bellaluna

loreal sunkiss ile yaptığım eylem. çok da memnun kaldım. saç rengim koyu olduğu için sarılıktan çok bakırımsı oldu ama genel olarak durumdan memnunum, önerilir.

en zor meslek. üstelik hiç maaş almıyorsunuz, istifa da edemiyorsunuz. ömrünüzü annelik yaptığınız canlıya adıyorsunuz, canının acısıyla canınız yanıyor, sevincine havalara uçuyorsunuz... bu meslek gözümü korkutmuyor değil ama vakti geldiğinde ben de bir anne olmak istiyorum. :)

beğenmiyorum. hayatımın genelinde de beğenmedim. yaptığım hoş şeyler, başarılarım, tek tük yeteneklerimdense hep kusurlarımı, yap(a)madıklarımı, başarısızlıklarımı görmeye meyilli oldum. fiziksel olarak da ruhen de bu böyle. kendini seven, kendiyle barışık olan insanlara da hep çok çok çok özenmişimdir, mükemmelsiniz valla.

bende özellikle aşırı stresli/heyecanlıysam oluşan durum. elim ayağımla birlikte dilim de dolaşıyor, bu yüzden topluluk önünde konuşamam hiç.

önümdeki hazır ayranı açtığımı unutup arkadaşlarımla sohbet ederken tutup çalkalamıştım, her taraf ayran olmuştu...

türkçe ve b2 ingilizce. adam olana çok bile.

önemsenmediğini fark etmek. hele ki sizi önemsemediğini hissettiğiniz kişi sizin için çok değerliyse.

benim stresliyken ilk yaptığım şey genellikle müzik dinlemek oluyor. eğer uzun sürecek bir stresse stres yaptığım şeyi düşünmemeye çalışıyorum, kendimi başka şeylerle meşgul ediyorum.

mükemmeliyetçi insanların (bkz. ben) sıkça hissettiği duygudur. yaptığınız hiçbir şey size tam olmuş gibi gelmez, sürekli bir eksik bulursunuz. bunun sonucunda karşınıza işte bu his çıkar.
bayağı kötü yaaa.

burçlara inanıyorum. bence gerçekten doğum tarihi karakterimizin yanında bize özellikler ekliyor. hatta yeni tanıştığımız birinin burcunu öğrenmek onun hakkında genel bir bilgiye sahip olabilmeyi sağlıyor bence. ama bu ön yargı değil yanlış anlaşılmasın, insanları burçlara göre yargılamak doğru değil tabii ki.
bunun yanında herkes bir kere de olsa burcunun özelliklerine bakıp ''aaa, gerçekten böyleyim'' demiştir bence. en azından bende bu çok oluyor. illa olmak zorunda değil tabii, sonuçta her şey burç değil (tüm insanları 12 farklı karaktere bölmek mümkün değil) ve burcuna uygun olmadığını düşünen kişilerle de karşılaştım.
yine de yaptığımız şeylerde, kararlarımızda, davranışlarımızda farkında olsak da olmasak da etkisinin olduğunu düşünüyorum.
astrolojiyle alakalı saçma bulduğum tek şey günlük, haftalık, aylık vs. burç yorumları olayı. onlar boş, onlara bakmayın bile :D
edit: astroloji fal değildir :D

?:D

çok tecrübe ettim bunu. bir şeyden vazgeçtiğim anda işler tam istediğim gibi yürümeye başlıyor fakat ben onu artık istemiyor oluyorum.
sinir bozucu ve heves kırıcı bir olay.

ders çalışmak. 😒

arkadaşlarımın, sosyal hayatımın, pandemiden önceki günlük hayatımın (öncesinde ne kadar sızlansam da) değerini anladım. aslında bayağı özgürmüşüm de haberim yokmuş dedirtti

pandemiden önceki hayatımız :(

tıp fakültesi

sıfır beklenti mümkün değil ama ne kadar az beklenti, o kadar konfor bence. herkesten, her şeyden beklenti içinde olmak yorup üzebiliyor insanı. şahsen hayattan beklentimi hep en düşük seviyede tutmaya çalışıyorum.

aşk bu kızılötesi, yaralı müzesi, hareket edemem

yine serdar ortaç üstadımızdan...

her yaptığımda esfp-t çıkıyorum ve yazan şeyler çok doğru

şarkı ismi. dinlemenizi öneririm, çok severim ben.
ve aynı zamanda ''güzel ay'' anlamına geliyor. iki kelime beraber estetik durunca neden nick'im olmasın ki dedim.

lana del rey - born to die

entry'leri merak ettiğim için açtığım başlık. yollayın gelsin