yolda yürürken kedi bana miyavladı ben de ona miyavladım. sonra bana cevap olarak bana bakarak miyavladı. sanırım çıkıyoruz ben öyle anladım. galiba bu 14 şubatta sevgilim var :)
Uzun zamandır kitap okuyamıyordum. Birkaç gündür bir kitaba başladım bugün kitabı okumak için sürekli zaman kolladığımı fark edince mutlu oldum.bitirene kadar aklımın çoğu kitabımda olacak muhtemelen,her zamanki gibi.zaten hayatta yaşanmaya değer pek bir şey yok bu aralar. Orada kalsın aklım bari o dünyanın tadını çıkarsın
Son iki görüşmedir bir soğukluk hissettiğim lise arkadaşımla tekrar “bu kez son” diye buluşmam ve harika zaman geçirmem. Kendisi bunu okumayacak ama seni çok seviyorum, tüm hüznümü sildin resmen :)
çooook uzun zaman önce hindistan cevizi kabukları biriktirmiştim. zamanım olduğunda bir şeyler yapacaktım kabuklarla. yaratıcı bir şeyler yapmak için yeterince zaman ayıramayınca en azından saksı olsun dedim. birkaç farklı parça vardı, saksı yapmaya en uygun şekle sahip olan parçayı boyadım önce, sonra beğenmedim, boyasız sade halinin daha estetik durduğunu düşündüm o nedenle en güzel parçam çöpe gitti. parçalardan biri o kadar kırıklıydı ki onu kullanamam diye düşünürken bir baktım babam tel gibi bir şey kullanarak birleştirmiş kırık yerlerinden, o kadar estetik olmuş ki. dik durabilmesi için bir platforma ihtiyacı vardı tabi, kamış kullanarak bir platform yapmış bir de. saksının bir bitkiye ihtiyacı vardı tabi, gidip çok sevimli bir kaktüs seçtik annemle. yanına da minnak bir süs aldık mantar şeklinde. öyle sevimli ki. babama hediye ettim tabi kaktüsü, iş yerinde masasının üstüne koysun ve sürekli beni hatırlasın diye aahahhaha. kaktüsümüzün ismini "tiny dancer" koydum, babama da söyledim adı bu diye. tiny dancer bugün babamla birlikte gitti, yerine güzelce yerleşmiş. babam bana fotoğraf attı. her şey zaten çok güzel, çok mutluyum ama babamın saksının üstüne "tiny dancer" diye yazması ve altına da dans eden bir kız çizmesi beni acayip mutlu etti, hem komik hem aşırı tatlı. şeker komasına girmişim gibi hissettim. bakın hanımefendi şu şekilde:
Bir sorunumun kolayca çözülmesi ve akşamın bir kısmını harika biriyle geçirmiş olmak, bir de çok iyi bir şarkı keşfettim. Edit: bir de hava müthişti bugün.
Börek yapmak için hamur yoğurdum ve sonra da böreğin içine koymak için bir karışım hazırladım. Annem hamurumu açarken "aferin, hamurun çok iyi olmuş." dedi. Kıvamını filan çok beğendi. Sonra hazırladığım karışıma baktı ve dedi ki "bu da çok iyi görünüyor." Bu arada annem gerçekten güzel yapmışsam "aferin, güzel olmuş." der yani üzülmeyeyim diye öyle bir şey söylemez. Demek ki gerçekten güzel yapmışım. Bir de şey, normalde hamur yoğururken annem malzemelerin hepsini kendisi koyuyor, ben sadece karıştırmış oluyorum. Ama bu kez hamurun her şeyini ben hazırladım. Koymam gereken her şeyi kendim koydum yani. Her şeyiyle benim hamurum olmuş oldu. 🥰 Henüz pişirmedik ama bence tadı çok güzel olacak. 🤗😇
Hava inanılmaz güzeldi, arkadaşımla millet'ten metroya kadar yürüdük ve kendimi buraya ait hissettim. Bir şey daha oldu ama nasıl ifade etsem bilemiyorum, kelimelere dökemedim. Dönüşte de azıcık kedi sevmiş olabilirim :)
Yarın ankaraya gidecek olmam beni mutlu etmeye yetiyor. İnsan okula gitmeyi sözlüye girmeyi özler mi ya. Bu şehir insana sözlü gecesini bile özletiyor ne haldeyim siz düşünün.
Çok sevdiğim bir arkadaşımı gördüm uzun süre sonra, uzun uzun konuştuk öyle bir rahatladım mutlu oldum ki yurt odamdan yazıyorum ama onun sayesinde evimde gibi hissediyorum kendimi
Çok sevdiğim biri açacak hediye etti ve birkaç günlük açacak arama sürecimin sonuna geldim sırada havanda dövülmüş sarımsak ve japon yapıştırıcısı bulma derdim var onları da çözebilirsem mutluluğuma mutluluk katacağım
Sarımsak işini -ortak özellikleri malatyalı olmaları olan malatyalılara selam olsun- 44 diş sarımsakla çözdük sevgili sözlük havan bulamadık dövemedik ama bu da yeterli, bugün de bu mutlu etti. Sırada japon yapıştırıcısı var derdime çare olabileceklerini yardımlarına açığım
2 ay falan oldu onko serviste bir hastayla epey ilgilenmiştim. O ara nöbetlerim üst üste denk geldiği için beni sık sık görüyorlardı zaten. Eşi de kendisi de çok tatlı insanlardı. Canı yansa bile "olsun, siz hizmet ediyorsunuz. Kaç saattir buradasınız, yoruldunuz." derdi. Neyse amca taburcu oldu ben de dahiliyeyi bitirdim. Geçen günlerde amca tekrar servise yatmış bir nedenden ötürü. Beni sormuşlar. Selam da göndermişler. Bu beni baya mutlu etti. Yaşlı teyze ve amcaların favori intörnü olduğumu söylemiştim değil mi :)