confessions

gri

2. nesil Yazar - Yazar

  1. toplam entry 513
  2. takipçi 25
  3. puan 21931

the wind rises

gri
Hayao miyazakinin pek çok filminden biri. Fakat anime filme yeni başlayacaksanız veya bayılmıyorsanız muhtemelen size çocuksu gelecektir. O yüzden miyazaki'ye porco rosso, princess mononoke gibi yapımlarla başlamanız belki daha iyidir.

Ayrıca google'da aratıp da filmler arasından "Yerdeniz öyküleri"ni seçmek gibi bir gaflette bulunmayın, bu film oğlu Gorō Miyazaki'nin çıraklık dönemine aittir ve çok amatör. Hikaye anlatıcılığı çok kötü ve bir sürü mantık hatası ile dolu bir film kendisi.

Yok ben animeyi değil sanatçısını merak ediyorum derseniz, size Hayao Miyazaki ile 10 yıl isimli 4 bölümlük belgesel dizinin linkini bırakıyorum:
https://www3.nhk.or.jp/nhkworld/tr/ondemand/video/3004569/

meleklerin payı

gri
viski, bira gibi malt içkileri fıçıda dinlendirilmek durumundadır. çünkü ilk yapıldıklarında bulunan yüksek alkol oranları onları sert ve görece içilmesi zor içkiler yapar.

fıçı tercih edilmesinin temel nedeni ise kısaca şöyle: gözenekli yapılarıyla alkolün kontrollü oksidasyonunu (yumuşamasını) sağlamaları ve meşe kerestesinin organik aromalarının (mesela bal, karamel, vanilya) içkinin fıçıyı aşındırmasıyla içkiye geçmesi

ancak alkolün oksidasyonu, içkinin azalması anlamına geliyor. nemin ve sıcaklığın fazla olduğu durumlarda viskinin %16'ya varan buharlaşma oranı var. neyse ki ana vatanı iskoçya'da bu oran ortalama %2 kabul edilir.

basit bir hesapla 100 litre viski ile başladığınız dinlendirme yolunda, 10 sene sonra elinizde ≈80 litre viskiniz kalacaktır.

bilimsel olarak anlamak kolay, fakat eski insanların kimya bilgisi yoktu. dolayısıyla eski insanlar bu kaybolan viskiyi açıklayamaz ve onu meleklerin içtiğine inanırlardı. bu yüzden bu kaybolan miktar "meleklerin payı" olarak romantize edilmiş, viskilerini korumaları karşılığında bir miktarını içtikleri düşünülmüş :)

şuraya da giderek yıllanan viskiler koyuyorum, giderek meşenin rengini de alıyorlar


boğulmamak için

gri
11. sınıfın ilk döneminde yakın bir arkadaşımı evinde ziyarete gitmiştim, gördüm orada beğendim ödünç aldım. İşte sağda solda canım sıkıldıkça okuyordum. Günün birinde deneme sınavı vardı. bizim okulda da deneme sınavı 9 10 11. sınıfların aynı anda yapılır, kelebek usülü uygulanırdı. (3 dönemin karılması)

Denemeye kitapla gittim başlayana kadar okudum vesaire. Sınavdan bir çıktık evde devam edeceğim, lan. Kitap yok??

Deliler gibi arıyorum, günlerce haftalarca okulda girmediğim sınıf yok, sormadığım insan yok. Ben kitabı kaybettim, arkadaşıma da dedim ben sana yeni alayım artık kusura bakma.

12. sınıfta YKS'ye hazırlanırken bizim lisemiz yazın kurs süresince yurtta kalma imkanı sunardı. Ben de eğlence olsun diye kaldım 3 arkadaşımla beraber.

Bir akşam yine 10 suları, kantinde oturmuş sohbet ediyoruz. Sık sık sanat kim içindir, dini mevzular, hayata dair bir şeyler hakkında atıp tutardık.

O akşam da nasıl olduysa konu George Orwell'a geldi. Dedim "ya ben onun bir kitabını okuyordum, kaybettim sonra bitiremedim" arkadaş durdu, "boğulmamak için mi yoksa??" dedi. Ben de dedim ki evet????

O bizim sınıfta yarım dönem boyunca dolandı, sahibini aradık bulamadık bi türlü dedi.

Meğer onların sınıfında kalmış, elden ele dolanmış. Baya 3-4 kişi okumuş o kitabı ahbzhs en son da birisi sene sonunda geri dönüşüme gitmesin diye sahiplenmiş

Dedim nerde söyle kadın🔫, sonra aldım o kitabı. Sınıfları mutlu oldu kocaman bi gizem çözülmüş, göklerden gelen boğulmamak için aslında birine aitmiş vs cjbdbd
1
deli dumrul deli dumrul
(bu da böyle bir anı)

rasputin

gri
en büyük korkusu boğulmak olan, başına gelen onca belayı savıp yine de boğularak ölen bir papaz. Anlatılanlar muhtemelen halkın abartısı, zaten dikkat ederseniz kim varsa böyle mistik gücü olan hep 1920lere-1930lara kadar var. Sonra nedense??? hiç olmamış, olsa olsa kendini mesih zanneden adam falan çıkıyor ortaya

Mesih sanan adam:
https://youtu.be/eX2-qhdvYdA

Bu da yüzünüz gülsün diye uçan sabri:
https://youtu.be/kQndGCnt96w
1
gri gri
Eski insanların sandığınızdan daha mal olduğunu biliyor muydunuz

buket dalgıç

gri
Gazi tıp'ın bilge bir çocuk gastroentroloji profesörü. Bazı karmaşık vakalarda konsey toplar, 8-10 doktor vakayı tartışırlarmış.

Bilge diyorum çünkü sadece doktor değil, yaşından 20 sene bile genç gösteriyor.

anne of green gables

gri
Eski filmindeki havayla "Anne with an e" dizisindeki hava bambaşkadır. Ben şahsen anne with an e dizisini sevmiştim her ne kadar yer yer kanal7 dizileri entrikaları dönse ve son sezonu sinirime dokunsa da, pozitif bir dizi genel olarak
1
gri gri
Ammavelakin ben ship yapayım, çiftimin mürüvvetini göreyim derseniz bunu izlemeyin kanser olursunuz

ruh eşi

gri
Atlantisten kaldığı, insanlara o kıtadan yayıldığına dair teoriler olan bir inanç. Tanrı insanı çift başlı çift kalpli yaratmış, sonra bakmış insan böyle çok güçlü, ayırmış ortadan kadın ve erkek yapmış. Böylece hem birbirlerini ararken tanrıya isyan edemeyeceklermiş hem tanrıya tapacak daha çok insan olmuş. vs vs
2
gri gri
Efsane işte, ruh denen şey gerçek mi ki eşi olsun
gri gri
Kafa uyuşması gerçek olan

tatil

gri
Sanıyorsun ki büyüdükçe tatiller daha dinlendirici olur, senin kontrolünde olur. Hayır, genelde yatağa yapışıyorsun

en güzel yaş

gri
18 yaşım. Çok sancılıydı ama kendimi en çok o zaman tanıdım ve birçok "öğretilen" fikri "öğrenilmiş" ile değiş tokuş ettim, griyi yarattım. Tanıdım değil yarattım, beni ben yaptım.
2
daenerys targaryen daenerys targaryen
yarattım demişsiniz ve sizin kronik eksileyiciniz olan kinci sözlük üyesi hala ortada yok 2 saat olmasına rağmen:) şaşırdım :D
gri gri
Ahxbwgwvxhfnjebw kim o keşke bilsem ya demek siz bile fark ettiniz

etin cinsel politikası

gri
Feminist ve vejetaryen kuramı anlatan bir kitap. Yine de bu kuramları öğrenecekseniz birden fazla kitap okumayı ihmal etmeyin. Kim dramatik kim gerçekçi kim kapitalist hemen anlayamayabilirsiniz

akdeniz

gri
Ülkemiz akdeniz coğrafyasına dahil olduğundan pek hoşuma gider. Bir de türkiye ve italyanın bayrağını taşıdığı voleybol sporu 🤝

gütfblogta en sevdiğiniz yazı

gri
milli ekonomi modeli olmadığı kesin. yazının tek bir adet kaynağı var ve son derece taraflı, gütfblog editörlerinin işi ne?? diye sorgulatan bir yazıdır benim için. Tek bir kitaptan gördüklerini sanki vahiymiş gibi kullanmış yazarı, çok yanlış ve bir hekime yakıştıramadığım bir hareket, objektif değerlendirmesi yok ve en çok okunan yazı maalesef. Üzüyor beni
14 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol