biraz da şiirlenelim

clarice starling
Karanlık sözler yazıyorum hayatım hakkında
öyle yoruldum ki yoruldum dünyayı tanımaktan
saçlarım çok yoruldu gençlik uykularımda
acılar çekebilecek yaşa geldiğim zaman
acıyla uğraşacak yerlerimi yok ettim.
Ve şimdi birçok sayfasını atlayarak bitirdiğim kitabın başından başlayabilirim.
privileged of medic
“Elimden tut yoksa düşeceğim
Yoksa bir bir yıldızlar düşecek
Eğer şairsem, beni tanırsan

Yağmurdan korktuğumu bilirsen
Gözlerim aklına gelirse
Elimden tut yoksa düşeceğim
Yağmur beni götürecek yoksa beni…”

Şu anki havaya uygun şiirlenelim.
moonlight

Güneşin doğuşundadır doğanın sana verdiği değer
Ve karşındakine değer verdiğin kadar insansın

Ay ışığındadır sevgiliye duyulan hasret
Ve sevgiline hasret kaldığın kadar ona yakınsın

Unutma yağmurun yağdığı kadar ıslaksın
Güneşin seni ısıttığı kadar sıcak.

Kendini yalnız hissettiğin kadar yalnızsın
Ve güçlü hissettiğin kadar güçlü.

Kendini güzel hissettiğin kadar güzelsin..

Ve her şeyi öğrendiğin kadar bilirsin bunu da öğren,
Sevdiğin kadar sevilirsin...
poyrazkarayel
Diyecekler ki arkamdan
Ben öldükten sonra
O, yalnız şiir yazardı
Ve yağmurlu gecelerde
Elleri cebinde gezerdi
Yazık diyecek
Hatıra defterimi okuyan
Ne talihsiz adammış
İmanı gevremiş parasızlıktan

-Muzaffer Tayyip USLU
ileleualatyr
but i love your feet,
only because they walked
upon the earth and upon
the wind and upon the waters,
until they found me

Pablo bey işte :')
poyrazkarayel
seni düşünmediğim bir an,
 
bir anım yok, kör olayım
 
dağlar bile, sarsılıyor, gönlümün naağırlığından,
 
rüzgara vuruyorum kendimi,
 
belki sıyırır diye
 
ruhumu inciten
 
bu ümitsiz sevginin kurbanıyım ben
 
her sağanak yağmurda ,
 
ıslanırım
 
iliklerime dek
 
belki çeker götürür diye!!
 
içimdeki bu hasretini !!
 
faydasız!!
 
kenetlenmişsin kalbime!

ilmek ilmek
 
işlenmiş gibisin!
 
hasretinle, yüreğime
 
nereye böyle,
 
bileyim söyle
 
suskunluğunun itirafıdır
 
vefasızlığına
 
yoksa bir hayat böyle
 
yoksa yar mıydı?
 
hadi git!! hiç durma!!
 
mühim değil!!
 
vefa borcun yok
 
hadi git!
 
aldırma!
 
bırak tüm umutlarım kararsın…

bu nadide eser kulaklarımda çalıyor . ben bu gazla kardiyoya kafa atarım diye tahmin ediyorum.and içtim bugün tam anlamıyla başlayacağım.geç kalmamışımdır umarım.

hadi git!
aldırma...
 
 


limon
...
Uyandım uyandım, hep seni düşündüm
Yalnız seni, yalnız senin gözlerini

Sen Bayan Nihayet, sen ölümüm kalımım
Ben artık adam olamam bu derde düşeli

Şimdilerde bir köpek gibi koşuyorum ordan oraya
Yoksa gururlu bir kişiyim aslında, inan ki

Anımsamıyorum yarı dolu bir bardaktan su içtiğimi
Ve içim götürmez kenarından kesilmiş ekmeği

Kaç kez sana uzaktan baktım 5.45 vapurunda;
Hangi şarkıyı duysam, bizimçin söylenmiş sanki

Tek yanlı aşk kişiyi nasıl aptallaştırıyor
Nasıl unutmuşum senin bir başkasını sevdiğini

Çocukça ve seni üzen girişimlerim oldu;
Bağışla bir daha tekrarlanmaz hiçbiri

Rastlaşmamak için elimden geleni yaparım
Bu böyle pek de kolay değil gerçi…
...
lavinia
Haberin var mı taş duvar?
Demir kapı, kör pencere,
Yastığım, ranzam, zincirim,
Uğruna ölümlere gidip geldiğim,
Zulamdaki mahzun resim,
Haberin var mı?
Görüşmecim, yeşil soğan göndermiş,
Karanfil kokuyor cigaram
Dağlarına bahar gelmiş memleketimin...
kimliksizot
kozalak yaktım ben de
sessizlikte-
ömrümün kozalaklarını
küllere sıvanmış
baştan başa dolaşıp
ağrıyan ormanı.
yağmur dindi sevgilim bak dinle
her şey dindi, acıysa dinmemiş halde.

79'ankara
Behçet Aysan
batmanken
Bir gece,
Gecede bir uyku...
Uykunun içinde ben...
Uyuyorum,
Uykudayım,
Yanımda sen.Uykumun içinde bir rüya,
Rüyamda bir gece,
Gecede ben...
Bir yere gidiyorum,
Delice...
Aklımda sen.Ben seni seviyorum,
Gizlice...
El-pençe duruyorum,
Yüzüne bakıyorum,
Söylemeden,
Tek hece.Seni yitiriyorum
Çok karanlık bir anda...
Birden uyanıyorum,
Bakıyorum aydınlık;
Uyuyorsun yanımda.
Güzelce...
toparlaningitmiyoruz
Uçurumun kenarındayım Hızır
Ulu dilber kalesinin burcunda
Muhteşem belaya nazır
Topuklarım boşluğun avcunda
Derin yar adımı çağırır
Dikildim parmaklarımın ucunda
Bir gamzelik rüzgâr yetecek
Ha itti beni, ha itecek
.
.
.
1
mimisabi mimisabi
Uçurumun kenarındayım Hızır
Civan hazır
Divan hazır
Ferman hazır
Kurban hazır.
darkgreen
"gözlerin gözlerime değince felaketim olurdu ağlardım
beni sevmiyordun bilirdim
bir sevdiğin vardı duyardım
çöp gibi bir oğlan ipince hayırsızın biriydi fikrimce
ne vakit karşımda görsem öldüreceğimden korkardım
felaketim olurdu ağlardım
kirpiklerini eğerdin bakardın
üşürdüm içim ürperirdi felaketim olurdu ağlardım
limandan bir gemi giderdi sen kalkıp ona giderdin
benzin mum gibi giderdin
sabaha kadar kalırdın
hayırsızın biriydi fikrimce
güldü mü cenazeye benzerdi hele seni kollarına aldı mı felaketim olurdu ağlardım"
mimisabi
Doktorum
Gayya kuyusuna inmek istemem
Bana bir ip uzat,yağmurlar istemem
Aynaları kırarım,suretimi istemem
Mevsimler dönedursun,bu dünyayı istemem
Ben Allah'ı isterim.

Ben hep aynalardan geçerim doktor
Aynalar benden geçer.
Araf'tan bir sepet sarkıtırım aşağı,
Doluşur içine narin böcekler
Yaşamayı yeni öğrenmiş kelebekler
Üşüşür ben kalbimi sarkıtınca aşağı
Ben hep aynalardan geçerim doktor!

Günahları için ağlayan kim varsa
Kanatlarıyla okşar onu melekler

Hep böyle midir
Kalbin hep böyle yavaş mıdır Ruknettin?
Aynalar sana bir savaş mıdır Ruknettin?
Yarin dudaklarından trenler geçer de
Kalbiyin istasyonunda durmaz mı
Sen hiç satrançta yenilmez misin
Atına binip hep gider misin
Bilmez misin,atından ayrı düşen bir vezir
Zehir gibi çoğaltır kanında yalnızlığı
Ve nihayet şahlar da aynalardan geçer
Bir sen mi kalırsın bu rüyada Ruknettin
Herhalde hep böyledir
Bu dünya sevenlere bir tuzaktır Ruknettin!

Kemal Sayar - Ruknettin'in Kalbi için kehanetler
2
secilmiskisi secilmiskisi
İlk defa görüyorum bu şiiri çok sağlammış teşekkürler
mimisabi mimisabi
Rica ederim
secilmiskisi
305'te şüpheli bir cıgara
ucunda tel tel dökülen bir çocuk
ne yanına dönse simsiyah
yağmurun kederli camları
camları
birini bekliyor ama kimi
elleri ter içinde teri soğuk
kapıyı dinler arasıra
akşamları
militan akşamları

yukardaki odalar bütün boş
fakat merdivenlerde fısıltılar
belli belirsiz ayak sesleri
birileri mi var
o mu çok sarhoş
siyasi polis olmasın
yoksa serüven bitti mi
anlaşılmaz telefonlar çalıyor
karanlık anlamları
anlamları

Attila İlhan - Serüvenin Sonu
lavinia
Aysel git başımdan ben sana göre değilim
Ölümüm birden olacak seziyorum
Hem kötüyüm karanlığım biraz çirkinim
Aysel git başımdan istemiyorum
Benim yağmurumda gezinemezsin üşürsün
Dağıtır gecelerim sarışınlığını
Uykularımı uyusan nasıl korkarsın
Hiçbir dakikamı yaşayamazsın
Aysel git başımdan ben sana göre değilim
Benim için kirletme aydınlığını
Hem kötüyüm karanlığım biraz çirkinim
Islığımı denesen hemen düşürürsün
Gözlerim hızlandırır tenhalığını
Yanlış şehirlere götürür trenlerim
Ya ölmek ustalığını kazanırsın
Ya korku biriktirmek yetisini
Acılarım iyice bol gelir sana
Sevincim bir türlü tutmaz sevincini
Aysel git başımdan ben sana göre değilim
Ümitsizliğimi olsun anlasana
Hem kötüyüm karanlığım biraz çirkinim
Sevindiğim anda sen üzülürsün
Sonbahar uğultusu duymamışsın ki
İçinden bir gemi kalkıp gitmemiş
Uzak yalnızlık limanlarına
Aykırı bir yolcuyum dünya geniş
Büyük bir kulak çınlıyor içimdeki
Çetrefil yolculuğum kesinleşmiş
Sakın başka bir şey getirme aklına
Aysel git başımdan ben sana göre değilim
Ölümüm birden olacak seziyorum
Hem kötüyüm karanlığım biraz çirkinim
Aysel git başımdan seni seviyorum...
darkgreen
"Yaşamak şakaya gelmez, büyük bir ciddiyetle yaşayacaksın bir sincap gibi mesela,
Yani, yaşamanın dışında ve ötesinde hiçbir şey beklemeden, yani bütün işin gücün yaşamak olacak.
yahut kocaman gözlüklerin, beyaz gömleğinle bir laboratuvarda insanlar için ölebileceksin hem de yüzünü bile görmediğin insanlar için,
hem de hiç kimse seni buna zorlamamışken hem de en güzel en gerçek şeyin  yaşamak olduğunu bildiğin halde.
Yani, öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı, yetmişinde bile, mesela, zeytin dikeceksin, hem de öyle çocuklara falan kalır diye değil, ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için, yaşamak yanı ağır bastığından."
darkgreen
Biraz da nesnesi olmayan bir romantizm bırakalım✍🏻✍🏻

"Tarifsiz bir sevdada kimliksiz bir sessizliktin

Haykırışlarla çağlarken yüreğim durgun limanımdın

Sen adını koyamadığım

Senin adın kavuşmak olsun

....

Son bahar yaprakları dökülürken içimden

Hazanı yasarken bahar kokulu sabahlar da

Yüreğim üşürdü gözlerimden sel olup akan yağmurda

Sırılsıklam ıslanırken ruhum

Solmuştu bahçemde ki tüm güller

Sen o bahçemdeki açan tek güldün

Sen adını koyamadığım

Senin adın kavuşmak olsun.


Dağ çiçeğim yaban gülüm asi sevdam.

Saçının bir teline bir ömür adadığım

Gözündeki bir damla yaşına şehirleri yaktığım

İsyanım feryadım kavuşulmazım

Sen vazgeçemeyeceğim yasaklım

Sen adını koyamadığım

Senin adın kavuşmak olsun.


Sen benim yanı başımdaki uzağım

Sen benim uzağımdaki en yakınım

Dokunmam yasak sevmem yasak

Sensiz bu hayatta yaşamak tuzak

Sen adını koyamadığım

Senin adın kavuşmak olsun.


Sisli bir gecede ses olup da gel

Bir sonbahar gününde yağmur olup da gel

Soğuk bir kış gününde rüzgâr olup da gel

Ilık bir yaz gecesinde düş olup da gel

Sen bana yasaklarından sıyrılıp da gel

Sen adını koyamadığım

Senin adın kavuşmak olsun.


Bir gün gelirde tutarsam ellerini

Bakarsam gözlerine sevgi dolu

Doğarsa sende yeniden bu beden

Ve o gün verirsem şayet son nefesimi

Ölmeden haykırmak isterim son bir kez

Sen adını koyamadığım

Sen yaban gülüm sen dağ çiçeğim

Sen ruhu revanım sen yaşama sevincim

Yasaklım adı bende saklım

Senin adın kavuşmak olsun

Senin adın

Senin adın seviyorum olsun"

sokratesla
...
Böyle havada istifa ettim
Evkaftaki memuriyetimden.
Tütüne böyle havada alıştım,
Böyle havada aşık oldum;
Eve ekmekle tuz götürmeyi
Böyle havalarda unuttum;
Şiir yazma hastalığım
Hep böyle havalarda nüksetti;
Beni bu güzel havalar mahvetti.
ewinter
Ben sana mecburum bilemezsin
Adını mıh gibi aklımda tutuyorum
Büyüdükçe büyüyor gözlerin
Ben sana mecburum bilemezsin
İçimi seninle ısıtıyorum
...

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol