darklife

Kendini kandırandır, biraz da inat etmeyi sever ve belki de en önemlisi net olduğunu söyler de durur. Halbuki kararlı kişi bahis dahi açmaz, dediğini ardına takar o hariç herkesler görür...

Can hıraç koşan o çocuk, oyun oynuyormuş kerata, bakkal veysi amcanın çay keyfine bile köstek olmuş. Bakkal veysi amca, köyün dedikodu piri teyzelerini cebinden çıkartacak donanıma sahip firmalaşmamış bir haber ajansı. Aramı iyi tutardım kendisiyle, tehlikeyi yakında tutmam gerektiğini duymuştum 32 cümlelik racon sahifesini ezberlemiş hayatını bu cümlelerle idame ettiregelen köyün delikanlısından..
Bilen bilir, balkonlarda hem sese hem görüntüye kimi zaman kokuya bile duyarlı her birinde çift kamera olmak suretiyle, görüntü ve ses kayıtlarını almak yetmezmiş gibi kendi yazılımları doğrultusunda algoritmaya sokan radarların bulunduğu mevkiye köy deniyormuş. Allah esirgeye olası bir algoritmaya ters düşebilmesi muhtemel hareketinizde veysi amcanın radarlarına takılmanız pek muhtemel.
Kim ne derse desin veysi amcamız teşkilatçılığıyla tarihe geçecektir vesselam :)

Tanıdığım için şanslı hissettiğim yazarımızdır :)
Kendisiyle konuşurken seviyenin bir anda nasıl yükseldiğine hayret edersiniz :)
Ben tartışmayı pek sevmem ama kendisiyle tartışmanın bile zevk vereceği nadir kişilerdendir :)

Sözün bir anlam ifade etmediği yerde konuşmak.

Bizim ustanın ufak bir kızı var 3-4 yaşlarında adı zeynep. Allah bağışlasın çok tatlı bir kızdır kendisi, hem 'babadım' kelimesinin de mucididir :)
Kendisi babasına çok düşkündür ola ki ustaya bir temas durumunda 'o benim' diye bir haykırış duymanız pek mümkün :)
Bugün ustayla muhabbet arasında şakayla karışık, belki de çok ciddiydim bilmiyorum; bunun kritiğini cemiyeti allamenin hükmüne bırakıyorum.
Çocukla çocuk olmak da neymiş dedim hurafelerle dolu şu dünyamızı bir nebze olsun gerçekleştirelim...
Bırakalım herkesler olmaz desin biz gerçekleştirelim...
Ve aldım zeynebi türlü türlü konularda fikrine başvurdum arada şakavari azarlamalar ve en nihayetinde kahkahalarla beraber güzel bir kritik gerçekleştirdiğimizi düşünüyorum, kendisi de pek memnun kalmış olacak ki beni soruyormuş ustaya :)
Fikirlerini çoğu zaman beğendiğim bir abim olası bir karar durumunda çocuklarla şakavari danışmayı önerirdi. kendisine bazı konularda hiç aklına gelmeyecek ihtimalleri düşündürttüğünü söylerdi ruhu şad olsun...

Bugün seni kabullenmiş gördüm usta, arada bir nefesimi tutuyordum kusura bakma. Sırtım ağrıyor şu sıralar. yatağın demiri düştü sandım ama yok ikili kanepeye kıvrıldığım zamanı hatırladım ve yine içimden ikilemlere lanet ettim...
Çift sayılarla aram hep limoni olmuştur, nedense bana düzeni anımsatıyor ama tek sayılar öyle mi? Belirsizliğin, uyumsuzluğun ebediyen sürecek karmaşası ve bir canlanma, hareketlenme seziyorum orda.
aslına bakarsan hareketlenmek sırtıma da iyi gelecek bence ...

Susma söyle dedim bugün usta, dinlemedin beni ki sen ustalar ustasısın, en evvelin ve de en sonranın ustasısın. Sen sinirlisin dedin bana. haklısın belki de, sen hayatımın en ince detaylarını bilen biri olarak bunu diyebilmek imtiyazına sahipsin. belki de hiç öyle olmadım sen öyle görmek istedin ha usta. Olanla ölmüşe çare yok derler, ki öyledir de yapılacak tek şey hedef şaşmasın diye bir kalibrasyon ayarı yapmaktır herhalde...
Umarım çok geç olmadan anlarım seni...