Kabul mektubu talep ederken iki defa aldığım staj olan genel cerrahi ve göz bebeğim kadın doğumdan talep etmiştim ve mektuplar geldi.
Genel cerrahiyla ancak böyle hesaplaşabilirdim..
Elbette 'kök hücre araştırma topluluğu'
Ama onun dışında diğer toplulukların hepsini çok seviyorum.
Neden?
•var olan her topluluk istatiksel bağlamda bile olsa dünya üniversiteleriyle yarışma fikrimizi destekleyen unsurlar
•üniversite denen kavram esasında meslek edinmek için değil;yeni insanlar tanımak ve görgümüzü artırmak için var.
•her şeyi belgelendirerek yaptığımız takdirde özgeçmişimize üniversite sayfasından atıf verebiliyoruz.
Ben 2 senedir gütf kök'ün başkanıyım.
Çok büyük işler yaptık mı?
Dürüstlükle söyleyebilirim ki:hayır.
Ama zaten mevzu o değildi.
Hocalarla olan iletişimimizi geliştirmek,öğrenci düzeyinde çalişma yapabilmek ve farkındalık oluşturmak temel hedeflerimizdi.
Geçenlerde ipsc(indüklenmiş pluripotent kök hücre)esaslı bir proje için mülakata çağrıldım
Kendini anlat dediler ve dürüst bir şekilde özgeçmişimdeki her şeyi anlattım.
Topluluğu yeniden kurarkenki maksadımı anlattım ve bu tutumum hocanın daha çok hoşuna gitti.
Çünkü zaten klinisyen olmak için yetiştirilen biriyim ve eğitimimin ağırlıği altında başta kendim olmak üzere bize eşlik etmek isteyen herkesi fikri noktada dünyaya entegre etme çabam esas kıymetli olandı.
Herkesin ellerine sağlık.
Ama onun dışında diğer toplulukların hepsini çok seviyorum.
Neden?
•var olan her topluluk istatiksel bağlamda bile olsa dünya üniversiteleriyle yarışma fikrimizi destekleyen unsurlar
•üniversite denen kavram esasında meslek edinmek için değil;yeni insanlar tanımak ve görgümüzü artırmak için var.
•her şeyi belgelendirerek yaptığımız takdirde özgeçmişimize üniversite sayfasından atıf verebiliyoruz.
Ben 2 senedir gütf kök'ün başkanıyım.
Çok büyük işler yaptık mı?
Dürüstlükle söyleyebilirim ki:hayır.
Ama zaten mevzu o değildi.
Hocalarla olan iletişimimizi geliştirmek,öğrenci düzeyinde çalişma yapabilmek ve farkındalık oluşturmak temel hedeflerimizdi.
Geçenlerde ipsc(indüklenmiş pluripotent kök hücre)esaslı bir proje için mülakata çağrıldım
Kendini anlat dediler ve dürüst bir şekilde özgeçmişimdeki her şeyi anlattım.
Topluluğu yeniden kurarkenki maksadımı anlattım ve bu tutumum hocanın daha çok hoşuna gitti.
Çünkü zaten klinisyen olmak için yetiştirilen biriyim ve eğitimimin ağırlıği altında başta kendim olmak üzere bize eşlik etmek isteyen herkesi fikri noktada dünyaya entegre etme çabam esas kıymetli olandı.
Herkesin ellerine sağlık.
Şehri yapı olarak ankara'dan kat be kat daha fazla beğendim.
Yaşayabileceğini düşünen insanlar için ideal bir şehir olduğunu düşünüyorum.
Harika olmasa da bildiğim kadarıyla sanat,kültür noktasında da doyuma erişebilirsiniz.
Eski konya(mevlana türbesinin olduğu taraf),kelebekler diyarı ve kyoto japon parkına gitmiştik.
Güzeldi.
Annemler konya'da çalışırkenki etli ekmek kavramı ile şimdiki bambaşkaymış ve dışarda ağırlanma konusunda god level bir yerden gelince pek beğenememiştim.
Yaşayabileceğini düşünen insanlar için ideal bir şehir olduğunu düşünüyorum.
Harika olmasa da bildiğim kadarıyla sanat,kültür noktasında da doyuma erişebilirsiniz.
Eski konya(mevlana türbesinin olduğu taraf),kelebekler diyarı ve kyoto japon parkına gitmiştik.
Güzeldi.
Annemler konya'da çalışırkenki etli ekmek kavramı ile şimdiki bambaşkaymış ve dışarda ağırlanma konusunda god level bir yerden gelince pek beğenememiştim.
T:Kişide var olmayan şeylere kişinin hasetlenmesi durumu.
Yanlış anlaşılmasın,imtina etmekten bahsetmiyorum,aradaki farkı da biliyorum.
Benim kıskandığım şey İnsanları umursayabilme özelliği.
Çok övülen 'siklememek'mevzusu var ya hani,çok da matah değil.
Direkt herkesten vazgeçebilmek sonsuzluk gibi görünse de aslında hiçlik.
Ve problem şu:
Ben depresyona girmedim.
Yani yeni versiyonum direkt bu.
Eski versiyonum bire bir ilişkilerde daha iyiydi :/
Yanlış anlaşılmasın,imtina etmekten bahsetmiyorum,aradaki farkı da biliyorum.
Benim kıskandığım şey İnsanları umursayabilme özelliği.
Çok övülen 'siklememek'mevzusu var ya hani,çok da matah değil.
Direkt herkesten vazgeçebilmek sonsuzluk gibi görünse de aslında hiçlik.
Ve problem şu:
Ben depresyona girmedim.
Yani yeni versiyonum direkt bu.
Eski versiyonum bire bir ilişkilerde daha iyiydi :/
https://gutfsozluk.com/e/37691#
Bir ekleme yapmak istiyorum.
Her zerremle mücadele ettikten sonra isyan etmeden 'hayır vardır,şükrolsun.' Diyebilmiştim.
Kaza geçirdikten sonra ayağa kalkabildiğim gibi belki iyi niyetimden dolayı raporu kabul edip sınava alırlar diye sandalyeyle okula gelmiştim.
Sınava alınmadım.
Okulum uzadı.
Okulum uzadığı için hala çok problemlerim var ama kendi içinde birçok artısı oldu.
22 yaşında ciddi anlamda hem akademik hem de sosyal olarak aktif bir kadının bırakın okula gelmeyi,tuvalete gidemez durumda kendini bulması çok zordu.
Kendime 2 hafta boyunca oksapar yaptım.(dmah)
2 hafta boyunca sakral ödem baktım.
Kendimi anlamsız bir et yığını olarak tanımlarken bacaklarıma ödem muayenesi yaptırdım aileme.
Ağrı içindeydim aylarca.
2.ayın sonunda arkadaşımla sohbet ederken şunu fark ettim:
Bir kez bile isyan etmemiştim.
Sadece bir defasında 'allahım çok genç değil miydim,bu ağrılarla ömür nasıl geçecek?' Demiştim.
Ağrılar artık yok.
O günler geçti.
Bana sabır ve dirayet kaldı.
O günlerden sonra insanlara desiderius erasmus'un bakışıyla eskisinden çok daha fazla değer verir oldum ancak şahsi ilişkilerde kimseyi doğru düzgün umursamadığımı fark ettim.
Ben yanlışlıkla fazla olgunlaştım.
Umarım kimse bu raddeye gelmez ama 'her şeyde bir hayır vardır.'
Bir ekleme yapmak istiyorum.
Her zerremle mücadele ettikten sonra isyan etmeden 'hayır vardır,şükrolsun.' Diyebilmiştim.
Kaza geçirdikten sonra ayağa kalkabildiğim gibi belki iyi niyetimden dolayı raporu kabul edip sınava alırlar diye sandalyeyle okula gelmiştim.
Sınava alınmadım.
Okulum uzadı.
Okulum uzadığı için hala çok problemlerim var ama kendi içinde birçok artısı oldu.
22 yaşında ciddi anlamda hem akademik hem de sosyal olarak aktif bir kadının bırakın okula gelmeyi,tuvalete gidemez durumda kendini bulması çok zordu.
Kendime 2 hafta boyunca oksapar yaptım.(dmah)
2 hafta boyunca sakral ödem baktım.
Kendimi anlamsız bir et yığını olarak tanımlarken bacaklarıma ödem muayenesi yaptırdım aileme.
Ağrı içindeydim aylarca.
2.ayın sonunda arkadaşımla sohbet ederken şunu fark ettim:
Bir kez bile isyan etmemiştim.
Sadece bir defasında 'allahım çok genç değil miydim,bu ağrılarla ömür nasıl geçecek?' Demiştim.
Ağrılar artık yok.
O günler geçti.
Bana sabır ve dirayet kaldı.
O günlerden sonra insanlara desiderius erasmus'un bakışıyla eskisinden çok daha fazla değer verir oldum ancak şahsi ilişkilerde kimseyi doğru düzgün umursamadığımı fark ettim.
Ben yanlışlıkla fazla olgunlaştım.
Umarım kimse bu raddeye gelmez ama 'her şeyde bir hayır vardır.'
Çok nonprofesyonel davranışlar.
Kronik ve profesyonel ağlayan insanların karşısında ağlarsanız asla telaşlanmazlar.
Sümüğünüz dudağınıza,ordan da midenize gitmesin diye peçete uzatırlar.(en iyi ihtimal)
Tepki vermezler ama sizi önemsediklerini de bilirsiniz.
If am not jaruselam,dont cry to me :)
Aga biri ağlarsa çok profesyonel yaklaşırım ama rica ediyorum ki kuytularda ağlasın herkes.
(Okulda ağlanacak yer önerisi isteyen varsa yorumlarda buluşalım🍀🫂)
Kronik ve profesyonel ağlayan insanların karşısında ağlarsanız asla telaşlanmazlar.
Sümüğünüz dudağınıza,ordan da midenize gitmesin diye peçete uzatırlar.(en iyi ihtimal)
Tepki vermezler ama sizi önemsediklerini de bilirsiniz.
If am not jaruselam,dont cry to me :)
Aga biri ağlarsa çok profesyonel yaklaşırım ama rica ediyorum ki kuytularda ağlasın herkes.
(Okulda ağlanacak yer önerisi isteyen varsa yorumlarda buluşalım🍀🫂)
zamanı öğütürken hapseden çarklı sistem.
o yüzdendir ki aile yadigarı olarak hediye edilen saatler hem anılari hem de lanetleri üzerimizde taşımamıza sebep ve/veya vesile olurlar.
ankara'daysanız yakîn sahnede izlemeniz gereken bir oyun tavsiye edeyim,naçizane:zacharius usta.
o yüzdendir ki aile yadigarı olarak hediye edilen saatler hem anılari hem de lanetleri üzerimizde taşımamıza sebep ve/veya vesile olurlar.
ankara'daysanız yakîn sahnede izlemeniz gereken bir oyun tavsiye edeyim,naçizane:zacharius usta.
İkna ettiğini başkası da ikna eder ama inanan hiç öyle mi?🥀🍀
Şafii olduğum için köpek besleyemi.....
Şaka lan şaka sevmiyorum zaten,evin bereketi kaçar
Şaka lan şaka sevmiyorum zaten,evin bereketi kaçar
Her hafta en az 1 oyuna gidiyorum
Her hafta en az bir sergi geziyorum
Her hafta en az bir el becerisi isteyen şey yapıyorum
Her hafta en az 1 defa kendimi dinliyorum
Ankara'da şehrin hakkını vermek için yapılacak en iyi şeyleri yapıyorum.
Her hafta en az bir sergi geziyorum
Her hafta en az bir el becerisi isteyen şey yapıyorum
Her hafta en az 1 defa kendimi dinliyorum
Ankara'da şehrin hakkını vermek için yapılacak en iyi şeyleri yapıyorum.
Yenmedik bok bırakmayan birçok insanın benden etik,ahlak ve deontoloji heykeli olmamı beklemeleri çok gülünç geliyor.
Bana ilk taşı günahsız olan atsın.
Beni yargılamak kimsenin haddine değildi,değil,olmayacak.
Bana ilk taşı günahsız olan atsın.
Beni yargılamak kimsenin haddine değildi,değil,olmayacak.
Her hikayede farklı olabileceği gibi aynı hikayenin farklı taraflarınca da bambaşka tanımı olabilecek bütünlük,eşini bulma ve tamamlanma kompanentlerini içeren yoğun duygu hali.
Bu okulda öğrenilmiyor.
Dert etmeyin.
Hastalıkların patofizyolojisi ya da statpearls review'lerinden okuyun.
Ha bir de zaten bizim okulda prekliniği de klinikte öğreniyoruz.
Dert etmeyin.
Hastalıkların patofizyolojisi ya da statpearls review'lerinden okuyun.
Ha bir de zaten bizim okulda prekliniği de klinikte öğreniyoruz.
Erasmus
Paraya olan bakışım son iki senede çok değişti
'Amına koyim,parası neyse verelim de alalım şunu' kafasına geldim
'Bu ne tatava aq karısı!' demeyin,açıklayacağım,calm down beybi!
Düşüncelerimin namusu için 'parası neyse verelim de kurtulalım' dediğimden dolayı neler başıma geldi anlatmayayım burada.
Ancak sadece şunu söyleyebilirim:
'Konuşabilmek ve fikrinin arkasında durabilmek bu kadar pahalı olmamalıydı.'
'Amına koyim,parası neyse verelim de alalım şunu' kafasına geldim
'Bu ne tatava aq karısı!' demeyin,açıklayacağım,calm down beybi!
Düşüncelerimin namusu için 'parası neyse verelim de kurtulalım' dediğimden dolayı neler başıma geldi anlatmayayım burada.
Ancak sadece şunu söyleyebilirim:
'Konuşabilmek ve fikrinin arkasında durabilmek bu kadar pahalı olmamalıydı.'
Ağlamak gibi
Savunmasız bırakıyor
Tanım:gütfsözlükte açtığım en edepsiz başlık.
Savunmasız bırakıyor
Tanım:gütfsözlükte açtığım en edepsiz başlık.
Rivayet edilen odur ki en kibirli felsefecidir kendileri.
Her boku düşündünüz ama sınıf çatışmasına bulaşmadığinız için hiçbir boku da aydınlatamadınız tadında takılan abimiz fikri dünyasını das kapital ile inşa etmekle kalmamıs,bizlere miras bırakmıştır ancak bugün görüyoruz ki.. :)
Her boku düşündünüz ama sınıf çatışmasına bulaşmadığinız için hiçbir boku da aydınlatamadınız tadında takılan abimiz fikri dünyasını das kapital ile inşa etmekle kalmamıs,bizlere miras bırakmıştır ancak bugün görüyoruz ki.. :)
Kapıya köpek diye bağlamayacağım adamı sakın koluna koca diye takıp getirmeye çalışma.
Alper hasanoğlu'nun herhangi bir kitabı
Stajın başladığı ikinci gün anladım.
Aşık olmaya başlamıştık.
Aşık olmayalım diye gittim başka bir adamla buluştum,politik tutumum benziyor diye buluştum,tek baktığım şey oydu.
Olmadı,detaya gerek yok.
Sunduğu bahaneyi kabul ettim sansın o.
Neyse
ağzımdan çıkan her şeyi hatırlıyordu.
beni dinliyordu.
ve aslında beğendiği kadın tipi değildim,biliyordum.
ben fiziksel olarak ortadoğulu,farisi fenotipin ta kendisiyim.beyaz kadınlardan hoşlanıyor normalde.
ama biz günde 12 saatten fazla konuşabiliyorduk.
hiç sıkılmadan.
ikimiz de öğrenciydik ama kendi parasını kazabilen bir mühendisti aynı zamanda.
bana para harcıyordu ve ben bunu problem etmiyordum.bazen kartını istiyordum.
o kartla alışveriş yapıyordum.
ayrıldık.
ama borçlu hissetmiyorum.
arabasını arabamam gibi kullanıyordum.
kolay kolay bu seviyeye gelinmez.
son gecemizde 'state of art' konusunu bile konuştuk.
kapitalizmin nefesindeydik son gece.
ikimiz de solcuyduk.
ama bakan anlamazdı.
ve kapitalizm dedim,makineler dedim.
nazım'ın o dizelerini okudum.
'trrrrum,
trrrrum,
trrrrum!
trak tiki tak!
makinalaşmak istiyorum!
beynimden, etimden, iskeletimden geliyor bu!'
ve devam ettirdi.
13 saattir beraberdik.
son gecemizdi.
doyamıyordum.
'karım olamayacak olman beni mahvediyor' dedi.
gözleri doldu.
ağladım.
onun yanında hep rahattım.
aşk vardı.
renkler vardı.
ikimiz de narsisistik örüntüleri olan ucubelerdik ama çok mutluyduk.
kokusu,benim kokumun aynısıydı.
zihni,zihnimdi.
bana aşıktı.
ona aşıktım.
onun doğru kişi olduğunu ayrılırken bir kez daha anladım.
Aşık olmaya başlamıştık.
Aşık olmayalım diye gittim başka bir adamla buluştum,politik tutumum benziyor diye buluştum,tek baktığım şey oydu.
Olmadı,detaya gerek yok.
Sunduğu bahaneyi kabul ettim sansın o.
Neyse
ağzımdan çıkan her şeyi hatırlıyordu.
beni dinliyordu.
ve aslında beğendiği kadın tipi değildim,biliyordum.
ben fiziksel olarak ortadoğulu,farisi fenotipin ta kendisiyim.beyaz kadınlardan hoşlanıyor normalde.
ama biz günde 12 saatten fazla konuşabiliyorduk.
hiç sıkılmadan.
ikimiz de öğrenciydik ama kendi parasını kazabilen bir mühendisti aynı zamanda.
bana para harcıyordu ve ben bunu problem etmiyordum.bazen kartını istiyordum.
o kartla alışveriş yapıyordum.
ayrıldık.
ama borçlu hissetmiyorum.
arabasını arabamam gibi kullanıyordum.
kolay kolay bu seviyeye gelinmez.
son gecemizde 'state of art' konusunu bile konuştuk.
kapitalizmin nefesindeydik son gece.
ikimiz de solcuyduk.
ama bakan anlamazdı.
ve kapitalizm dedim,makineler dedim.
nazım'ın o dizelerini okudum.
'trrrrum,
trrrrum,
trrrrum!
trak tiki tak!
makinalaşmak istiyorum!
beynimden, etimden, iskeletimden geliyor bu!'
ve devam ettirdi.
13 saattir beraberdik.
son gecemizdi.
doyamıyordum.
'karım olamayacak olman beni mahvediyor' dedi.
gözleri doldu.
ağladım.
onun yanında hep rahattım.
aşk vardı.
renkler vardı.
ikimiz de narsisistik örüntüleri olan ucubelerdik ama çok mutluyduk.
kokusu,benim kokumun aynısıydı.
zihni,zihnimdi.
bana aşıktı.
ona aşıktım.
onun doğru kişi olduğunu ayrılırken bir kez daha anladım.
Yok
Dümdüz yok
Zaten artık favori yemek de yok
Her yemek nezdimde aynı
Yemek yemeyi çok severdim ama artık kahve ve yoğurt hariç her şeyin tadı nerdeyse aynı
Dümdüz yok
Zaten artık favori yemek de yok
Her yemek nezdimde aynı
Yemek yemeyi çok severdim ama artık kahve ve yoğurt hariç her şeyin tadı nerdeyse aynı
Senkron tümörleri doktorlar takip eder.
Metakron tümörleri de doktorlar takip eder.
Doktorlar ayrıca kendine şifacı olmaya çalışır.
Çünkü ne demiştik?
'Medice,cure te ipsum;non nobis solum.'
(Doktor,önce kendini iyileştir;sadece kendin için değil.)
Doktorun gündemi hastası,kendi hayat akışı ve hobileridir.onları takip edebiliyorum,şükürler olsun.
Metakron tümörleri de doktorlar takip eder.
Doktorlar ayrıca kendine şifacı olmaya çalışır.
Çünkü ne demiştik?
'Medice,cure te ipsum;non nobis solum.'
(Doktor,önce kendini iyileştir;sadece kendin için değil.)
Doktorun gündemi hastası,kendi hayat akışı ve hobileridir.onları takip edebiliyorum,şükürler olsun.
Dekanlık binası 6.katta çay servisiyle ilgilenen abla.
Sadece görmekle kalsam iyi,her gördüğümüzde hâl hatır soruyoruz.
Adını en kibar haliyle nasıl sorsam hiç bilemiyorum
Güvenlik ablayla da hep selamlaşırız,hatta
'Kızım iyileşince neşesi yerine geldi'der benim için
Onun da ismini en kibar haliyle nasıl sorsam yine bilemedim
Halledicez🖖
Sadece görmekle kalsam iyi,her gördüğümüzde hâl hatır soruyoruz.
Adını en kibar haliyle nasıl sorsam hiç bilemiyorum
Güvenlik ablayla da hep selamlaşırız,hatta
'Kızım iyileşince neşesi yerine geldi'der benim için
Onun da ismini en kibar haliyle nasıl sorsam yine bilemedim
Halledicez🖖
Instagram'da birçok kişiyi sessize aldıktan ve sessize alındığımı düşündükten/fark ettikten sonra şunu söyledim kendime:
Biri için var olmak demek,kişilerarası alanında yer alabilmek demektir.birini sessize aldıktan sonra ona bir daha herhangi bir şekilde ilişmiyorsanız sizin için artık yoktur.takipten çıkmaya,engellemeye gerek olduğunu düşünmüyorum.orada yazan fazladan bir rakam anlamsız.
Çünkü zaten kişilerarası alanımda var olamayan biri aslında benim için yoktur.
Erişemediğin insan aslında yoktur.
uzun zamandır kimseyi engellemiyorum.
Engellediğimde numarası telefonumda bir şekilde kayıtlı oluyor.
Bana zaten bir daha ulaşamayacak bir insanı her şeyiyle silmek daha mantıklı.
Biri için var olmak demek,kişilerarası alanında yer alabilmek demektir.birini sessize aldıktan sonra ona bir daha herhangi bir şekilde ilişmiyorsanız sizin için artık yoktur.takipten çıkmaya,engellemeye gerek olduğunu düşünmüyorum.orada yazan fazladan bir rakam anlamsız.
Çünkü zaten kişilerarası alanımda var olamayan biri aslında benim için yoktur.
Erişemediğin insan aslında yoktur.
uzun zamandır kimseyi engellemiyorum.
Engellediğimde numarası telefonumda bir şekilde kayıtlı oluyor.
Bana zaten bir daha ulaşamayacak bir insanı her şeyiyle silmek daha mantıklı.
Fiero'nun yerinde artık hacıismailoğlu var.
Fiyat performans olarak hacıismailoğlu kesinlikle daha önde.sürümden kazanıyor(her anlamda hahaha)ürünleri taptaze.
Lizbon uzun süreli oturumlar için ideal.
Americano+çikolatalı muffin+sonsuz muhabbet akıtacağınız bir arkadaş,hastanedeyseniz=lizbon da saatler geçirmek.
Hangisinin americano'su daha iyi hala karar veremedim,karar verirsem editlerim. :)
Tanım:iki farklı kulvarın kıyası başlıklarından yalnızca biri.
Fiyat performans olarak hacıismailoğlu kesinlikle daha önde.sürümden kazanıyor(her anlamda hahaha)ürünleri taptaze.
Lizbon uzun süreli oturumlar için ideal.
Americano+çikolatalı muffin+sonsuz muhabbet akıtacağınız bir arkadaş,hastanedeyseniz=lizbon da saatler geçirmek.
Hangisinin americano'su daha iyi hala karar veremedim,karar verirsem editlerim. :)
Tanım:iki farklı kulvarın kıyası başlıklarından yalnızca biri.
Sonra kuytu bir sokakta başımı duvara yaslayıp hüngür hüngür ağlarken yakalayabiliyorum kendimi.
O kadar da hızlı yaşama be yavrum,madalya mı taktılar?
Sisi sendromunun ben evveliyatını skm.
O kadar da hızlı yaşama be yavrum,madalya mı taktılar?
Sisi sendromunun ben evveliyatını skm.
Toplu hikayeler isimli oyunu izleyin,kavram hakkında yeniden konuşalım.
'Varlığının dünyaya bedel olduğu yegâne iki insandan biri.'
'Varlığının dünyaya bedel olduğu yegâne iki insandan biri.'
Bugün sanat eseri dediğimiz neredeyse hiçbir şey birey için değildi.
Sistin şapeli'ndeki eserler kimsenin sikinin keyfi öyle istediği için yapılmadı.
Kilisenin ve Hristiyanlığın ne kadar da görkemli olduğunu anlatmak için üretilen işleri bugün ayıla bayıla izliyoruz ama işin aslı hiç de öyle değil.
Para karşılığinda fresk çiziyorlardı.
Aynen knk,halk bilinçlensin diye. :)
Sanat günümüzde doğal olarak evriliyor,olması gerektiği gibi.
Şu anda bile tamamen krem tabakaya hitap eden işler var.
Bunun yanında düzenli olarak ziyaret edebildiğimiz işler,sergiler de var.
Dünyaya anlam yükleme çabası insanoğlunun yegane özelliği olduğundandır ki sanat önce birey,sonra doğal olarak toplum içindir.
Art terapi beni hayata yeniden bağlayan şey.
Yani Sanat kimse için değil,benim için.
Konu kapanmıştır.
Sistin şapeli'ndeki eserler kimsenin sikinin keyfi öyle istediği için yapılmadı.
Kilisenin ve Hristiyanlığın ne kadar da görkemli olduğunu anlatmak için üretilen işleri bugün ayıla bayıla izliyoruz ama işin aslı hiç de öyle değil.
Para karşılığinda fresk çiziyorlardı.
Aynen knk,halk bilinçlensin diye. :)
Sanat günümüzde doğal olarak evriliyor,olması gerektiği gibi.
Şu anda bile tamamen krem tabakaya hitap eden işler var.
Bunun yanında düzenli olarak ziyaret edebildiğimiz işler,sergiler de var.
Dünyaya anlam yükleme çabası insanoğlunun yegane özelliği olduğundandır ki sanat önce birey,sonra doğal olarak toplum içindir.
Art terapi beni hayata yeniden bağlayan şey.
Yani Sanat kimse için değil,benim için.
Konu kapanmıştır.
Aşık olup hayatinızın ortasına sıçmak için en ideal mevsim.
Bu adamı günahım kadar sevmem ama devlet tiyatrolarının başına geldiğinden beri verim arttı gibi bir kanaatim var.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?