O yüzden gece uyumak gerekiyor.
Ama nöbet açlığı diye bir şey cidden var..
Fizyolojisini merak ettim,bakıp editlerim
Dolaptaki sulanmış yoğurdu güzel gösteren açlıktır. Gece 2'de patates soydurtur.
(bkz: gece gece deli mi dürttü davranışları)
(bkz: gece yenen yemekler)
(bkz: gece gece deli mi dürttü davranışları)
(bkz: gece yenen yemekler)
Yesen dert yemesen dert, üstelik dolap da boş git başımdan git
İçimde kötü bir his var..
Bizim yurdun önünde şaşı bir ankara kedisi var. Arkadaşlarına hiç benzemiyor; yabani, agresif, şapşal bi şey. Ne zaman bahçede oturup sigara içsem bu eleman geliyor, gözlerini belertiyor. Sonra da göz temasını hiç kesmeden koşup gidiyor. Ağacına işemedim, karına mamana sulanmadım, e seni şaşı yaratan da ben değilim, nedir ya bu öfken
dün gece neydi öyle ya, yurdum yukarı bahçelide olunca mecbur yokuş yukarı dereden geçer gibi geçtim, ayakkabılarım parçalandı :d çsyi, metroyu, yurtları falan hep su basmış. buraya da olayın ciddiyetiyle alakalı birkaç video bırakmak istedim
Dögol caddesi
Beşevler metrosu
E9 çs'sinden görünen gökdelenler
Metroları su basınca kapanmışlar doğal olarak, belediye ring kaldırmış, arkadaşlarım o şekilde varabilmiş eve
Dögol caddesi
Beşevler metrosu
E9 çs'sinden görünen gökdelenler
Metroları su basınca kapanmışlar doğal olarak, belediye ring kaldırmış, arkadaşlarım o şekilde varabilmiş eve
“proleterlerin zincirlerinden başka yitirecekleri bir şey yoktur. oysa kazanacakları koskoca bir dünya vardır” der karl marx komünist manifesto'da. kutlu olsun 1 mayıs!
ruhuma kadar ıslandım *** bu nedir ya
“ hadi çay koy don ritchie yine buradayım..”
Kimsenin psikiyatri servisi olmayın. Unutmayın hastalar iyileşince hastaneyi terk eder.
1 temmuz gelsin de bir şekilde, ağız tadıyla bir entry yazalım bu başlığa.
Zamanla mı malign olunuyor yoksa malign olmak karakteristik bir özellik mi? Tartışma konusu. Bence malign diyebileceğimiz kişiler bizim aramızda da var. Şu anda bu konuda hücresel atipi gösterenler bence ileride malign olacaklar.
Sırf yapabiliyor diye birilerine kötü davrananlara da diyecek bir şey bulamıyorum.
Sırf yapabiliyor diye birilerine kötü davrananlara da diyecek bir şey bulamıyorum.
Son zamanlarda kaderci bir bakış açısına kaydığım için hayır diyeceğim sorunsal. Biz her ne kadar verdiğimiz kararlarla geleceğimizi şekillendiriyormuş gibi olsak da sonuçta olacak olan neyse o oluyor. Madem ki geleceği bilmiyor ve aslında değiştiremiyoruz, o zaman biz zaten yaşanacak olan olasılık neyse onun içinde yaşıyoruz. Bu yüzden tam olarak özgür olduğumuzu düşünmüyorum.
Yüzeysel olarak baktığımızda evet ama sınırları zorlayıp uç sorular eklediğimizde hayır şeklinde cevaplanabilecek soru.
Kısaca, Farkındalığımız ne kadar azsa o kadar özgürüz.
Kısaca, Farkındalığımız ne kadar azsa o kadar özgürüz.
Bu eyleme en çok yaklaştığım nokta beklentisizmiş gibi olmak hâlidir.
Beklentinin olmasıyla aynı derecede hayal kırıklığı yaratma potansiyeline sahip olsa bile bir süreliğine kafanızdaki korku senaryolarını azaltmaya yardımcı olduğundan kısmen faydalı diyebilirim.
Beklentinin olmasıyla aynı derecede hayal kırıklığı yaratma potansiyeline sahip olsa bile bir süreliğine kafanızdaki korku senaryolarını azaltmaya yardımcı olduğundan kısmen faydalı diyebilirim.
'Bu kadar baktığın,baktığım,bakıştığımız kâfi..
Bakmak ayrı,görmek ayrı.
Yakına gel ve gör,göreyim,görüşelim.'
Bakmak ayrı,görmek ayrı.
Yakına gel ve gör,göreyim,görüşelim.'
diğer pollerde ne kadar etkiliyse göz ve derma polde sağlam bir azar yemenize sebep olacak cümledir.
yaptım,ben de yaptım! ve yaparken gerçekten önemli bir şey yaptığımı hissettiğim nadir anlardan biri oldu.
sınav çıkışı saatlerce boş yapıp gece uzun zaman sonra ilk defa alarmsız uyumak
İlk maaşıma özel başlık :)
Meslekte 1. Ayım bitti. Refakat adı altında da olsa ilk günden beri primer hasta bakıyorum. Sora sora çok şey öğreniyorsunuz ama Tek bir şey diyeceğim. Arkadaşlar ders çalışın. Acillere ne kadar hakimseniz özgüveniniz de bir o kadar artıyor. İntörnlerin mezuniyeti de yaklaşmışken birkaç öneri vermek isterim.
1-) acillere hakim olacaksın. Anafilaksiyi arresti bileceksin. İlk seferinde tabi ki yönetmek kolay olmayacak ama öğrenirsin. Üsye ilacı bilme ama adrenalini bileceksin. Zamanla yarıştığın durumlar gerçek acil olanlardır unutma.
2-) tus hedefleyen biriyseniz bulduğunuz her ortamda uyumayı ve post nöbet ders çalışmayı öğrenmek durumundasınız. Vakit buldukça tus çalışın işe başlayınca o kadar kolay olmuyor malesef.
3-) bilmediğinizi hastaya çaktırmayın. Basit bir öneri gibi görünse de oldukça zor. Yeni başladığımız çok çok belli oluyor :) yapacak bir şey yok onu da öğrenicez
4-) ben bir tık yoğun sayılabilecek bir ilçe acilinde çalışıyorum. Acil insana çok şey katıyor. Arresten tutun svo'ya Anafilaksiye kadar görmediğim şey kalmadı. Az önce paraziter hastalık tanısı koydum mesela. Küçük bir örnek :)
5-) sistemi bilmek zorundasınız. Adamlar bir cümlemizden bile neler neler yapabiliyor. Duydukça şaşırıyorum. Önemli olan sadece hastaya tedavi vermeniz değil bunları belgelemek zorundasınız. Yine başıma gelen bir örnek. Hastalar bazen durumun ciddiyetini kavrayamayıp izinsiz hastaneyi terkedebiliyor. Yoğun bir günde gözden kaçabilir. Sisteme not düşmek zorundasınız. Hastanın başına bir şey gelse sizin de başınız yanar.
6-) çocuk acil intörnlüğünü iyi geçirin. Pratisyenlikte en çok işime yarayan, bir şeyler öğrendiğimi farkettiğim staj olur kendisi.kendinizi doktor gibi hissettiğiniz nadir yerlerdendir çocuk acil. Pediatri sevmeyen biri olduğumu da hatırlatmak isterim :)
7-) sizden kıdemli olan pratisyenlere varsa uzmanlara soru sormaktan asla çekinmeyin. Böyle böyle öğrenicez böyle böyle öğreticez.
8-)son olarak tekrarlamam gerekirse tus da isteseniz başka bir şey de planlasanız ders çalışmak ve temel doktorluk becerisini kazanmak zorundasınız.
Korkmayın yaparsınız. Hepinize sağlıklı günler.
Meslekte 1. Ayım bitti. Refakat adı altında da olsa ilk günden beri primer hasta bakıyorum. Sora sora çok şey öğreniyorsunuz ama Tek bir şey diyeceğim. Arkadaşlar ders çalışın. Acillere ne kadar hakimseniz özgüveniniz de bir o kadar artıyor. İntörnlerin mezuniyeti de yaklaşmışken birkaç öneri vermek isterim.
1-) acillere hakim olacaksın. Anafilaksiyi arresti bileceksin. İlk seferinde tabi ki yönetmek kolay olmayacak ama öğrenirsin. Üsye ilacı bilme ama adrenalini bileceksin. Zamanla yarıştığın durumlar gerçek acil olanlardır unutma.
2-) tus hedefleyen biriyseniz bulduğunuz her ortamda uyumayı ve post nöbet ders çalışmayı öğrenmek durumundasınız. Vakit buldukça tus çalışın işe başlayınca o kadar kolay olmuyor malesef.
3-) bilmediğinizi hastaya çaktırmayın. Basit bir öneri gibi görünse de oldukça zor. Yeni başladığımız çok çok belli oluyor :) yapacak bir şey yok onu da öğrenicez
4-) ben bir tık yoğun sayılabilecek bir ilçe acilinde çalışıyorum. Acil insana çok şey katıyor. Arresten tutun svo'ya Anafilaksiye kadar görmediğim şey kalmadı. Az önce paraziter hastalık tanısı koydum mesela. Küçük bir örnek :)
5-) sistemi bilmek zorundasınız. Adamlar bir cümlemizden bile neler neler yapabiliyor. Duydukça şaşırıyorum. Önemli olan sadece hastaya tedavi vermeniz değil bunları belgelemek zorundasınız. Yine başıma gelen bir örnek. Hastalar bazen durumun ciddiyetini kavrayamayıp izinsiz hastaneyi terkedebiliyor. Yoğun bir günde gözden kaçabilir. Sisteme not düşmek zorundasınız. Hastanın başına bir şey gelse sizin de başınız yanar.
6-) çocuk acil intörnlüğünü iyi geçirin. Pratisyenlikte en çok işime yarayan, bir şeyler öğrendiğimi farkettiğim staj olur kendisi.kendinizi doktor gibi hissettiğiniz nadir yerlerdendir çocuk acil. Pediatri sevmeyen biri olduğumu da hatırlatmak isterim :)
7-) sizden kıdemli olan pratisyenlere varsa uzmanlara soru sormaktan asla çekinmeyin. Böyle böyle öğrenicez böyle böyle öğreticez.
8-)son olarak tekrarlamam gerekirse tus da isteseniz başka bir şey de planlasanız ders çalışmak ve temel doktorluk becerisini kazanmak zorundasınız.
Korkmayın yaparsınız. Hepinize sağlıklı günler.
Bir pratisyen olarak dr house'u aramayı çok isterdim :)
Çs ye ne olmuş lan öyle.
Şimdi mi geldi aklınıza olum bu ne lan..
Şimdi mi geldi aklınıza olum bu ne lan..
Bu sene yaptığım şeydir.
Bu sene şu ana kadar 10 oyuna gittim.
Bu hafta 2 oyuna daha gideceğim.
Küçük sahne'nin içindeki oda tiyatrosunu,küçük sahneyi,şinasi sahnesini özellikle seviyorum.
Tunus ya da tunalı'da yürümeyi,ulus turu atmayı,kitapçıya uğramayı...
Bu sene tıp faküktesindeki en mutlu senem ve bunda o eskiden hiç sevmediğim ankara'nın yeri çok büyük...
Tiyatroya giderken koşa koşa gidiyorum desem yeridir.
Devlet tiyatroları maddi olarak cüzi rakamlar ve gerçekten zorlamıyor.
Biletinial'da tam 13 gün önce 10.10 geçe biletler satışa sunuluyor.takip edebilirsiniz.
https://biletinial.com/tr-tr/mekan/ankara-dt-kucuk-tiyatro
Bu sene şu ana kadar 10 oyuna gittim.
Bu hafta 2 oyuna daha gideceğim.
Küçük sahne'nin içindeki oda tiyatrosunu,küçük sahneyi,şinasi sahnesini özellikle seviyorum.
Tunus ya da tunalı'da yürümeyi,ulus turu atmayı,kitapçıya uğramayı...
Bu sene tıp faküktesindeki en mutlu senem ve bunda o eskiden hiç sevmediğim ankara'nın yeri çok büyük...
Tiyatroya giderken koşa koşa gidiyorum desem yeridir.
Devlet tiyatroları maddi olarak cüzi rakamlar ve gerçekten zorlamıyor.
Biletinial'da tam 13 gün önce 10.10 geçe biletler satışa sunuluyor.takip edebilirsiniz.
https://biletinial.com/tr-tr/mekan/ankara-dt-kucuk-tiyatro
bir gün her birimiz, bir gün yolu düşer de uzun zaman sonra kare çarşı veya dekanlık kapısından geçerse, gözü eski dostlukları, anıları ve kişileri arayacak ve yaşlarla dolacak gibi hissediyorum.
öyle bir geçer zaman ki soner. sınırsız parası var lavuğun.
Ezel bayraktar hasım bile olsak durumu çözer
Bu mümkün olsa saul goodman'dan başkasını düşünmek olmaz.kavgaya çağırmalıksa frank castle'dır.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?