Asla ben değilimdir. İçimden atmazsam çatlarım. Bazı şeyleri herkese söyleyebilirim, bazı şeyleri de sadece çok güvendiğim insanlara anlatırım. Peki, böyle insanlar var mı etrafımda? Vardır elbette. Belki nasihat dinlemekten sıkılmıştır, belki de bana güvenmiyordur ya da henüz derdini paylaşabileceği birini bulamamıştır, anlatsam anlamaz diye düşünüyordur; olabilir fakat sağlıklı mı orası tartışılır.
Belki de bu kişi bir kere birine güvenip derdini anlatmayı deneyebilir, birine güvenip derdini söylediğinde o kişi gidip bana anlatıyorsa sorun derdini paylaşanda değil de anlatandadır sanki :) o yüzden denemekten zarar gelmez
Can sıkıcı, insanın yaşama sevincini sömüren durum. Belki iki sene önce tanışmış olsaydınız şu an birlikte çok mutlu olacağınız insanla, şu an tanıştığınız için asla bir geleceğinizin olamayacağı ve hayatlarınızın bir yerde kısa süreliğine kesiştiği gerçeği insanı yer bitirir. Yani sanırım.
Bence olgunlaşmanın bir parçası da, bu eylemin bulmaktan daha önemli olduğunu kabullenebilmek. Zor bir şey çünkü genelde sonuca odaklanıyoruz, süreç kimsenin umrunda olmuyor ama süreç bizi geliştiriyor. ne olursa olsun bulamayacağını bilsen de aramak gerekiyor, bulamayacağını anladığında da aramaktan vazgeçmemek gerekiyor. Bunu kabullenebilmiş değilim, hâlâ bulmakla ilgileniyorum ve tersini başarısızlık olarak görüyorum. Kabullenmek için otuz yaşıma kadar vaktim var bence, o zaman çok büyük olacağım. On beş yaşıma sorsaydınız sence ne zaman çok büyük olursun diye, cevabı yirmi falan olurdu. Şimdi yirmi yaşıma sorabilirsiniz, cevabım otuz.
Bir sorunumun kolayca çözülmesi ve akşamın bir kısmını harika biriyle geçirmiş olmak, bir de çok iyi bir şarkı keşfettim. Edit: bir de hava müthişti bugün.
Kuzey Yarımküre'de ilkbaharın ilk günü, tabii bu kitapta yazan. Muhtemelen bu soğukla bir süre daha beraberiz ama olsun, Kendime mutlu olmak için bir sebep buldum.
Sadece altı sayfa daha, sonra uyu. Bence onu eve dönünce hallet, muhtemelen şube orası çünkü. Gördün mü üç sene önceki hareketin neye mâl oldu? Bir şey eksildi ama onu annenle yapmak daha iyi hissettirecek zaten, hallolacak. Ya olmazsa peki? Hayır, olacak. Yarın gideceksin, sonra peki? Sonrasına bakarız. Yine sıkıntı çıkaracak ama boş ver, diğerleri seni seviyor.
Neyse kalamayan arkadaşlar için güzel bir şey söyleyeyim: İnsanlar sizi teselli edebiliyor bir şekilde ve onları daha çok seviyorsunuz. Bana bundan oldu.
Geç fark ettiğim gerçek maalesef. Bir şey yazacağım mesela buraya, o kişi okuyacak biliyorum o yüzden yazamıyorum ya da başımdan geçen bir şeyi yazacağım tanımadığım insanlara anlatmak istediğim, yazamıyorum. Sıkı anonim insanlara saygı duyuyorum ve onları kıskanıyorum, gerçekten zekice.
Edit: ve sizi öğrenmeye çalışıyordum sıkı anonim insanlar, bazılarınızı parçaları birleştirip bulduğum oldu hatta birini öğrenip unuttuğum bile oldu ama artık bu çabamdan vazgeçiyorum. Hepiniz anonim kalın, sizi destekliyorum!
Geçen sene bu tarihlerde hayatımı kökten etkileyecek bir şey yaşandı, bunu insanlara açıklamak kimi zaman zordu kimi zaman yorucuydu fakat çevremde -şanslıyım ki- beni gerçekten seven insanlar olduğundan bunu anlayışla karşıladılar. Süreci benim için kolaylaştırdılar. Bu olayın etkileri hayatımda devam ediyor, yarın da bununla ilgili bir sorunu çözmem gerekecek bunun için de birazcık gerginim ama yine de söz konusu eylemim sebebiyle kendimle gurur duyuyorum. Aslında bu biraz kendime itiraf gibi oldu ama olsun.
Normal çünkü bu ülkede insanlar mutsuz, insanlar hak ettikleri yaşamı elde edemiyorlar. İnsanların karnı doymuyor, temel gıda malzemelerini bin kere düşünüp alıyor ya da alamıyor. Buna sebep olarak kimi düşünüyorsa(mevcut iktidar veya muhalefet ve onlara oy verenler ya da patronu hiç olmadı dış unsurlar…) karşı bir nefret duyuyor çünkü bir bakıma sen o insanın yaşamını tehdit eden bir unsursun, tabii ki o kesime karşı nefret besleyecek. Yüz bin saat eşek gibi çalışıp maaşını aldığı gün; içine battığı borç batağından biraz çıkayım deyip maaşının çoğunun gün sonunda toz olup uçtuğunu gören, emeğinin karşılığını veremediğin insandan sevgi bekleyemezsin. Maslow'un piramidini düşünün, ahlak ve benzeri şeyler insan temel ihtiyaçlarını karşıladıktan sonra oluşabilen şeylerdir. Toplumda temel ihtiyaçlarını eksiksiz karşılayabilen kaç kişi var?
O günün hiç yaşanmamış olmasını dilerdim. Onunla hiç tanışmamayı, onu hiç fark etmemeyi ve merak etmemeyi isterdim. Merak ettiğim her şeye kafayı takarım, o olayla ya da kişiyle ilgili her şeyi öğrenene kadar olaya ya da kişiye aşık olurum. Hayır, ayran gönüllülük değil bu. Bir kriterim var: Merak etmek. Bazen merak etme yetimi tamamen kaybetmek istiyorum tam da bu sebeple. Merak ettiğim her şeye bağlandığım için. Çok mu geç kaldım bunları söylemek için? Daha doğrusu ona bunları söylemek için çok mu geç kaldım? Kaldım, artık söyleyemem çünkü izin vermiyor. Edit:Kendini gerçekleştiren kehanet.
Çivi yazısının tabletlere, tablet katıyken yazıldığını sanıyordum ama öğrendim ki henüz tam katılaşmamışken yazılıyormuş. Not: Bu bilgiyi veren kişi umarım beni kandırmıyordur.
online üyeler kısmında kime başlık açılmamış diye bakarken kendisinin başlığının olmadığını gördüm, iş başa düştü deyip bu başlığı açıyorum. tespitlerime göre şu an intern olan yazar. Entrylerini kaliteli bulmakla birlikte keşke daha çok yazsa diye içimden geçiriyorum.
Hakkımda daha önce yazı yazılmamış olmasının eksikliğini hisseden birilerinin olacağını hiç düşünmemiştim. Başlıkla karşılaşınca şok oldum o anki heyecanımı hemen atlatamadım. Güzel düşünceleriniz için çok teşekkür ederim. Kendimi çok özel hissettim shshsjaj İç geçirmenize cevaben: yoğunluktan dolayı sık giremiyorum vakit buldukça bir şeyler yazabiliyorum. Ayrıca her konuda çok fazla fikir beyan edip de insanlara baygınlık geçirtmek istemem. Onun için benim tarzım Az olsun kaliteli olsun. Ya da çok saçma olmasın yeter dndkxksks
bana kötü hissettiriyorsun, bu benim suçum değil. Tüm pozitifliğimi alıp götürüyorsun. Kötü biriyim sanırım. Bunları düşündüğüm için kötü biriyim. Düşüncelerimiz yüzünden kötü olur muyuz? Neyse, şu pikoyu yiyeyim düzelirim.
Evet düşüncelerimiz yüzünden kötü insanlar olabiliriz. Fakat bizi bu düşünceye iten manipülasyonlar mıdır, zorunluluklar mıdır, yoksa gerçekten kötü biri olmamız mıdır bunu ayırt etmek gereklidir.
ben böyle bir şeye hiç kalkışmadım çünkü resimle aram hiçbir zaman aman aman iyi olmadı, kardeşim çok sever resim yapmayı fakat o da benim kitaplarımı ve fotoğraflarımı kullanmayı tercih etti. annem böyle biri mi hiçbir zaman bilemeyeceğim maalesef.