confessions

kirke

1. nesil Yazar - Yazar -

  1. toplam entry 88
  2. takipçi 11
  3. puan 5432

bilmemek

kirke
bilmediğini bildikten ve bu durumu kabul edebildikten sonra pek de sorun olmayandır. inanın azıcık bilgimizle her konuda fikrimizin olması daha absürt olurdu

söz senettir

kirke
değildir. insanların verdiği sözleri tutması etik bir davranış olsa da herkesin etik değerlere aynı önemi vermediğini hatırlamak gerekir. ayrıca daha soyut konularda (bkz: sevgi) insanın fikirleri değişebilir. geleceğe yönelik sevgi ilanlarının (bkz: seni hep seveceğim) bir karşılığı yoktur, olsa olsa seni hep sevmek istiyorum olabilir ki bu da gayet vazgeçilebilir bir düşüncedir
1
ruhsuz ruhsuz
Sevgi konusuna bir şey diyemem ama söz senet olmadığı için genel bir güvensizlik var.

ilk izlediğiniz anime

kirke
Animeyle ilk tanışmam o zamanlar en sevdiğim müzik grubu olan maNga'nın isminin anlamına bakarken oldu. Kendime güzel bir site buldum, rastgele bir anime açıp onu izledim ki bu Elfen Lied oluyor. O zamanlar 10 11 yaşlarımda olduğum için biraz kafa karıştırıcı gelmişti ama bi 4 5 yıl daha anime izlemeye devam ettim

göze kaçan kirpik

kirke
daha kötüsü göze kaçan saçtır

böyle bir şeyi ilk duyduğumda biraz mantıksız gelmişti, upuzun saç göze nasıl girsin sonuçta. ancak kirpik sandığım şeyi almaya çalışırken gözümün boydan boya çizildiğini hissederken anladım gerçek olduğunu
1
ileleualatyr ileleualatyr
Acısını hissettim valla :(

stres atmak için yapılanlar

kirke
temizlik. önce ev temizliği ile başlarım. köşe bucak dipten bir temizlik yapıp etrafı toplarım. etraf açılınca içim açılır zaten. yapmayı ertelediğim bir iş varsa buna da bahanem olmuş olur. sonra da kendimi temizlerim. sıcak bir duş, biraz cilt bakımı. bir şeyler yavaş yavaş yoluna giriyor gibi hissederim. en son da bir bitki çayıyla günlüğümü yazarım. gerçek olmayan tüm dertleri çözmek için mükemmel bir yöntem.

tabi her zaman böyle olmaz. tüm gün içten içe kudurup en sonunda saatlerce sevgilimi darlamak da sık uyguladığım bir yöntemdir

wordle

kirke
Bu başlığı okur okumaz gidip oynadığım oyun. Acemi şansıyla 3. denememde doğru kelimeyi buldum hatta. Her sabah ne yapacağım belli oldu artık :)

uno

kirke
Flip versiyonunu yeni duyduğum ve bir an önce oynamak için can attığım oyun.

Ayrıca iskambil kartlarıyla oynan pis yediliyle aynı oyundur, elinizde bir uno destesi olmadan da oynayabilirsiniz.

yurtta kalacaklara tavsiyeler

kirke
Yurtta en önemli şey bence uyumlu olmaktır. Çok katı kurallarınız varsa yurt hayatı sizin için çok zor olabilir.
Eğer tek kişilik odada kalmayacaksanız oda arkadaşlarınız olacak ve bunların mükemmel insanlar olma ihtimali çok düşük. Mutlaka sevmediğiniz, size uymayan huyları olacak. Kimisi kirli olacak, kimisi odada telefonla konuşacak, kimisi her sabah patır kütür hazırlanırken sizi uyandıracak. Burada önemli olan bu sorunları tatlı dille halletmeye çalışmak, kavga etmeden sorunları çözebilmek. Tabi ki burada karşınızdaki insanın mizacı da önemli ama siz elinizden geleni yapın. Bir sene aynı odada kalacağınız insanla aranızın kötü olması düşündüğünüzden de kötü olabilir.

Yurt yemekleri... Eğer yemek seçen biriyseniz en lüks yerde bile kalsanız mutlaka sevmediğiniz şeyler çıkacak ve bir yerden sonra dışarıdan yemek size pahalı gelmeye başlayacak. Ben yemek menüsünden sevmediğim şeylerin yerine ton balığı/ yaylanın hazır makarnaları gibi şeyler koyup yiyordum, denenebilir.

Temizlik... Eğer bir vakıf/dernek yurdunda kalmıyorsanız büyük ihtimalle yurdun içinde ayakkabıyla geziliyordur. Kapıda ayakkabımızı çıkarıp içeride çorapla gezeriz diye düşünmeyin bile, tüm yurt aynı süpürge ve vileda ile temizleniyor. Eğer üşenmiyorsanız kendi odanızı kendi aldığınız malzemelerle temizleyebilirsiniz. Ancak bu seçenek de gerek iş bölümü gerek uyum açısından çok kişilik odalarda pek mümkün olmayacaktır. Ayakkabıyla gezilen odada sürekli bir şeyleriniz yere düşecek, bir şeyler yerlere sürülecek. Ben ısrarla düşen her şeyi defalarca yıkardım, buna pek takılmayan oda arkadaşlarım da vardı. Herkesin temizlik anlayışı farklı işte, çok sorun etmemek lazım.

Yurtta içinize gerçekten sinen bir oda arkadaşı bulursanız da vakit kaybetmeden eve çıkmanızı öneririm.

Edit: uyumlu olun derken kendinizden taviz verin demek istemedim, kişisel alanınıza sahip çıkmayı bilin. demek istediğim bağır çağır kavga etmeden sorunları halletmek ilk seçeneğiniz olsun. olmuyorsa olmuyordur zaten.

rahim ağzı kanseri aşısı

kirke
maalesef sadece haberdar olmanın yetmediği, buna ayırabilecek bütçenizin de olmasını gerektiren aşıdır. 2 veya 3 doz yapılması gereken bu aşının tek dozu 600 700 tl civarında çünkü. kanser olma riskine kıyasla tabi ki çok cüzi bir miktar ama elinde olana. ben ilk intörn maaşımı bekleyeceğim sevgili yazarlar, umarım bir gün herkes aşıya daha küçük yaşlarda, ücretsiz ve kolayca ulaşabilir

en kaba huyunuz

kirke
buna kaba huy denir mi bilmiyorum ama, iyi niyetimi suistimal ettiğini düşündüğüm veya bana o gün canı nasıl istiyorsa öyle davrandığını fark ettiğim insanlara artık suratımı çeviriyorum. görünce o tarafa bakmadan yürüyorum, sosyal medyada takipleşmiyor hatta sessize alıyorum, o gün canı bana iyi davranmak istiyorsa buna müsaade etmiyorum kısaca. onlar ne yaptıklarının farkında değillerse bu tavırlarımı kabalık olarak değerlendirebilirler, pek sorun değil :)
3
mdblue mdblue
Bu entrynin alnı nerede? Ben de çok yaparım. Olması gereken de bu bence. Kesinlikle kabalık değil. Karşıdaki farkında değilse olsun o zaman. 👍🏻
clarice starling clarice starling
Yaptığınız kesinlikle kabalık değil sayın kirke, yapılması gerekeni yapıyorsunuz bence :)
ruhsuz ruhsuz
Asla ama asla kabalık değil. Bunları hak etmeyecek olsa zaten gönlünüzü alırdı bir şekilde. Duygusal şiddete maruz kalmış biri olarak(nerdeyse herkes gibi) seni hayatımda istemiyorum yoksun demek gayet normal. Elinize sağlık. Oohh çat çat sefanız olsun😁🥳

uzun yol

kirke
Eskiden yılda iki kez yaklaşık 20 saat süren bir araba yolculuğu yapardık. Her seferinde yolda gördüğümüz heykelleri sayar, her sene gittiğimiz yerlerde piknik yapardık. Babam yol bir an önce bitsin istediğinden bir iki saat benzinliğe çekip uyumak dışında dinlenmezdi. Bazen direksiyon başında korna sesine uyanırdı. Her ne kadar uzun, sıcak ve mide bulantılı olsa da bu yolculukları ve saatlerce dışarı izlemeyi severdim. Bir de yol için özel kaset/CD hazırlardık, tadından yenmezdi :)

indila

kirke
Akıllarda kalan mini world isimli bir şarkısı daha vardır ama derniere danse kadar güzel değildir
2
fihtheinfpt fihtheinfpt
mini world aynı zamanda albümün adı. o albümde en çok tourner dans le vide'yi severdim ben :))
kirke kirke
Dinleyeceğim sayın fihtheinfpt :)

clash of clans

kirke
Lise 1'de yanlışlıkla tabletime indirip sonra deli gibi oynadığım oyun. Seviyem o zamanlar çok yüksek olduğu için ara ara arkadaş ortamlarında konusu açıldıkça onlarla bir klan açar savaşırdık. Aslında sürekli insanı bekleten bir oyundu, o zamanlar taşlara ulaşmak bu kadar basit değildi bir de. Ara ara tekrar hesabıma bakarım ama eskisi kadar asla sarmaz. Geldiğinde küçük kuzenime veriyorum oynasın diye :)

knives out

kirke
Dedektif filmi olduğunu duyunca önyargılı yaklaştığım ama izlerken çok eğlendiğim film. Önemli olanın konu değil de işleyiş şekli olduğunu bana tekrar hatırlatmıştır. Sonunu da çok sevmiştim. Yakın zamanda ikincisi çıkacakmış, beklemedeyim

dolap

kirke
Bir süredir satış yaptığım uygulama. Yaşadığım son olay siteyle arama mesafe koymama sebep olmuştur. Birisi yalvar yakar indirim isteyerek sattığım bir ürünü almak istedi, zaten bana lazım olmayacak bir şeydi işini görsün diye indirdim ben de. Sonra bir baktım, iki katı fiyatına kendi sayfasına yüklemiş. Ben aldığımı aldıktan sonra ne yaptığı beni ilgilendirmez elbet ama kazıklanmış hissettim.
Satılmasını beklediğim son bir ürün var, sonra pılımı pırtımı toplayıp gideceğim siteden. Kalan eşyalar da bir hayır kurumuna doğru yola çıkacak inşallah

günlük tutmak

kirke
Ortaokul yıllarımdan beri günlük tutarım, ara ara bıraktığım da olmuştur.

İlk defterim kara kaplı bir defterdi, her gün 10 sayfaya yakın yazardım. Sonra ne oldu bilmiyorum, kendisini imha ettim.

İkinci defterim kırmızıydı. 8.sınıf ila 9.sınıf arası sonuna kadar doldurmuştum. Şifreli yazdığım bazı şeyleri hatırlamıyorum ama sürekli bir şeyler çizip bir şeyler ima etmişim.

Üçüncüsü nispeten küçük krem renkli, rengarenk baykuşlarla dolu bir defterdi. Çeyreğine kadar yazdım. Yazdıklarım gittikçe seyrekleşti. Zor bit dönemden geçiyordum ve yazdığım şeyleri bir hafta sonra dönüp karalıyordum vs. Defterden içim kaçınca parçaladım, köşelerini yaktım ama atmaya kıyamadım. Bir kenarda duruyor hala.

Dördüncüsü de şu an konuşmadığım bir arkadaşım hediye etmişti, 11.sınıf civarı yazmaya başladım ama sınav senesi yoğunluğundan mıdır bilmem tutunamadım. Bugüne kadar elimde süründü, yarıya ulaştım mı bilmiyorum. Üzerinde bir kedinin yanında 'you're my sunshine' yazıyordu. Mart ayında eve dönerken yurtta bırakıp geldim.

Ve beşincisi. Lila yumuşak kumaş kaplı bir defter. Uzun bir süre günlük hasreti çektikten sonra yurttaki defterime ne zaman kavuşacağımın belli olmadığını kabullenince yeni bir defter tutmaya başladım.

Genel olarak o gün olmuş önemli şeylerden bahseder, onları anımsatacak şeyler çizer ve içimi dökerim. En sevdiğim şey ise geçmişte yaptıklarımı çoğu zaman mutlulukla okumak :)
2
gozleriniacvebak gozleriniacvebak
lila günlüğünüzü güzel günlerle doldurmanız dileğiyle sayın kirke :) haklısınız ben de eski yazdıklarımı okumaktan hoşlanırım, fakat mutlu günlerim -geçtikleri için- hüzünlendirirken kötü anılarım -yine geçtikleri için- sevindirir beni...
kirke kirke
Güzel dilekleriniz için teşekkür ederim sayın gozleriniacvebak. Ben kötü olaylardan üstünkörü bahsederken güzel şeyleri çocuksu bir heyecanla yazarım hep, o yüzden okuması keyif verir. Yazacak ve hatırlanacak nice güzel günler dilerim :)

yazarların tuhaf takıntıları

kirke
Atıyorum ağzıma 3 fıstık atıp sağ tarafla çiğniyorsam 3 tane de sol tarafla çiğnemem lazım, dişlerim arasında ayrım yapamıyorum
4
fabuleuxdestin fabuleuxdestin
Diş hakkı :)
kirke kirke
Bundan sonra bu tabiri kullanacağım sayın fabuleuxdestin :))
alpagumrnky alpagumrnky
Ben de yapiyordum sonra soldaki azi dislerimi cektiler, sag dislerimi cok yordugum icin uzuluyorum bazen onlara
fabuleuxdestin fabuleuxdestin
umarım sıra sağ dişlere gelmez sayın alpagumrkny :( ben de üzüldüm kendi adıma. çok memnun olurum sayın kirke :)
0 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol