fwAhU2gf0HHZqnCy4QFjABegQIBBAC&usg=AOvVaw1YLF8AAq5JsDKpchw3hr9u&cshid=1622574363794
Hadi halkın bir kesimi bu durumu kınıyor, elinde yetki olanlar niye “vah çok üzüldük, bir daha olmaz umarım…” şeklinde tweet atıp öylece bekliyor?
Gerçekten dayanamıyorum artık ya!
Gerçekten dayanamıyorum artık ya!
Son zamanlarda bizi çok üzen Dr.Ertan İskender'in hayati derecede yaralanması olayıyla ilgili bazı gazete haberlerinden kesitleri koymak istiyorum:
"Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Rahmi Kılıç, ortopedi asistanı doktor Ertan İskender'in, kendisini bıçaklayarak ağır yaralayan hastası Bayram Nargüner'in daha önce intiharını önlediğini söyledi"
Dr.Ertan İskender'in sözleri:
"Birçok zorluk yaşıyoruz. Bütün bunlara rağmen hiç beklemediğimiz ve ekstra ilgi gösterdiğimiz bir hastadan böyle bir şey gelince ciddi anlamda insan mesleğinden soğuyor. Mesleği bırakmayı çok ciddi anlamda düşünüyorum şu an çünkü hiçbir şey insan sağlığından daha önemli değil.Beni asıl endişelendiren durum, bel bölgesindeki atar damardan sızan kanama. Bıçak omurgadan çıkan kökün bir santim uzağındaymış. Eğer ki oraya isabet etseydi, şu an tedavisi olmayacak hasarla karşı karşıya kalırdım, sağ tarafım felç olurdu. O zaman bırakın mesleğimi, hayatım olumsuz yönde değişirdi. Bunu insan düşünüyor. Yani bu saldırının sadece fiziksel hasarı yok, ciddi anlamda psikolojik boyutu var. "
Diyecek bir şey bulamıyorum. Çok geçmiş olsun. Ne kadar iyi bir insan ne kadar iyi bir hekim ama gördüğü muamele bu...İnsan hayatı bu kadar ucuz değil. İnanın değil. Yetkililerin tüm hekimleri, böyle iyi hekimleri, bizleri, tüm sağlık sektörü çalışanlarını korumak için ciddi şekilde planlamayla somut adımlar atması gerekiyor çok acil şekilde. Sşlahla, kesici, delici aletle içeriye girilememesi gerekir, hastane ortamındaki kesici aletlere erişimin personel dışındakiler için daha ciddi şekilde engellenmesi gerekir, çok daha fazla miktarda güvenlik görevlisinin hastane ortamlarında hazır bulunması gerekir, işini ciddiye alması gerekir, güvenlikle ilgili iletişim yollarının daha hızlı ve ulaşılabilir halde tutulması gerekir. Toplumun ahlaki kayıplarının, derin psikolojik problemlerin çözümü için gereken süre çok uzun, bunların çözümü için de ciddi adımlar atılmalı elbette ama güvenlik de kesinlikle acilen arttırılmalı.
"Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Rahmi Kılıç, ortopedi asistanı doktor Ertan İskender'in, kendisini bıçaklayarak ağır yaralayan hastası Bayram Nargüner'in daha önce intiharını önlediğini söyledi"
Dr.Ertan İskender'in sözleri:
"Birçok zorluk yaşıyoruz. Bütün bunlara rağmen hiç beklemediğimiz ve ekstra ilgi gösterdiğimiz bir hastadan böyle bir şey gelince ciddi anlamda insan mesleğinden soğuyor. Mesleği bırakmayı çok ciddi anlamda düşünüyorum şu an çünkü hiçbir şey insan sağlığından daha önemli değil.Beni asıl endişelendiren durum, bel bölgesindeki atar damardan sızan kanama. Bıçak omurgadan çıkan kökün bir santim uzağındaymış. Eğer ki oraya isabet etseydi, şu an tedavisi olmayacak hasarla karşı karşıya kalırdım, sağ tarafım felç olurdu. O zaman bırakın mesleğimi, hayatım olumsuz yönde değişirdi. Bunu insan düşünüyor. Yani bu saldırının sadece fiziksel hasarı yok, ciddi anlamda psikolojik boyutu var. "
Diyecek bir şey bulamıyorum. Çok geçmiş olsun. Ne kadar iyi bir insan ne kadar iyi bir hekim ama gördüğü muamele bu...İnsan hayatı bu kadar ucuz değil. İnanın değil. Yetkililerin tüm hekimleri, böyle iyi hekimleri, bizleri, tüm sağlık sektörü çalışanlarını korumak için ciddi şekilde planlamayla somut adımlar atması gerekiyor çok acil şekilde. Sşlahla, kesici, delici aletle içeriye girilememesi gerekir, hastane ortamındaki kesici aletlere erişimin personel dışındakiler için daha ciddi şekilde engellenmesi gerekir, çok daha fazla miktarda güvenlik görevlisinin hastane ortamlarında hazır bulunması gerekir, işini ciddiye alması gerekir, güvenlikle ilgili iletişim yollarının daha hızlı ve ulaşılabilir halde tutulması gerekir. Toplumun ahlaki kayıplarının, derin psikolojik problemlerin çözümü için gereken süre çok uzun, bunların çözümü için de ciddi adımlar atılmalı elbette ama güvenlik de kesinlikle acilen arttırılmalı.
Toplumumuzun sağlık okuryazarlığı gerçekten vasatın altında. O yüzden ilaç firmalarıyla anlaşmalıyız zannedenler, gribine antibiyotik bekleyenler, doktorun verdiği ilacı "ağız kuruluğu" yapıyor diye içmeyenler, hasta başına 5 dk düşen bir düzende kendisine 15 dk ilgi bekleyen ama başka hastaya 15 dk ilgi verilince çıldıranlar vs gibi tonla sterotip var ve maalesef bakanlık da hâlâ bir adım atmıyor. Şahsen ben hastayla aramızda olası bir iletişimsizlik halinde -ki bu oldukça mümkün çünkü sağlık okuryazarlığımız gerçekten berbat bir halde- başıma bir şey gelirse diye derin bir endişe içerisindeyim
Her neyse, tüm bu hukukî ve ahlakî kısmın çözümleri hepimizin malumu şimdilik geçiyorum. Bu iletişimsizlik sorununu çözmek amaçlı ben kendim için doktorken beyaz bi tahta almayı planlıyorum abi. Her şeyi çizerek anlatıcam: "Bak süleyman amca bu 🦠 mikrop. Bu senin burnunun👃yanlarına yerleşmiş. Burası beyne 🧠 çok yakın. Verdiğim ilacı 💊 kullanmazsan mikrop oraya da gidebilir 🏃🏻♀️🏃🏻♀️. Kızının düğününü görmek istemez misin? Gel garanti olsun, zaten 5️⃣ güncük. Anlaştık mı? Süpersin🦸"
Her neyse, tüm bu hukukî ve ahlakî kısmın çözümleri hepimizin malumu şimdilik geçiyorum. Bu iletişimsizlik sorununu çözmek amaçlı ben kendim için doktorken beyaz bi tahta almayı planlıyorum abi. Her şeyi çizerek anlatıcam: "Bak süleyman amca bu 🦠 mikrop. Bu senin burnunun👃yanlarına yerleşmiş. Burası beyne 🧠 çok yakın. Verdiğim ilacı 💊 kullanmazsan mikrop oraya da gidebilir 🏃🏻♀️🏃🏻♀️. Kızının düğününü görmek istemez misin? Gel garanti olsun, zaten 5️⃣ güncük. Anlaştık mı? Süpersin🦸"
Bu sistem patlar çoğunun okuma yazması da yok
Hiyeroglifin doğuşu
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?