Kendi üzerime alındığım ilginç bir anı aklıma gelmedi onun yerine içinde benim de bulunduğum bir anıyı anlatayım: Sanıyorum ilkokul 3.sınıftım apartmandan 2 arkadaşım ve ben sabah erken saatte okul yolunda okula doğru hep beraber yürüyorduk, arkadaşlarımdan biri üşüdüğünü ve ara yolun güneşli olduğunu oradan gitmek istediğini söyledi ben de derse geç kalınca öğretmenin kızdığını söyledim hızlıca düz yoldan gideriz falan dedim ikna oldular yürüyorduk biraz zaman geçtikten sonra apartmanların gölgesinden çıkınca kaldırıma yani üzerimize güneş vurdu ve ben de arkadaşlarıma dönüp alın size güneş dedim. Tam da o anda yanımızdan geçen hafta grup olarak tartıştığımız yaşıtımız kızın annesi (alt komşumuz) geçiyormuş ve kadının adı güneş... o an kadının geçtiğini görmemiştim bir cık cık cık sesiyle irkildim ve o an anladık ki kadın üzerine alınmış alın size güneş sözümü... zaten birkaç gün sonra denk geldiklerinde benim hakkımda konuşuyorlar diye bizi annelerimize şikayet etmişti fjjfjfjfjfkfkkfjfjfjf senaryo gibi dursa da ciddi ciddi yaşandı ne yazık ki :d
Dışarıdan bakınca güzel gözüken şeyler kıskanma değil merak uyandırıyor bende örneğin bu kadar çok gezebilmek nasıl bir duygu, başka ülkeden insanları yaşadıkları yerlerde gözlemlemek nasıl bir histir ki, bu kadar severken çok sevilmeyi nasıl başarıyorlar? Bu kadar iyi anlaşabilen insanlar nasıl tanışmış nasıl denk gelmişlerdir ki? Ne zaman birinin hayatında bir şeyi güzel bulsam ve imrensem kendi kendime yerinde olmak ister miydim diye sorduğumda hep o yere ait olmadığımı hayalimde bile hissederim ve bu kıskanmamama, üzülmememe sebep olur. Ait olduğum hayatta imkanlarımı zorlamayı ve çıkan sonuçla her şartta yaşamayı isterim,tercih ederim
Bazen yokluğuyla sınanmaktan korktuğun şeyin varlığına yeterince sahip çıkmadığını kendine fark ettirmen sana hayatında en büyük artılarından birini getirir, pişmanlıkla arana duvarlar örer
"İleriye bakarken yaşamınızdaki noktaları birleştiremezsiniz, o noktaları ancak geriye baktığınızda birleştirebilirsiniz.” birleşmiş olan noktaların var ettiği doğrularımıza baktığımızda yönümüzün ne zaman çevrildiğini anlarız. Hayatımın dönüm noktası için biraz daha ilerlemem ve sonra geriye dönüp bakmam gerekecek gibi gözüküyor :)
Yetenekli insanlar aynı zamanda şanslı insanlar (: bir de bunlara ek, yeteneklerinin kıymetinin farkında olan ve tutkulu kişiler ilham yayan insanlar 😍 ve işte böyle insanlar çok etkileyici geliyor💚
Son zamanlarda bizi çok üzen Dr.Ertan İskender'in hayati derecede yaralanması olayıyla ilgili bazı gazete haberlerinden kesitleri koymak istiyorum: "Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Rahmi Kılıç, ortopedi asistanı doktor Ertan İskender'in, kendisini bıçaklayarak ağır yaralayan hastası Bayram Nargüner'in daha önce intiharını önlediğini söyledi" Dr.Ertan İskender'in sözleri: "Birçok zorluk yaşıyoruz. Bütün bunlara rağmen hiç beklemediğimiz ve ekstra ilgi gösterdiğimiz bir hastadan böyle bir şey gelince ciddi anlamda insan mesleğinden soğuyor. Mesleği bırakmayı çok ciddi anlamda düşünüyorum şu an çünkü hiçbir şey insan sağlığından daha önemli değil.Beni asıl endişelendiren durum, bel bölgesindeki atar damardan sızan kanama. Bıçak omurgadan çıkan kökün bir santim uzağındaymış. Eğer ki oraya isabet etseydi, şu an tedavisi olmayacak hasarla karşı karşıya kalırdım, sağ tarafım felç olurdu. O zaman bırakın mesleğimi, hayatım olumsuz yönde değişirdi. Bunu insan düşünüyor. Yani bu saldırının sadece fiziksel hasarı yok, ciddi anlamda psikolojik boyutu var. " Diyecek bir şey bulamıyorum. Çok geçmiş olsun. Ne kadar iyi bir insan ne kadar iyi bir hekim ama gördüğü muamele bu...İnsan hayatı bu kadar ucuz değil. İnanın değil. Yetkililerin tüm hekimleri, böyle iyi hekimleri, bizleri, tüm sağlık sektörü çalışanlarını korumak için ciddi şekilde planlamayla somut adımlar atması gerekiyor çok acil şekilde. Sşlahla, kesici, delici aletle içeriye girilememesi gerekir, hastane ortamındaki kesici aletlere erişimin personel dışındakiler için daha ciddi şekilde engellenmesi gerekir, çok daha fazla miktarda güvenlik görevlisinin hastane ortamlarında hazır bulunması gerekir, işini ciddiye alması gerekir, güvenlikle ilgili iletişim yollarının daha hızlı ve ulaşılabilir halde tutulması gerekir. Toplumun ahlaki kayıplarının, derin psikolojik problemlerin çözümü için gereken süre çok uzun, bunların çözümü için de ciddi adımlar atılmalı elbette ama güvenlik de kesinlikle acilen arttırılmalı.
içten olunmalı, şöyle dersem şu tip insan bundan hoşlanmaz vs. demeden yoruma açık konularda saygıyı bırakmadan fikrini belirtmek istiyorsan belirtmelisin, senin fikirlerine çok ters fikirler olabilir ama hırçın olmaya lüzum yok cidden. bir şekilde fikrini belirtirsin ve anlamamak için çaba harcayanlar hariç diğerleri anlayacaktır. saldırgan tavır gösterenler olabilir sana laf atılabilir kendini düzgün ifade edersin cevabını verirsin ama çok da takmamak en iyisi muhtemelen. içten kısmının üzerini çizdim çünkü yapmacık bir karakter çizilmesi en rahatsız edicisi olur bana göre. fikrini belirtmek istemeyene de şu sebepten belirtmemiştir gibi bir sınıfa koymuyorum gözümde doğrusu. belki vakti yok, belki mükemmel bir gün geçirirken buna kafa yormak istemiyor, belki bir şeyler anlatmanın bir şeyleri değiştireceğine inanmıyor, belki önyargıya uğramaktan korkuyor, bilmiyorum sebebini. ne yapmak istiyorsa kendi bilir.
"Sevmeye geldim insanları, Gönlümle, elimle, kafamla sevmeye; hesapsız, karşılıksız, ayrılık gayrılık gözetmeden. Gün gelip gidersem şayet, Öyle severekten gideceğim ki, Karanlık kıyılarda bile olsa candan şekilde selamlarım civarımdan geçecek gemileri; Güneşli gemileri; Şarkılı gemileri; İçlerinde kendim varmışım gibi!"
"Yaşamak, sevmek gibi gönülden olsun; Olursa bir şikayet ölümden olsun."
"Benim mi Allahım bu çizgili yüz? Ya gözler altındaki mor halkalar? Neden böyle düşman görünürsünüz; Yıllar yılı dost bildiğim aynalar?"
"Desem ki vakitlerden bir nisan akşamıdır Sende seyrediyorum denizlerin en mavisini Ormanların en kuytusunu sende görmekteyim Senden kopardım çiçeklerin en solmazını Toprakların en bereketlisini sende sürdüm Desem ki sen benim için, hava kadar lazım, Ekmek kadar mübarek, su gibi aziz bir şeysin; Nimettensin, nimettensin."
Özetle: öyle olmaması gerektiğini bildiğin ya da hissettiğin bir şeyin içinde olmak en büyük mutsuzluk kaynaklarından biri bana göre. İçinde olsan da o bütünün parçasından biri olmadığını hissediyor olmak, uymayan yerde, uymayan insanlarda, uymayan işlerde, aitliğini hissedemediğin bir hayatta parça olmak
Adını görür görmez ısındığım yazar🤩💗 entrylerine bakarak gerçekten düşünceli ve naif biri olduğuna inanıyorum. Keşke gerçekte de karşılaştığım ve tanıştığım biri olsaydı ama maalesef henüz tanışmamışız :(
sevgili darkgreen :) bana ilk mesaj atan kişi olduğunuz ve o sıcak tavrınızdan sebep ben de hemen ısındım size. sizinle de tanışmak çok isterim. mavi ve yeşil tonları birbirine hep çok yakışır. bir ormanın ortasında kalmış gölün güzelliği gibi :)
Tıp kullanımında kısaca "fark" demek. Tıpa yeni başlamışken biyofizik notlarında hep geçen ama anlamı yazmayan bu basit kelime canımı sıkmıştı zamanında :))
Aahaha haklısın sayın kaira, benim de dersini de dinlesem notlarını da okusam sınav soruları bambaşka bir şeymiş gibi gelen hep baraj yediğim bir dersti
Anlattığı ile sorduklarının arasında fark olan malum hocamız yokken de bu kadar sıkıntılı bir ders miydi merak ediyorum...konular tek başınayken de basit konular değil ama
Bu dünyayı hep bunu varsayarak yaşadım, 3 günde yapacağım bir şey yok, kimseye ekstra söylemek istediğim bir şey yok, bu kadar derinden üzülmemizin kalbimizin yapmak istemediklerimize çırpınmasının vicdanımızın sızlamasının bir sebebi var ruhlara ve ahirete inanıyorum son 3 günümü en çok eksiğim olan diğer dünyaya ayırırdım
İçimin ısındığı pozitif ön yargı oluşturduğum kişidir. İnsanı tanımadan sadece insan olduğu için değer veren kişi kıymetlidir tabi artniyetsizse. Ya da belki birine benzetmiştir sadece :'d
Aslında gereksiz derecede düzgün duran uslu bir çocukmuşum ama ben 8 yaşlarımdayken aşırı sevdiğim benden 2 yaş büyük bir arkadaşım vardı bir gün bir teklifte bulundu ben de o istedi diye kabul ettim xd onun evine gideceğim balkona çıkacağız boş şırıngalara su doldurup kaldırımdan geçen insanların yüzüne su sıkıp eğileceğiz, görünmeden balkon demirlerinden bakıp eğleneceğiz. Neyse başladık yapmaya, bir türlü denk getiremedik olmuyor falan diye pes edip aşağıda sabit duran kedilere falan sıkarken ben bir şırınga su doldurup aşağıda duran adama doğru hedef alıp kel adamın kafasınaaaaaa diye coşkuyla yolladım ve işte o adamın kafasına denk geldi dkdjdnndndndndnndn biz tabi gelmeyeceğini düşündüğümüz için ilk etapta eğilmemiştik ama sonra adam bu tarafa doğru dönerken hemen eğildik sonra birkaç dakika sonra aşağıdan zilimize basıldı biz tabi çok korktuk açmadık birkaç dakika sonra aşağıdan adamların bağırarak konuşma sesi geliyor şu terbiyesizliğe bak ben göstericem bilmemne falan sonra polis sireninin sesini duyduk ama nasıl korkuyoruz dhjdjdjdnnemd ben bin pişman...arkadaşım bile pişman olmaya başladı xd neyse sonra adam gitmiş neyseki, daha sonradan öğrendik ki adam kafasına su gelince 4.kattan birilerinin eğildiğini fark etmiş apartmanın 1.katının balkonunda oturan komşuya söylemiş o da 4.katta öne bakan 3 daire var birinde evde değiller, birinde bir çocuk var ama o yapmamıştır(o çocuk benim djjdjsn), diğerindekidir o evde de çocuk var ve o yapmış olabilir demiş (o da doğru adres yani arkadaşımın evi) o yüzden adam doğru zile basıyor biz açmıyoruz sinirlenip komşuyla konuşurken bağırarak konuşuyor biz duyup korkuyoruz polis arabası da tamamen tesadüf ndndndjdjjdjdjdj
mr.murphy bu işi biraz abartmış, 50 maddesi de en kolaya kaçılmış ihtimalleri :) ve karamsarlığı odağa almış :) tamamen bir bilimsel dayanağa oturmuş değil, doğruluklarını kabullenmemenizi öneririm. her şey güzel giderken artık yükselişteki ivme düşer ama bu bundan sonra her şeyin en berbat şekilde olacağını falan kanıtlamaz
Tek başına asansöre bindiğinde elektriklerin kesilmesi ve asansörün 5 kat içinde kimsenin oturmadığı boş katta durması, seslendiğinde kimsenin duymaması😒
Hacettepeden Kafkas tıpa kadar her yerde okuma ihtimalime sıcak olmama rağmen bir yanlış anlaşılmadan dolayı gazi tıp asla yazmam derken şu an kendi isteğimle bu okulda okumam...