masanın altındaki prizin dibinde yazarın biriyle yazışıyorum, sözlük yazarları bana tıp öğrencilerinden ümidi kesmemem gerektiğini her gün bir daha hatırlatıyor. seviliyorsunuz arkadaşlar...
Sünger Bob kare pantolon'daki Patrick. Tembelliği ve yemeyi seviyor. Aslında yardımsever birisi ancak beceriksiz olduğu için yardımları her zaman olumlu sonuç vermeyebiliyor. Dizideki en kusurlu karakterlerden olmasına rağmen en pozitif ve mutlu olan yine kendisi.
"iyi dostlar biriktirdim, hepsi ailem oldu."
şurda azıcık durayım da ağlayayım:(
o zaman babadan bi hatıra bırakayım sevgili fistikgibiri biraz daha anmış olalım
https://youtu.be/7YuD5EYke5g
https://youtu.be/7YuD5EYke5g
eyvallah :(
hiçbir şeyin gerçek gelmemesi durumu, bana kalırsa tek bir hipotezle açıklanır ki o da içinde bulunulan zamanda yaşamamaktır. geçmişte ya da gelecekteki bir ana kilitlenmişseniz eğer bu sizi psikoza sürükler. geçmişte yaşarsınız zira halledilemeyen enfusi (içedönük) bir probleminiz vardır. bu bir başkasıyla değil, sizin kendi kendinize halledebileceğiniz bir problemdir ve aşmanız elzemdir. bu konuda pişmanlık ve yeniden doğuş üzerine adlı kitabı (https://1000kitap.com/kitap/pismanlik-ve-yeniden-dogus--238887) tavsiye ederim. gelecekte yaşarsınız çünkü şu an ve geçmişte yapmış olduğunuz her şey amaç olmaktan çıkıp araçlaşmıştır. yaparsınız ama hep bir noktaya ulaşabilmek için. mezun olayım, mesleğim olsun, yurtdışına çıkayım veyahut da ay sonunu getireyim, kredi borçlarımı ödeyeyim, evleneyim ve daha binbir türlüsü. okuduğumuz okul başta yaptığımız her şey amaç olmaktan çıkıp gelecekteki huzurlu ve tatmin olmuş halimize, “bir şeylerin gerçek olduğu gelecekteki halimize” ulaşmak için amaç olmuştur. geçmişte yaşamaktan bana kalırsa daha tehlikeli çünkü hem gerçek bir amacınız kalmamıştır hem de devam etmek için itkiniz. geçmiş ve gelecek mevcut değildir, farazidir. gerçek olan tek an şimdidir. şimdide yaşamak gerek. son olarak steve jobs'ın bir sözü ile entry'ye son vereyim:
“dünü düşün, yarının hayalini kur ama bugünü yaşa!”
“dünü düşün, yarının hayalini kur ama bugünü yaşa!”
👍🏻👍🏻
bir insanı hiçbir zaman gerçekten tanıyamayız. tanısak dahi sadece o andan ibarettir. insan sürekli değişim halindedir. beyninde oluşan bir düşünce, sonrasında gelişecek binbir türlü düşünceye temel oluşturur. kişi 1 ayda bile bambaşka birisi olabilir. her gün birlikte olduğumuz kendimizi bile tam anlamıyla tanıyamıyoruz ki bir yabancıyı nasıl tanıyalım?
ancak insanları anlayabiliriz, onların adına empati kurabiliriz ve ne kadar çok anlayabilirsek o kadar tanıdığımızı sanırız.
ancak insanları anlayabiliriz, onların adına empati kurabiliriz ve ne kadar çok anlayabilirsek o kadar tanıdığımızı sanırız.
ya da tanıdığımızı sanmak?
puding tenceresinin dibini sıyırmak
tüm tatlı tencerelerini sıyırmak porsiyon olarak yemekten daha lezzetlidir :)
kesinlikle öyle,çooook daha lezzetli :))
Hala hayattayız ve yıldızlar gökyüzünde, hala parlak ve hür.
tıp yazma kararımı kesinleştirdiğim mekandır. on ikinci sınıfın neredeyse tamamını orada geçirdim sayın yazarlar. oldum olası bir tıp tutkusu vardı bende, kökenine girmeyelim fakat "kendime vakit ayırabilir miyim?", "sonsuza kadar çalışmak ve okumak istiyor muyum?" gibi sorular yüzünden tam "evet, ben bunu istiyorum!" deyip ortaya çıkamamıştım. lakin bu karasızlık bir engel teşkil etmemekte, elimde karekökümle en yükseğini yapayım sonrasına bakarız diye düşünmekte idim. Aylardan kasım, altı kişilik masalardan en ortadakinde, cam kenarındaki her zamanki yerimde oturuyorum. yağmur yağıyor, dev camlardan dışarıyı izlemenin keyfini çıkarıyorum. bu izlentiyi küçük bir mola mahiyetinde kullanıyorum. palme lys fizik beynimi patlattığı için normalde dağılmayan dikkatim dağılıyor zira beynim şişmiş. derken yanımdaki çocuğun kitaplarını fark ediyorum, spiralli spiralli dağ gibi notlar. hangi fakülte, hangi üniversite diye göz gezdiriyorum notlara, amblem tanıdık: gazi tıp. nedir, ne değildir diye göz atıyorum notlara, dalıp gitmişim. kendime gelip benim de ders çalışmam gerektiğini fark ettiğimde yirmi dakika geçmiş olduğunu görüyorum. o an dedim: "yirmi dakika boyunca anlamadığım yazılara, illüstrasyonlara bakacak kadar ilgimi çekiyorsa herhangi bir şey, peşinden gitmekte fayda var." şu ana kadar aldığım en doğru karar oldu sayın yazarlar. Notlarına bakmamdan rahatsız olmayan şu an muhtemelen intörn olan çocuğa, uyanık'ın sahibi oğuzhan abi'ye buradan selamlar:)
:)))
O çocuk sen misin yoksa darkgreen hahahah
ahahaha keşke olsaydım
Sırt çantamda taşırken geriye düşme tahlikesi yaşadığım kitap.
Salça ekmek
Süt bisküvi / kurabiye
Kahve çikolata
Kebap ezme
Gözleme ayran
Süt bisküvi / kurabiye
Kahve çikolata
Kebap ezme
Gözleme ayran
Ben böyle projeleri hep destekliyorum. En azından medya konusunda kendimize yetebilmeyi görmek çok hoş. Ancak içeriklerin sanki hep insanları uyuturmuşcasına planlandığını görmek bir o kadar da üzücü. Günümüzde eğitim neredeyse her zaman internetTen ve nadiren okullardan gerçekleştirilirken böyle geniş bütçeli ve organize yerli dijital platformlarda kanımca daha eğitici içerikler bulunmalı. Toplumda sorun bitmiyor. Problem üstüne problem. Belki bu kanallarla birtakım sorunlar için gerekli bilinçlendirme yapılabilir. Ayrıca içeriklerin çoğunlukla okumamış kesime yönelik, para kazanmaya yönelik çıkması bence bizleri hep yerimizde saydırıyor. Umarım yakın gelecekte daha yararlı projeleri de görürüz. Medya evet ekonomik açıdan ülkelere büyük gelir kaynağı ama ondan daha da önemli vazifesi bana kalırsa eğitim. İsminin yabancı olması da ayrı ironi. Gütfsözlük ahalisi acaba bu konuda neler düşünüyor, bilmek isterim.
İngilizce için; ortaokuldan liseden kalma gramer bilgisi başlangıç için fazlasıyla yeterli. En önemli nokta kelime bilmek. Anlam ve telaffuz. Yabancı dizi-film-şarkı en etkili yöntem bence. Başlangıçta ing altyazılı olması ideal. Kelimeleri yazarak öğrenmek gerek. Akademik bir İngilizce için öncesinde bunu yapmak gerek bence. Ha bir de nasıl öğrenilmeyeceğini söylemek lazım, üniversitenin İngilizce dersiyle öğrenilmez.
sarılalım mııığ
sadece ismimin yazılı olduğu bir mesajın gelmesi.acaba ne diyecek diye geriliyor insan :d
Bu hastalığın sebebi tevehhümü ebediyettir. (her şeyin sabit ve ebedi görünmesi) her an gelebilecek olan o ertelenemez şey gelmeden bu hastalıktan kurtulun. Hayatınızın ucuz ve değersiz olmadığını hatırlayın.
Bugünüyle yarına aynı olan ziyandadır-Hadis
Bugünün işini yarına bırakma-Atasözü
Bugünüyle yarına aynı olan ziyandadır-Hadis
Bugünün işini yarına bırakma-Atasözü
Kesinlikle çok yüksek bir doğruluk payı var, katılıyorum güzel cümlelerinize ama bir sebebi daha olabilir mi? "Boşvermişlik, koyvermişlik,ciddiye almama, ne olursa olsun" gibi boşluğa hapsolmuş insanların bakış açısındaki sis. Bir çeşit yaşamaktan ve eyleme geçmekten uzak durma. Bir hastalıktan ziyade inanıştan ötürü, anlamsızlığa inanış. Bu da bir sebep olabilir mi?
Bir insan inancı olsa da olmasa da eğer insan olacaksa var olması lazım. Var olmak için de bilinç gereklidir. 'Bilincin göstergesi de başkaldırmaktır.' insan ne olursa olsun başkaldırmalıdır mevcut düzene. İnanç ise bu başkaldırmada inançlı kişiye sonsuz güçte bir noktai istinad sağlar bu yüzden peygamberler en seçkin insanlardır.
Eğer yeterince sabit bir noktai istinad bulabilirsem dünyaya meydan okuyabilirim. - Arşimet
Eğer yeterince sabit bir noktai istinad bulabilirsem dünyaya meydan okuyabilirim. - Arşimet
ben size katılıyorum ama herkesin öyle olduğunu düşünmüyorum sadece bunu söylemek istedim :)))
Öyle zaten insan olan kişi sayısı çok az. İnsanla beşer arasındaki fark buradan ileri geliyor sayın darkgreen :)
ders çalışmaktan yorulunca dinlenmek için psikiyatri çalışıyorum, daha ne söylenebilir ki ?
Ne olacak bu dünyanın hali
Nick entry uyumu.d
secilmiskisi :)
bir ihtimalken bile çok güzelsin...
yok öyle bir şey çıkar onu aklından
"insanın aklından günde 60 bin civarında düşünce geçermiş.
bunun 50 bini geçmişe aitmiş.
geriye kalan 10 bini ise geleceğe..."
demek ki insan yaşamaktan çok yaşadığına kafa yorup enerjisini israf ediyor en kötüsü de zamanını :(((
Bu bilgiyle yazarları daha az geçmişi düşünmeye davet ediyorummm ;))
bunun 50 bini geçmişe aitmiş.
geriye kalan 10 bini ise geleceğe..."
demek ki insan yaşamaktan çok yaşadığına kafa yorup enerjisini israf ediyor en kötüsü de zamanını :(((
Bu bilgiyle yazarları daha az geçmişi düşünmeye davet ediyorummm ;))
Entryi okuyunca aklıma bi söz geldi.
Bugünümüzü çalan iki hırsız vardır,bir geçmiş pişmanlıklar,iki gelecek kaygısı :)
Bugünümüzü çalan iki hırsız vardır,bir geçmiş pişmanlıklar,iki gelecek kaygısı :)
anlamlıymış shogun teşekkürler :)
Rica ederim darkgreen
Nasıl yani ölçmüşler mi, nasıl ölçmüşler dediğim; romantik bakamadığım bir entry oldu sayın darkgreen:)))
Realist bakışımı çöpe atmam sayın elegantmoon biz büsbütün romantik insanlar değiliz ;)
Kaynak geçiyor linklerde : Azim Jamal: “Gündelik Hayatta Mevláná ve Sufizm”, Pegasus, 2007.
https://www.google.com/amp/s/www.hurriyet.com.tr/amp/gunde-kac-sey-dusunuruz-7027137
https://www.google.com/amp/s/www.kigem.com/gunde-kac-sey-dusunursunuz.html/amp
Kaynak geçiyor linklerde : Azim Jamal: “Gündelik Hayatta Mevláná ve Sufizm”, Pegasus, 2007.
https://www.google.com/amp/s/www.hurriyet.com.tr/amp/gunde-kac-sey-dusunuruz-7027137
https://www.google.com/amp/s/www.kigem.com/gunde-kac-sey-dusunursunuz.html/amp
dünyadaki tüm dilleri anlayıp konuşabilmek isterdim. istediğim zaman görünmez olabilmek isterdim. bir de okuduğum her şeyi hatırlayabilmek isterdim (ama sadece hatırlamak istediğim zaman hatırlayayım yoksa zihnim çöplüğe dönebilir..) üçünün arasında seçim yapamıyorum o yüzden hepsini yazdım:/
önü iliklenmemiş hırka vs giyen yakın bir arkadaşıma sarılırken ellerimi hırkanın altında birleştirerek sarılmak. umarım anlatabilmişimdir:/
ben bu yıl kanseri yendim bir yıl daha ne kadar verimli olabilirdiiiii???
iyiki tanımışız seni güzel kız ;))
:)))))
bütün anatomiyi ezberlesem bile yine de adını aklımda tutamayacağım malum kas
yalnızken kalabalık, kalabalıklar arasındayken de yapayalnız olan gütflülerin seri + ladığı bir entry olması dileğimle...
Zaman yönetimi konusunda kötüsün
4 entry nin 3 ü senin armut vur demişler öldürmüşsün yapma :D
Söyleyecek çok şeyim var ama her zaman dinleyecek birini bulamiyorum. Bari yazayım dedim.
Yaz armutcum yazz 🥺
Hepimiz yazalım :( hatalardan ders çıkaran birisi olur belki
Sayın Armut siz yazın, zevkle ve tebessümle okuyorum entrylerinizi.
arkadaşlar benim anlatacaklarım bu kadar, isteyenler çıkabilir. isterseniz gelip mikrosko...
tavsiyelerinizi bekliyorum arkadaşlar.
ne amaçla öğreneceksin?
Efendim gerek günlük konuşma için gerek akademik alanda kendimizi geliştirmek için. Varsa farklı amaçlar için farklı tavsiyeleriniz de olabilir. Özellikle bu dönemde beğendiğiniz uygulama veya kurs da varsa söylerseniz memnun olurum.
Aşağıya baya uzun bi şey yazdım ama konuyla ilgilenmeyen yazarların başını ağrıtmamak amacıyla devam edemiyorum sevgili mimisabi.
Merak ettiğin her şey için özelden de yazabilirsin. Umarım faydalı olmuştur
Merak ettiğin her şey için özelden de yazabilirsin. Umarım faydalı olmuştur
Çok sağolun sayın prime :)
efendim kelime öğrenme açısından blarma çok faydalı full sürüm içi 20 euro istiyorlar sadece. Dualingo da iyi diyorlar ama çok pahalı açıkçası
Ayrıca youtubede Emrah hoca diye bir kanal var izleyin izlettirin diyorum, tabi ingilizce özelinde.
...
Böyle havada istifa ettim
Evkaftaki memuriyetimden.
Tütüne böyle havada alıştım,
Böyle havada aşık oldum;
Eve ekmekle tuz götürmeyi
Böyle havalarda unuttum;
Şiir yazma hastalığım
Hep böyle havalarda nüksetti;
Beni bu güzel havalar mahvetti.
Böyle havada istifa ettim
Evkaftaki memuriyetimden.
Tütüne böyle havada alıştım,
Böyle havada aşık oldum;
Eve ekmekle tuz götürmeyi
Böyle havalarda unuttum;
Şiir yazma hastalığım
Hep böyle havalarda nüksetti;
Beni bu güzel havalar mahvetti.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?