confessions

toparlaningitmiyoruz

1. nesil Yazar - prof Yazar

  1. toplam entry 49
  2. takipçi 5
  3. puan 4924

ankara

toparlaningitmiyoruz
sevdiğimiz şehirdir. kucaklar, bağrına basar. çabuk alıştırır, zor vazgeçtirir. yazları sıcak ve kurak, güzleri soğuk ve hasret doludur.

bir dostluk kurulur, bir kız sevilir, bir gençlik tüketilir. bunların hepsi başka şehirlerde de yapılabilir, doğru. ama... ellerin cebinde yürürken dostunu, sevdiğini, geçip giden günlerini düşünmek bir ankara akşamında... bu tadı kaç şehir verebilir?
1
toparlaningitmiyoruz toparlaningitmiyoruz
"ha sonra
belki ahmed arif'in aklına
hiçbir şairin aklına gelmeyecek
-çünkü hiçkimse bir daha ankara'yı
o'nun kadar sevemeyecek-

bir şiir islenir:
kar altındadır varoşlar
hasretim, nazlıdır ankara."

gütf 2020-2021 uzaktan eğitim sistemi

toparlaningitmiyoruz
Eğitim ve sistem olmak üzere iki eksiği bulunmaktadır

Hocalarıma hiçbir sözüm yok, 2 saatlik dersleri 30 dakikaya sığdırmaları çok güç :(
1
margauerite gautier margauerite gautier
Kesinlikle katılıyorum. Evde olduğum neredeyse 1 yıllık zaman içinde kendimi işe yaramaz bir asosyal gibi değil de, bir hekim adayı gibi hissedebildiysem bu; hocalarımızın güzel ders anlatımları ve süre kalırsa bizle ufak da olsa sohbet etmeleri sayesinde.

ismet özel

toparlaningitmiyoruz
anlayamadığım, anlamaya yaklaşmanın bana iyi geleceğini düşündüğüm şair ve yazar. fikir adamı.

"boşa çıksın reislerin, kahinlerin, şairlerin kuvveti
güler yüzlü olmak neydi onu hatırlayın" dizelerinin sahibi.

unutulmaz replikler

toparlaningitmiyoruz
şahsiyet dizisinde başkomiser tolga'nın nevra'ya söyledikleridir

ama nasıl hissediyorum biliyor musun? şimdi böyle insanın hayatta güvendiği bazı şeyler vardır ya hani. başı sıkışınca falan... ne bileyim. mesela 155. bir şey olursa polis gelir. nedir, işte itfaiye. yangın çıkınca ararsın. bilirsin ki gelecek. asansörde kaldın diyafon var. basarsın birisiyle konuşursun. ne bileyim. o seni rahatlatır. panik butonları vardır. biryerde kaldığın zaman basarsın. polis gelir yada birisi seninle konuşur. ne bileyim. rahatlatır en azından seni.

şimdi nevra, bunların hiç birinin çalışmadığını düşünsene. birşey geliyor başına 155'i arıyorsun bakan yok. yangın çıkmış itfaiyeyi arıyorsun gelen yok. asansörde diyafona bakıyorsun birisi seni duysun diye. panik butonu mesela orada duruyor öyle. basıyorsun. "kimse yok mu kimse yok mu? duyuyormusunuz beni?" diye bağırıyorsun ama hiç çıt yok.
ya diyorsun ki arkadaş buna bir şey mi oldu ya. böyle bakıyosun. açıyosun duvardan bir ayırıyorsun onu. aa, ananı avradını! bağlantısı yok nevra. kablo yok. o duvarda öyle duran bir şeymiş. senin hayatın ona güvenmekle, inanmakla geçmiş. halbuki seni kazıklamak için koymuşlar onu oraya. sen ona güven diye. sen ona güven. başını kaldırmadan, soru sormadan, işine gücüne bak diye koymuşlar. sen de ona öyle salak gibi güvenmişsin. aslında güveneceğin hiç bir şey yokmuş. işte kendimi şimdi öyle hissediyorum. bir şeylere öyle haybeye inanmışım. o da çok boktan bir durum. o yüzden şimdi ne yapacağımı hiç bilmiyorum.
3
fistikgibiri fistikgibiri
zaten kafam bozuk profil taraması yapıyım dedim iyice keçileri kacirdim
fistikgibiri fistikgibiri
çok iyi yorum yazmışım ya bir yildan fazla olmuş hâlâ aynıyım
fistikgibiri fistikgibiri
takdire şayan istikrar, bu sene de değişmedi benim kafa aynı kafa

en sevilmeyen yazar

toparlaningitmiyoruz
en sevmek ya da en sevilmek önemli midir diye düşündüren başlıktır. sevgisine ihtiyaç duyduğunuz bir kişinin sizi sevmesi mi, yoksa onun kadar ihtiyaç duymadığınız birçok kişinin sizi sevmesi mi daha güzeldir diye sorgulatır. bu durumda bir artı çok eksiyi götürebilir, aksi durumlar da vardır.

mdblue

toparlaningitmiyoruz
muamma, ruhsuz ve yazarla birlikte kendisinin de olduğu bir masada dinleyici olmak istediğim gütf sözlük kullanıcısı
3
mdblue mdblue
Belki bir gün... neden olmasın? sizin de konuşmacı olmanızı isterim ama sayın toparlanıngitmiyoruz :)
ruhsuz ruhsuz
Sayın mdblue ya katılıyorum efendim👀
yazar yazar
Ben de sayın mdblue'ya katılıyorum :)

sözlü gecesi uykusu

toparlaningitmiyoruz
çok geç olmadan yatayım da sınavı kaçırmayım diyerek yatağa girilen gecede garip rüyalar görerek bölük pörçük uyunan uykudur.
gözleriniz kapalıdır ama beyniniz çalışmaya devam eder. saat kaç oldu, erken kalkıp son çalışmamı yapsam mı, uykumu alıp dinç bir şekilde mi gitsem, acaba bugün vereceğim cevaplarla hangi kıymetli hocamızı güldüreceğim, lan anamnezi yazmış mıydık, diğer staj günü gününe çalışayım ve daha birçok düşünce sabaha kadar sizle beraber olur.
işbu başlık nuri bilge ceylan'ın aynı isimli filminden (?) esinlenilmiştir.

house m.d.

toparlaningitmiyoruz
her bölümü film tadında dizi. yukarıda da söylendiği gibi sherlockvari bir havası vardır.

greg abimiz hastalarla yüz yüze gelmeyi sevmez, klinik günlerinden kaçmak için türlü iddialara girer, bastonu ve düşünürken duvardan sektirdiği topu ona neredeyse tüm insanlardan daha yakındırlar.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol