kafaya takmamak.henüz başaramadım ama başarırsam benim gibi her şeyin üstünde fazla düşünen bir insanın hayat kalitesini artıracağına inanıyorum..
hayat kalitesini yükselten şeyler
medeniyet sahibi insanlar
az uykuyla yetinebilmek, enerjik olmak
iyimser olmak
kaliteli dostlardır. varlıklarıyla hayatınız güzelleşir, başarılarıyla göğsünüz kabarır. insanlık hali, olur ya, faniliğinizi unutup kibre kapılıp fazla yükselirseniz aşağıya çekip sizi kendinize getirirler; hayatın sillesini ağır yediyseniz eğer, bir çatal kapıp masaya oturuverirler, fazla düştüyseniz çekip çıkarıverirler aklın karanlık dehlizlerinden sizi. öyle ya da böyle, her insan yolunu bulmaya çalışıyor bu dünyada, kafamızdaki fikirleri gönlümüzün ışığıyla takip etmeye çalışıyoruz sonuçları pek de göremeden. kaliteli dostların varlığı bir gönül birliği yaratır, daha parlaktır artık o ışık. sonuç değil, yolculuğun kendisi önemlidir bu insanlarla. benimkilere selam olsun buradan.
Düzenli olarak egzersiz ve spor yapmak. Pandeminin ilk döneminde henüz yasaklar ciddiye alınırken Sokağa çıkıp birkaç yere uğradığım bir günde ayak bileklerim ağrımaya başlamışt. Yaşımız daha küçük. Gelişimi henüz sonlanmış bir bedende yaşıyoruz. Birkaç Ay az hareket ettik diye vücudumuz kendini hemen salmış. Bu sorunlu bedeni yaşlılık ağrılarına karşı korumak da gerekiyor. Ancak Yirmili yaşlarda spordan ödün vermeyerek bunu sağlayabiliriz.
Her şeye hak ettiği kadar değer vermek. Hayattaki önceliklerini belirlemede birebir. Bir şeylere fazla değer verip onu arsız şımarık yapmanı, vaktini boş yere harcamanı engeller. Bir şeylere az değer verip kıymetini bilememeyi, o potansiyeli suistimal etmemeni sağlar.
Unutmak
Sevgili (14 şubat özel entryim çok düşündüm)
uyku ve çalışma düzeni
basitçe,
beslenme ve vital gereksinimler konusunda;
- damak tadına uygun ve sağlıklı karbonhidrat, protein, yağ ve mikro kaynaklarına dengeli ve yeterli beslenme açısından erişiminin olması.
- istediğin zaman istediğin kadar temiz su içebilmek. bu da mı hayat kalitesini yükseltiyor diye soracak olursanız, yeryüzünde milyonlarca insanın temiz içme suyu sıkıntısı yaşadığını ve her yıl hâlâ yüz binlerce insanın kontamine sudan bulaşan kolera, tifo, dizanteri gibi hastalıklardan hayâtını kaybettiğini hatırlamak gerekir. temiz suya sâhip olmak bu yeryüzündeki en basit ve en önemli hayat gereksinimidir.
- temiz hava. evet, bunun önemini ankara'da geçen yıl ocak şubat aylarında biraz hava alayım diye evin penceresini açtığımda her yerin kapkara kömür dumanıyla dolup evden kokusu gitmediğinde anladım. türkiye'nin havası çok kötü. özellikle sanayi kentlerinde. ara ara ormana, yaylaya vs kaçmak gerek yoksa ömründe 1 dal sigara bile içmemiş olan ben ciğerleri elime alacağım buralarda kalırsam.
- kaliteli uyku ya da uyku hijyeni. uykunun önemini sınavlar nedeniyle sabahlamak zorunda kaldığınızda, nöbet/yorucu iş/aktivite sonrasında, stres nedeniyle uyuyamadığınızda çok daha iyi anlarsınız. kendi güvenli ortamında kendine yetebilecek kadar bir kaliteli uyku, beslenme ve su kadar önemli. (bkz: kaliteli uyku ve uyku hijyeni önerileri)
fiziksel aktivite konusunda;
- düzenli egzersiz yapma alışkanlığına sâhip olmak. hem kısa hem uzun vâdede bireyin kendi hayâtına yapabileceği en güzel yatırımlardan biridir. ne kadar erken başlanırsa o kadar faydalıdır. bu natural vücût geliştirme, ağırlık kaldırma olur, crossfit olur, trekking yoga olur ya da basketbol, tenis, yüzme vb. sporlar olur fakat bir insanın kendine uygun, fiziksel açıdan meşgûl olduğu bir fiziksel aktivite olması gerektiği kanaatindeyim.
seks, ilişkiler ve sosyal ortam konusunda;
- fizikî açıdan beğendiğin ve duygusal açıdan bağlılık hissettiğin insanla romantik ve cinsel açıdan vakit geçirebilmek. kısaca sevdiğin insanın seni de sevmesi. hem özel hem arkadaşlık, komşuluk, akranlık, akrabalık, âile ilişkileri hususunda. sosyal adaptasyon...
- mobbingsiz, fizikomental açıdan yıpratmayan ya da toparlanmaya imkân sağlayabilen bir akademik/meslekî ortam. çevrende, yaptığı işi profesyonel olarak yapan ve kendi görevini başkasına kitlemeye çalışmayan dürüst, yetkin, kendini gerçekleştirebilmiş insanların olması.
diğer:
- belli konularda düzenli olarak kısa ve uzun dönemli bir şeyler hedeflemek ve onları başarabilmek. insan bedeninde sentetik ve kimyasal bağımlılık ajanlarının verdiği hazzı doğal ve sağlıklı olarak verebildiği ispatlanan az sayıdaki şeylerden biri fiziksel aktivite, diğeri ise emek verilmiş bir işin sonucunda elde edilen başarıdır. ortak yanları vücutta dopamin, serotonin, opioid ailesi/endorfin/enkefalin salgılatmasıdır. başarı hissi bağımlılık yaratır. bir şeyler başarabilen insan daha fazlasını ister ve motive olur. bu nedenle başarı başarıyı doğurur genelde. düzenli egzersiz ve birlikteliğinde kendi hayatında sosyal ortamında başarılı olan insanların depresyon gibi psikiyatrik hastalıklara daha az sahip olduğu, beslenmede daha az şeker ve bağımlılık yapan madde tüketme gereksinimi hissettiği (bunların sağladığını fiziksel aktivite ve başarı kazanmak sağlıyor) ve daha az metabolik problemler yaşadığı da bilinir. başarı da maslow'un ihtiyaçlar hiyerarşisine göre yukarıda saydığım seks, su, hava, yiyecek gibi alt basamaktaki temel ihtiyaçların üstünde, kişinin hayat tatminini sağlayan üst mertebe bir ihtiyaçtır.
aslında önce sağlık. neye sâhip olursan ol geceleyin bir dişin ağrısa başka şeyi düşünemez kimse. sağlığı koruma amaçlı her şey, yaşam kalitesini doğrudan ya da dolaylı olarak artırır. bu yukarıda saydıklarım da dikkat edilirse aslında fiziksel ve psikolojik sağlığı preserve eden ihtiyaçlar...
beslenme ve vital gereksinimler konusunda;
- damak tadına uygun ve sağlıklı karbonhidrat, protein, yağ ve mikro kaynaklarına dengeli ve yeterli beslenme açısından erişiminin olması.
- istediğin zaman istediğin kadar temiz su içebilmek. bu da mı hayat kalitesini yükseltiyor diye soracak olursanız, yeryüzünde milyonlarca insanın temiz içme suyu sıkıntısı yaşadığını ve her yıl hâlâ yüz binlerce insanın kontamine sudan bulaşan kolera, tifo, dizanteri gibi hastalıklardan hayâtını kaybettiğini hatırlamak gerekir. temiz suya sâhip olmak bu yeryüzündeki en basit ve en önemli hayat gereksinimidir.
- temiz hava. evet, bunun önemini ankara'da geçen yıl ocak şubat aylarında biraz hava alayım diye evin penceresini açtığımda her yerin kapkara kömür dumanıyla dolup evden kokusu gitmediğinde anladım. türkiye'nin havası çok kötü. özellikle sanayi kentlerinde. ara ara ormana, yaylaya vs kaçmak gerek yoksa ömründe 1 dal sigara bile içmemiş olan ben ciğerleri elime alacağım buralarda kalırsam.
- kaliteli uyku ya da uyku hijyeni. uykunun önemini sınavlar nedeniyle sabahlamak zorunda kaldığınızda, nöbet/yorucu iş/aktivite sonrasında, stres nedeniyle uyuyamadığınızda çok daha iyi anlarsınız. kendi güvenli ortamında kendine yetebilecek kadar bir kaliteli uyku, beslenme ve su kadar önemli. (bkz: kaliteli uyku ve uyku hijyeni önerileri)
fiziksel aktivite konusunda;
- düzenli egzersiz yapma alışkanlığına sâhip olmak. hem kısa hem uzun vâdede bireyin kendi hayâtına yapabileceği en güzel yatırımlardan biridir. ne kadar erken başlanırsa o kadar faydalıdır. bu natural vücût geliştirme, ağırlık kaldırma olur, crossfit olur, trekking yoga olur ya da basketbol, tenis, yüzme vb. sporlar olur fakat bir insanın kendine uygun, fiziksel açıdan meşgûl olduğu bir fiziksel aktivite olması gerektiği kanaatindeyim.
seks, ilişkiler ve sosyal ortam konusunda;
- fizikî açıdan beğendiğin ve duygusal açıdan bağlılık hissettiğin insanla romantik ve cinsel açıdan vakit geçirebilmek. kısaca sevdiğin insanın seni de sevmesi. hem özel hem arkadaşlık, komşuluk, akranlık, akrabalık, âile ilişkileri hususunda. sosyal adaptasyon...
- mobbingsiz, fizikomental açıdan yıpratmayan ya da toparlanmaya imkân sağlayabilen bir akademik/meslekî ortam. çevrende, yaptığı işi profesyonel olarak yapan ve kendi görevini başkasına kitlemeye çalışmayan dürüst, yetkin, kendini gerçekleştirebilmiş insanların olması.
diğer:
- belli konularda düzenli olarak kısa ve uzun dönemli bir şeyler hedeflemek ve onları başarabilmek. insan bedeninde sentetik ve kimyasal bağımlılık ajanlarının verdiği hazzı doğal ve sağlıklı olarak verebildiği ispatlanan az sayıdaki şeylerden biri fiziksel aktivite, diğeri ise emek verilmiş bir işin sonucunda elde edilen başarıdır. ortak yanları vücutta dopamin, serotonin, opioid ailesi/endorfin/enkefalin salgılatmasıdır. başarı hissi bağımlılık yaratır. bir şeyler başarabilen insan daha fazlasını ister ve motive olur. bu nedenle başarı başarıyı doğurur genelde. düzenli egzersiz ve birlikteliğinde kendi hayatında sosyal ortamında başarılı olan insanların depresyon gibi psikiyatrik hastalıklara daha az sahip olduğu, beslenmede daha az şeker ve bağımlılık yapan madde tüketme gereksinimi hissettiği (bunların sağladığını fiziksel aktivite ve başarı kazanmak sağlıyor) ve daha az metabolik problemler yaşadığı da bilinir. başarı da maslow'un ihtiyaçlar hiyerarşisine göre yukarıda saydığım seks, su, hava, yiyecek gibi alt basamaktaki temel ihtiyaçların üstünde, kişinin hayat tatminini sağlayan üst mertebe bir ihtiyaçtır.
aslında önce sağlık. neye sâhip olursan ol geceleyin bir dişin ağrısa başka şeyi düşünemez kimse. sağlığı koruma amaçlı her şey, yaşam kalitesini doğrudan ya da dolaylı olarak artırır. bu yukarıda saydıklarım da dikkat edilirse aslında fiziksel ve psikolojik sağlığı preserve eden ihtiyaçlar...
Sizin gibi bir yaşam koçum olsun elon musk'tan daha çok konuşulurum sayın necdetersoz
:))
Sizi yoran insanları hayatınızdan çıkarmak.
Off evet negatiflik dolu insanlar var ya. Bir tanesini çıkarttim o günden beri aşırı mutluyumm
İyi yapmışsınız sjksksjsjsjs beni daha çok mizah anlayışımın uyuşmadığı insanlar yoruyor
Yemek yerken normalden fazla çiğnemek. Bu kadar mı fark eder yeniden doğmuş gibiyim. Önceden 1-2 çiğner direkt yutardım. Dün kazara birkaç kere fazladan çiğnedim. Baktım aynı yemek değil baharatlar falan var yemeğin lezzeti arttı birden.
Uyumadan önce telefonun internetini kapatmak. Sabah uyandığınızda bir yığın bildirim görmüyosunuz. Kalkıyosunuz bi gerinip esneme yapıyosunuz, rahat bir kafayla kahvaltı yapıyorsunuz. Sonra interneti açıp hayatın karmaşasına dönebilirsiniz. 😇🌼
Tıp okumamak.
Her türlü insan ilişkisinde belli bir mesafeye sahip olmak ve o mesafeyi korumak. Hem maddi hem manevi bir mesafeden söz ediyorum. Mesafeli olmak iyidir.
Şikayet etmeyi bırakıp çözüm üretmeye çalışmak, en azından denemek.
Cahille muhabbeti kesmek.
Ağrı kesici. Geçmeyen, hayatınıza yayılmış ve asla anlamlandıramadığınız ağrılarınız oluyorsa ilaçtan sonra "Oha normal insanlar nasıl yaşıyormuş, yaşamak böyle bir şey miymiş?" diyorsunuz.
Tıp okumamak ya da tıp okunuyorsa bile gazi tıpta okumamak.
Ya bizim okul zor falan ama sıralamada bizden üstteki diğer iki üniversiteye cidden fark atıyoruz bazı noktalarda ve öğrenciler de kabul ediyor.
Araştırma,proje,hocalara ulaşma konusunda gütf açık ara önde.
Klinik eğitimde de daha öndeyiz diye biliyorum ve bizim klinisyen hocaların preklinik projeleri de var.
Bütüncül tıp yaklaşımı için gütf bir numara bence.
Araştırma,proje,hocalara ulaşma konusunda gütf açık ara önde.
Klinik eğitimde de daha öndeyiz diye biliyorum ve bizim klinisyen hocaların preklinik projeleri de var.
Bütüncül tıp yaklaşımı için gütf bir numara bence.
Diğer okullar hakkında çok bir fikrim yok sayın ruhsuz ama klinik eğitim kısmının iyi olduğuna ben de katılıyorum o iyiliğin de arada zorlama gibi bir kötü yanı var tabii 🥲
:)
Düzenli ağırlık antrenmanı yapmak kadar hayat kalitesini yükselten çok az şey var.Hem fiziksel hem mental olarak sayılamayacak kadar faydası var ama bence en güzeli hakkını vererek yapılan antrenmandan çıkınca salgılanan o dopamin ve endorfini hissetmek.Birkaç saatliğine hayat çok daha güzel oluyor.
Araba. Uyandığınız saatten yapmak istediğiniz alışverişe, gitmek istediğiniz bir etkinliğe kadar etkiliyor. Zamanı verimli kullanmak adına iyi bir yatırım.
Özellikle uyku, yemek, çalışma gibi işleri bir rutine bağlamak.
sigarayı bırakmak.
denendi, başarılamadı…
Olanda hayır vardır...
Basmakalıp bir laf olarak söylenmesine rağmen içinde rahatlatan bir mana ihtiva eder.
Velhasıl hayır bilinen şer, şer bilinen hayır olabiliyor...
Evet usta kader her zaman elimizde değildir lakin sen sen ol kadere isyan etme yoksa ağzını burnunu haaa :)
Basmakalıp bir laf olarak söylenmesine rağmen içinde rahatlatan bir mana ihtiva eder.
Velhasıl hayır bilinen şer, şer bilinen hayır olabiliyor...
Evet usta kader her zaman elimizde değildir lakin sen sen ol kadere isyan etme yoksa ağzını burnunu haaa :)
şarklife
olm ben sana öyle mi söyledim sn darklife kader bellidir dedim sana
Haşa usta sen ki artık şarkın sevgili sultanı sayılırsın. Mesele belli olanı bilmemektir ki yapacakların da bilinenin belirsizliğidir..
https://gutfsozluk.com/e/37691#
Bir ekleme yapmak istiyorum.
Her zerremle mücadele ettikten sonra isyan etmeden 'hayır vardır,şükrolsun.' Diyebilmiştim.
Kaza geçirdikten sonra ayağa kalkabildiğim gibi belki iyi niyetimden dolayı raporu kabul edip sınava alırlar diye sandalyeyle okula gelmiştim.
Sınava alınmadım.
Okulum uzadı.
Okulum uzadığı için hala çok problemlerim var ama kendi içinde birçok artısı oldu.
22 yaşında ciddi anlamda hem akademik hem de sosyal olarak aktif bir kadının bırakın okula gelmeyi,tuvalete gidemez durumda kendini bulması çok zordu.
Kendime 2 hafta boyunca oksapar yaptım.(dmah)
2 hafta boyunca sakral ödem baktım.
Kendimi anlamsız bir et yığını olarak tanımlarken bacaklarıma ödem muayenesi yaptırdım aileme.
Ağrı içindeydim aylarca.
2.ayın sonunda arkadaşımla sohbet ederken şunu fark ettim:
Bir kez bile isyan etmemiştim.
Sadece bir defasında 'allahım çok genç değil miydim,bu ağrılarla ömür nasıl geçecek?' Demiştim.
Ağrılar artık yok.
O günler geçti.
Bana sabır ve dirayet kaldı.
O günlerden sonra insanlara desiderius erasmus'un bakışıyla eskisinden çok daha fazla değer verir oldum ancak şahsi ilişkilerde kimseyi doğru düzgün umursamadığımı fark ettim.
Ben yanlışlıkla fazla olgunlaştım.
Umarım kimse bu raddeye gelmez ama 'her şeyde bir hayır vardır.'
Bir ekleme yapmak istiyorum.
Her zerremle mücadele ettikten sonra isyan etmeden 'hayır vardır,şükrolsun.' Diyebilmiştim.
Kaza geçirdikten sonra ayağa kalkabildiğim gibi belki iyi niyetimden dolayı raporu kabul edip sınava alırlar diye sandalyeyle okula gelmiştim.
Sınava alınmadım.
Okulum uzadı.
Okulum uzadığı için hala çok problemlerim var ama kendi içinde birçok artısı oldu.
22 yaşında ciddi anlamda hem akademik hem de sosyal olarak aktif bir kadının bırakın okula gelmeyi,tuvalete gidemez durumda kendini bulması çok zordu.
Kendime 2 hafta boyunca oksapar yaptım.(dmah)
2 hafta boyunca sakral ödem baktım.
Kendimi anlamsız bir et yığını olarak tanımlarken bacaklarıma ödem muayenesi yaptırdım aileme.
Ağrı içindeydim aylarca.
2.ayın sonunda arkadaşımla sohbet ederken şunu fark ettim:
Bir kez bile isyan etmemiştim.
Sadece bir defasında 'allahım çok genç değil miydim,bu ağrılarla ömür nasıl geçecek?' Demiştim.
Ağrılar artık yok.
O günler geçti.
Bana sabır ve dirayet kaldı.
O günlerden sonra insanlara desiderius erasmus'un bakışıyla eskisinden çok daha fazla değer verir oldum ancak şahsi ilişkilerde kimseyi doğru düzgün umursamadığımı fark ettim.
Ben yanlışlıkla fazla olgunlaştım.
Umarım kimse bu raddeye gelmez ama 'her şeyde bir hayır vardır.'
Severek yapılan iş. Maalesef mobbing sebepli işime artık severek gidemiyorum. Eski hevesli zamanlarımı, arkadaşlarımla buluşacak zamanımın olduğu günlerimi özlüyorum
Hocanın eğitim diline uygun materyalle sınıfa gelmesi. Zaten slayt 5 yılda bir değiştirliyor. Ki bu sorun değil zaten guidelineların güncellenme sıklığı her 3-5 yılda oluyor. Ama bütün dersi ingilizce slayt üzerinden anlatmayın hocam 🥺 ben o zaman sınavda nereyi soracağınızı anlayamam
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?