confessions

rakuncu

1. nesil Yazar - uzman Yazar -

  1. toplam entry 22
  2. takipçi 7
  3. puan 2863

yks

rakuncu
aslında bu bu başlığı açarken berbat eğitim sistemimizin berbat sınav sistemine kızacaktım biraz ama vazgeçtim. sadece şunu söylemek istiyorum. biz bu kadar berbat sistemlere geçici ömrümüz için gece gündüz stres topuna dönüşerek çalışırken, hiç bitmeyecek olan ömrümüz için ne yapıyoruz? fani dünyanın saçma sistemine kendimizden çok çok vererek bu kadar çalışmak reva iken, baki ahirete ne ne kadar reva?

üniversite sınavı

rakuncu
üni sınavı çok yanlış be. lise 1'den itibaren tüm 4 yıllık eğitim öğretim hayatımız bu sınava bağlanıyor. 4 yılda öğrendiklerimiz 1 sınav için ve gerçekten de öyle, hayatta bi işimize yaramayan bilgi çöplüğü. hep şunu sorardım: türkiyede 5binin içindeyim, ne vasfım var? 0. önüne koyulan soruların doğru şıkkını bulmak meziyet değil. aynısını şimdi tıpta yapıyorlar. 1. sınıftan itibaren tus. bu tus'ta çıkar, bunu sorarlar... öğrenmeyi kim takar, doğru şıkkı yap geç.
bu yüzden gerçekten bir şey öğrenmek isteyen sistemin dışına çıkmalı. bu da daha az boş vakit demektir. ee, öğrenmek kolay olsaydı rakunlar da alim olurdu.

hicri yılbaşı

rakuncu
Mübarek hicretin üzerinden 1443 yıl geçmiş. 1443 yıl önce neler neler olmuş, 1443 yıldır neler yaşanmış, bizler neler neler yaşıyoruz.
Hayat garip. Çok şey değişti ama insan fıtratı değişmedi. Hak ve batıl hep mücadele içinde. Bir insan Allah'ın kölesi, diğeri nefsinin...
İnşallah zalimin ve zulmun durdurulduğu, mazlumun kurtarıldığı, müslümanların kardeşçe el ele tutuştuğu zamanları görebiliriz.
2
mdblue mdblue
Kutlu olsun ve esenlik getirsin inşallah yeni yıl. 🤲🏻
fistikgibiri fistikgibiri
inşallah değerli yazar rakuncu

yurtta kalacaklara tavsiyeler

rakuncu
Herhangi bir şey beklemeyin, olanla yetinin, ne katı olun ne de gevşek. Kendinizi ezdirmeyin, milleti ezmeyin. Acizane yorumlar... Karşıdaki hayvan da olsa insan kalın. Çok da şeyapmayın. Keyfini çıkarın. Hiçbir yerde yaşayamayacağınız mükemmel eğlenceli saatler de geçirebilirsiniz, sinirden ne yapacağınızı da bilemeyebilirsiniz. Bırakın görün, Allah ne yazmış. Anın tadını çıkarmayı ihmal etmeyin. Bence. Sevgiler, saygılar.

dönem gruplarında nasıl davranmalıyız

rakuncu
herkes güzel güzel fikrini özetlemiş, ne güzel.
işte sınıf grupları da böyle olmalı. artistlik yapmadan, birbirini şakşaklamadan, tartışmadan, hor görmeden, anlayışla ve sevgi saygıyla konuşulmalı. sırf arkadaşı olduğu için arkadaşının görüşünü savunup bir nevi savaş ortamı oluşturmaya çalışanlar inşallah bunları okuyorlardır.
bir sürü insan var. herkese saygı ve sevgi duymak gerek.
bir de görüldü atmamak. çok ayıp bir şey görüldü atmak. üzerine uzun uzun şeyler yazılabilir. biri bir soru sorduğunda tanıdık tanımadık, kız erkek ayırt etmeksizin cevap vermek çok kolay :) sevgiler

bugün

rakuncu
19 mayısların anlam kazandığı gün, sloganları terk edip çalışmaya odaklandığımız gündür.
biz Allah için vatan için çok çalışmazsak, kendimizden "vermezsek" ne türkiyeler kurtulurdu ne de kudüsler kurtulur.
yurt dışına gitme hülyalarının peşine düşmüşken 19 mayısları kutlamanın, sloganların pek bir anlam ifade ettiğini sanmıyorum.
bir asır önceki dedelerimiz, paşalarımız "bu ülkede yaşanmaz ya" deselerdi bugün, bugünden Allah bilir bahsedemezdik. saygı ve sevgilerimle

sürü psikolojisi

rakuncu
Sürü psikolojisini olumsuz manada eleştirmeyen yok ancak sürü psikolojisine sahip olmayan yok denecek kadar az. Doğruları söylemenizin önemi yok, ana akım ne diyorsa onu söylemelisiniz. Bilimde, edebiyatta, siyasette, ideolojide, sosyal hayatta... Kurumlar ve profesörler bir olguyu nasıl kabul ediyorsa, zıttını ispat etseniz dahi kimse sizi "sallamaz". Ana akım görüşü söylemezseniz dışlanırsınız, hor görülürsünüz ve aşağılanırsınız. Yine de inşallah doğru söylemeye, onuncu köylere uğramaya devam etmek gerekiyor. Zira insanların dışlaması, hakikati inkardan veya hakikate ilgisizlikten daha kötü değil.

ağlamak

rakuncu
Bazı dışa vurumlar insanı insan yapan özelliklerdendir. Ağlamak da bunlardan biridir. Sevgi, merhamet, üzüntü, hüzün, özlem, çaresizlik, öfke, mutluluk, arzu, utanç, korku, bağlılık... Hepsinin belki de en güzel ifadesi ağlamaktır. Aynı zamanda içini de boşaltır, rahatlatır. Üzücü bir şeye ağlamak insanı daha iyi hale getirir, içe atmaksa daha kötü.
"Anlamlı" şeyler için ağlamaksa en güzelidir.
Ne mutlu ağlayabilenlere, daha mutlu anlamlı şeylere ağlayabilenlere.

20'li yaşlar

rakuncu
Enerjinin, isteğin, verimin, zamanın ... oldukça fazla olduğu asla tekrarı gelmeyecek zamanlar. Ölünce sorulacak "bu yaşları nasıl değerlendirdin" sorusunun ağır sorumluluğunu içermesi en önemlisi. Kişi vereceği cevapla ve karşılacağı muameleyle mutlu mu olur pişman mı olur bilinmez ama yapılması gerekenler bellidir...

tanrının varlığını kanıtlayabilir misiniz

rakuncu
farklı pencereden yaklaşacağım. insan beyni, var olmayan bir şey hakkında hiçbir düşünce üretemez. yokluk hakkındaki tüm tasavvurlarımız tamamen, varlığa olan bilgimizden yola çıkar, belki siyah bir boyut hayal edebiliriz en fazla ki bu da varlıktandır. yine, var olmayan hayali bir yaratık düşündüğümüzde de varlıktan yola çıkar ve ona ekleme çıkarma yaparız. eğer tanrı (yani Allah) gerçekten de var olmasaydı, yeryüzünde en aşağıdan en yukarıya bütün akıl sahipleri tanrı fikriyle meşgul olmazdı. tüm akıl sahiplerinin tanrıyla bu kadar çok ilgilenmesi, zannımca varlığına kuvvetli bir delildir. zira hiç kimse gerçekte olmayan şeyleri düşünemez (akıl hastalarının tasavvurları da varlıktan ileri gelir. rüya, hayal, sanrı her şey varlıktan yola çıkar), velev ki birkaç kişi düşünebiliyor olsun, tüm insanların bu kadar çok haşır neşir olduğu başka hiçbir şey yoktur ve bu da Allah'ın varlığına delildir. "dediğin gibi, aslında yok olup varlıktan yola çıkılarak hayal edilen şeyler var, tanrı da bunlardan biriyse?" sorusuna gelince... bir veya bir grup insan, varlıktan yola çıkıp olmayanı tasavvur etmiş, tanrı gibi bir yalan ortaya atmış, bilinebilen tarihi verilere göre tüm insanlar (en akıllıdan en aklıevvele) bu yalana farklı şekillerde inanmış. makul değil zira böyle bir şeyin ufacık bir örneği yok. "olmayacağını nereden biliyorsun?" itirazı da işi çıkmaza götürecek sorular silsilesindendir, reddetmek için üretilen cümlelerdendir. yazdıklarımın bugün tam tersi mevcuttur, var olan tanrıdan yola çıkarak yok olan tanrılar icat edilmiştir. her milletin tanrı veya tanrıları vardır ve hepsinde de ortak fikir, tanrı denen şeyin üstün olduğudur. bu gerçek, islam'ı doğrular çünkü tevhid inancına göre en üstün olan Allah birdir, kendini ilk insana tanıtmıştır, daha sonra insanlar tanrı konusunda yanılarak bugüne gelmiştir.

kalp

rakuncu
İnsana insan olduğunu hatırlatandır, maddi manevi. Akılla beraber hareket ettiğinde bir insan en iyi verimi alabilir. Akıl mı üstündür kalp mi diye düşündüğümde şu cevabı vermiştim: akıl ve kalp beraber hareket etmelidir ama sanki akıl, kalbin arkasından gelmektedir. Tren gibi.

ankaraya ilk geliş

rakuncu
ilk geldiğimle aradan geçen yıllar sonucundaki yaklaşımım şaşırtıcı bir şekilde değişmedi. "bu muymuş" ve "bu ne ya" duygu-düşünceleri yakamı bırakmıyor. bu gri şehre ısınamıyorum. sevenler alınmasın
1
ruhsuz ruhsuz
Dünden beri romantik laflar havada uçuştuğu için sevmiyorum naralarımı atamıyordum. Cidden teşekkür ederim yas

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol