1.Arkadaşlar. bu süreçte sizi bol bol övmeliler, size sarılmalılar. 2.ayrılınan kişinin saçma sapan hareketler yapıp sizi kendinden zorla soğutması. 3.kendini entel dantel işlere vermek (ne kadar sanat filmi varsa izlemek, oturup tüm gün boyunca x kişisinin sanat anlayışı hakkında düşünmek gibi) 4.uyumak. 5.ağlamak. evet, ağlamak. (terapist onaylı tavsiye) 6.Son olarak onun için mi üzüleceğim diye düşünmeyin; siz onun için değil, onun sizdeki yeri için üzülüyorsunuz. bunu unutmayın. Üzülün, her geçen gün daha da az üzüldüğünüzü göreceksiniz. Üzülürken ders çalışmayı unutmayın. Bir yandan ağlayın bir yandan ders çalışın.
Hepsi bir arkadaşımdan bildiğim şeylerdir. Geçmiş olsun. Umarım en kısa sürede atlatırsınız.
Edit: En ama en önemli şeyi atlamışım: Söz konusu bireye söylemek istediklerimizi sanki onunla konuşuyormuşuz gibi bir kağıda yazıp yakıyoruz. Böyle bir rahatlama yok arkadaşlar. Mesaj atmayın sakın bunları, o rahatlama değil pişmanlık getirir. Siz kağıda yazın ve yakın.
Başıma gelmeden önce kalana zordur demişim başka bir entryde, başıma geldikten sonra da fikrim değişmedi çünkü giden kendini buna hazırlıyor mental olarak ama kalan pat diye ortada kalıyor, dengesi şaşıyor. Üstelik kendi tercihi yüzünden de üzülmüyor, onu üzen başkasının tercihi oluyor. Sonuç: Elde bir sürü soru, acabalar, iştahsızlık, kilo verme…önce gidene öfke duyma; sonra ama haklıydı, suçsuzdu, mükemmeldi, keşke bir mucize olsa da dönse deme. en sonunda da giden hakkında hiçbir şey hissetmeme, yaptıklarının bir öneminin kalmaması, iyi ya da kötü bir şeyler yaşandı deyip defteri kapatma, ona karşı ne bir kızgınlık ne bir sevgi ne de bir nefret besleme, istiklal marşı ve kapanış.
Dekorasyonu kare'nin diğer kısmına göre daha iyi ve daha az hasta yoğunluğuna sahip olduğu için oturulası yer. Duvardaki saat fikri kiminse derhal bundan vazgeçsin çünkü kötü. Onun dışında raflara koyulan objeler hoşuma gitti; hatta fotoğraf makinesini bir arkadaşım çalmak istedi, zor engel olduk kendisine. Kahvelerine gelirsek bence kahve yoğunluğu az. Mesela latte alırsanız sütten farkı yok. Bu “latte” istenildiğinde dümdüz sıcak süt vermek bir İtalya'da bir de burada var sanırım. Hadi İtalya'da İtalyanca konuşulduğu ve lattenin kelime anlamı süt olduğu için böyle de burada niye öyle anlayamadım. Geçen gün toffee nut latte içtim onun da kahve yoğunluğu diğer kahvecilerinkinden azdı açıkçası. Filtre kahveye de kötü demişler, doğrudur ama filtreyi iyi yapan bir yer var mı? Tartışılır. En iyisi kendiniz evde demleyin. Hem kahveyi hem de cebinizi yakmazsınız.
2022 yapımı Kristoffer Borgli filmi. Yönetmeni geçen seneden Dünyanın en kötü insanı'ndan hatırlayabilirsiniz. Dün Ankara'daki ilk gösterimini yaptı, normalde vizyon tarihi 4 Kasım. Uzun zamandır bu kadar gülmemiştim, aslında film absürt bir komedi. Başkarakter Signe, gerçekten ilgi için her şeyi yapabilecek biri. Film Sonlara doğru sinirlerinizle oynuyor ve sinirden gülmeye başlıyorsunuz çünkü filmde en çok gördüğünüz iki karakterden toksiklik akıyor. Eğer denk gelirseniz izlemenizi tavsiye ederim.
Bir süredir favori yönetmenim olan kadın yönetmen. Ölene kadar bir şeyler üretmiş desem abartmış olmam ki bu durum ona olan hayranlığımı beşe katlıyor.
Erkek doğasını iyi anlatan bir film. Böyle bir filmin Agnes Varda'nın elinden çıkmış olmasıysa, çok eşlilik üzerine bir film olduğundan, biraz garip sayılabilir. Bir kalbe iki kişi sığar mı? Sığarmış.(Adama göre) Sığsa da o kişilerin ikisi de bunu kabul eder mi? Etmezmiş.
Kendisini nikah masasından iki evetle- evetlerden birini benim söylemem koşuluyla- uğurlamak istediğim oyuncu, şarkıcı, biraz da çizer sayılabilir müthiş biridir.
ya da three thousand years of longing. bir kısmı istanbul'da geçen, idris elba'nın yer yer türkçe konuştuğu, zerrin tekindor'la tilda swinton'ın buluştuğu bir garip fantastik film. muhteşem yüzyıl'ın bir bölümüymüş gibi de biraz. herkesin beğeneceği türden bir film olmasa da bana güzel birkaç saat yaşattı. izlenebilir.
Bugün bir şey oldu. Bir haftadır ilk defa bir şarkıyı sonuna kadar dinleyebildim. Çok ama çok kötü bir haftaydı benim için. Bugün ilk defa gün boyu iyi hissettim. O yüzden size bugün bir hafta sonra dinleyebildiğim şarkıyı bırakıyorum.