Ne demek istiyorsanız yüzüme söyleyin lütfen. Ben artık her şeyi düşünmekten her şeyden vazgeçmek istediğim noktaya yaklaşıyorum. Sizin için öylesine şeyler ya da hayatınızdan çıkan sıradan biriyim ama bu sıradanlıktan bütünü tamamıyla benim. Beni bana kırdırmayın. Yorgunum.
başlıkların ötesinde
Yorgunum, çok yorgunum.
Duygularım, aklım çok karışık hep. Önceliğim ne hayatta neyden keyif alıyorum artık bunu bulamıyorum. Eskiden hep hayallerim vardı zor da olsa onlar için çalışır çabalardım. Artık hayal dahi kurmuyorum, kuramıyorum. İnsanlar mi beni bu hale getirdi yoksa yalnızca büyüdüm mu anlayamiyorum. Herkes zor şeyler yaşıyor biliyorum hayat herkese zor ama bazen artık katlanamayacagim şeyler oluyor ve ben buna da sabır diyorum. Bunca olaydan sonra hala da insanların nazını çekmek zorunda kalmak beni çileden çıkartıyor. Yorgunum artık. Karışığım bilmiyorum. Ben buyum diye haykırmak istiyorum çogu zaman. Ben buyum! Sizin düşündüğünüz kalıba soktuğunuz insan olmak istemiyorum. Sizin kullanmak adına manipüle ettiğiniz kişi olmak istemiyorum. İnsanları geçtim. Ben yoruldum. Ruhum yoruldu, aklım yoruldu, ellerim- gözlerim kimse görmese de bir şeyler anlatmaktan yoruldu. Halbuki çok açık biliyorum görülsün istiyorum. Bakar mısınız? Hayat zor herkese zor biliyorum ama. Ama kolaylastiramaz mıyız? Bilmiyorum lanet olsun ki bilmiyorum işte. Uzaklaştım artık bazi seylerden istemiyorum böyle olmasını. Benim ona ihtiyacım var biliyorum neden olmuyor neden kendimi geri itiyorum. Ben muhtacım ben yorgunum ben buyum. Sorum değil ama çok büyük bir sorun. Neyse ne. Yazdım bir daha okumam ne yazdığımı. başlıkların ötesinde her şeyin ötesinde belki benim ötemde bu işte. Neyse ne
Bir ben var ki benim içimde benden öte benden ziyade...
Ders çalışmak konusunu artık yönetemiyorum. Bu durum beni deli gibi strese sokuyor. Organik bir solunum ya da kalp hastalığım yoksa panik atak geçirmiş değilsem bile mutlaka panik bozukluk yaşıyorum. Yoruldum.
Neyse arkadaşlar ben buna güleceğim bir süre ya jajajjsjsja
Hayatımda bazı insanlar var. Görmesem de konuşmasam da bir yerlerde yaşadıklarını bilmek mutlu hissetmeye yetiyor.
İki insan arasında bulunan ve toplumun çeşitli kesimlerince uygulanan yargılar, ahlak ve edep kuralları; bu iki kişinin birbirine karşı duyduğu sevgiden ya da saygıdan ufak bir miktar dahi olsa eksiltmeyeceği gibi üstüne ayrı bulundukları her an için çektikleri acının artarak bu acıya değen herkesin acıdan bir pay alarak cezalandırılmasına sebep olur.
Bu iki insanın arasında bulunan bağın aşk, arkadaşlık, iş ya da aile bağı olması durumu değiştirmez. Bırakın insanlar hala hayatta iken mutlu olabilsinler.
Evet, fotoğraf arşivimi buraya dökeceğim :)
Fjsjdjsjska çok komik ya offf
Ben de hâlâ gülüyorum ndkdkdkdmdmd
hahaha
İnsanların sanki sadece kendileri çok meşgulmuş gibi davranmalarindan nefret ediyordum. Kardeşim inan senden çok daha fazla mesguliyetim var ve senin 1-2 işini de bana yükleyip sonrasinda beni yok sayman. Tüm başarıyı da kendine alman yok mu beni sinirden kudurtuyor. Bir gün tüm işlerdem elimi çekicem umuyorum ki bocalar az da olsa işin büyük bölümünü benim yaptığımı görürsün. Senden bazen öylesine nefret ediyorum ki! bağırmak istiyorum her şeyi ben yapıyorum a.k ,her şeyi ben yapmama rağmen sonunda neden beni gormezden geliyorsun sanki tüm başarı senin veya sizinmis gibi davranıyorsun. Yeter a.k yeter bırakıcam her şeyi çok yakında mal gibi kalıcaksınız. Yemin ediyorum sayın yazarcımlar derslerim, notlarım b.k gibi derslerimden ozel hayatımdan fedakarlık yapıyorum çoğu zaman
Allahim benim aptal kafam salak ben
Allahim benim aptal kafam salak ben
Sayın lavinia akademik hayatım yokuş aşağı giderken,sosyal hayatım olamazken bunu söylemek haddime mi bilmem ama en kısa sürede çekebildiğiniz anda elinizi eteğinizi çekin ve huzura erin🙏🤲
Galiba öyle yapicam sayin ruhsuz inanın öyle yoruyor ki beni
Anladığım kadarıyla insani ilişkilerdeki bir durumdan müzdaripsiniz. İnanın ne yapsanız da günün sonunda'yapmasaydın,zorla mı yaptırdık?'diyecekler. Bunu benden iyi biliyorsunuzdur ama bir arkadaş olarak şöyle bir hatırlatayım:)...
gerçekten öyle :(
Kendinizi değersiz hissettiğiniz yerlerden koşarak arkanıza bakmadan uzaklaşın :/
Koca sözlükte ben kaldım yine :) dükkanı kapatıyorum, haberiniz olsun.
Bazı insanlar var, sürekli çevrelerini eleştiriyorlar çünkü onlara göre bu işlerin nirvanası kendileri. Her şeyi en iyi onlar biliyorlar ve öyle güçlü manipülasyon yetenekleri var ki farkında olduğunuz bu gerçeği dile bile getiremiyorsunuz çünkü sonunda yine haksız çıkan siz olacaksınız. Bir de böyle birine zaman ve emek harcamışsanız (bunu söylemekten nefret ediyorum ama bir de sevmişseniz) koca bir hayal kırıklığı kalır elinizde sadece.
Bir de böyle olduğunu biraz sonra (sevdikten ya da değer verdikten) fark edince daha da büyük hayal kırıklığı oluyor :(
Son günlerde ankara' da hava çook garip
Offf donat yapayım dedim evde 2 saattir hamur mayalansin diye bekliom. Soyleselerdi yapmazdım veya keşke tarife bakaydim önce 🥲
maya mantarları grevde olabilir
#mayamantarilarinaistifa
hayır pisirmissiniz zaten bana haberleri geldi
Ahaha evet oldu sonunda, maya mantarları mi yetiştirdi napti?
Bugün sözlük biraz tenha sanki canlarrrrrr
Soruyorum size canlar
Defter aynı olduktan sonra yeni bir sayfa açmanın ne anlamı var hı hı hı?????
lsldldşflfşrg
Defter aynı olduktan sonra yeni bir sayfa açmanın ne anlamı var hı hı hı?????
lsldldşflfşrg
Kocaman tüylü bir canavarın kollarında, tuğladan örülmüş dört duvarın arasındaki minik bir odadaydım sanki. Üstelik oda o kadar soğuktu ki duvarlarından akan suların oluşturduğu dikenli buzları görüyordum. Korkmam gereken bir andaydım, endişelenmeliydim. Belki beni saran kollar birkaç saat içinde beni yiyecekti. Fakat hava, klasik bir rus romanındaki felaketin geldiği o gün kadar soğuktu ve odanın kapısına doğru koşmak yerine sıcacık bir kucakta uyumak için çabalamak bana doğru seçenek gibi görünmüştü. Tehlikeden kurtulmak için soğuktan uyuşmuş zihnime rağmen o kollardan tek başıma sıyrılmam gerektiğini sanıyordum. Halbuki böylesi gerekli değilmiş.
Gözlerim hala kapalıyken bana doğru yaklaşıp üzerimi örten birileri sol kulağıma eğilip bir şeyler fısıldadı. Uyandığımda sıcak bir odanın içerisindeydim. Ne denli korkunç bir an yaşadığımı ancak ısındığımı fark ettiğim zaman anlayabildim.
Gözlerim hala kapalıyken bana doğru yaklaşıp üzerimi örten birileri sol kulağıma eğilip bir şeyler fısıldadı. Uyandığımda sıcak bir odanın içerisindeydim. Ne denli korkunç bir an yaşadığımı ancak ısındığımı fark ettiğim zaman anlayabildim.
Bazı insanları anlayamıyorum. Çabalıyorum, anlamak istiyorum ama olmuyor. Herkesi mutlu edebilmem memnun edebilmem mümkün değil elbette ama bu kadar memnuniyetsiz olmayı nasıl başarıyorsunuz?ekstra bir çaba harcamanız gerek cidden böyle olmak için. Hayat hem kendinize hem de çevrenize zehir ederek harcanamayacak değerli anlarla dolu. Ama siz bunu mahvediyorsunuz.
Herkes kendi derdinde. e tabi öyle olacak da işte neden içerlendim buna bilmiyorum. Özlslxldlxfö
Midem bulanıyor sayın sözlük. Ha yok mecaz değil edebiyat yapmıyorum. Gün içerisinde birkaç kez yokladı ciddiye almadım ama şu an baya bulanıyor inşallah hasta olmamışımdır amin :')
Geçmiş olsun:(
Teşekkür ederim :(
Geçmiş olsun,bugün çok soğuktu. Ben de hasta oldum yatıyorum🥲
Evet öyleydi cidden :'( size de geçmiş olsunn
Teşekkür ederim:)
Teyze mi oluyorum?
Yoksa meryem ana mıyım 🤭
Aha yoksa isa bebek mi geliyor
Hdkdndkdk
https://youtu.be/YUd7JmSmCh4
Yutup keşfine çıktım gece gece muhabbete hüzün katmak için fjdjsj
Yorumlara link bırakınca büyük harfler küçük harfe dönüştüğü için link çalışmıyor sayın ruhsuz
Ama açamıyoruz 🥲 harfler küçülüyor ya
Mmmm neyse🥲
aşağıdaki yazı uzun bir düşünce selinin kısa bir özeti niteliğindedir. Okumak istemeyen veya uzun olduğu için sadece sonunu merak edenlerin spoilera bakması yeterli olacaktır :)
Yine karanlıkta oturup her zamanki gibi hayatı ve insan ömrünü sorgularken aklıma güneşin içine kaç tane dünya sığdığı geldi. Bende acaba dünya'nın hacmine kaç tane insan sığabilir diye merak edip birkaç araştırma ve hesaplama yaptım sayın yazarlar. Hesaplarıma göre Dünya'nın hacmine yaklaşık 1.7 x 10*22 insan sığıyor. Aynı şekilde hesapladığımız zaman güneş'in hacmine 1.3 x 10*6 dünya sığıyor düşünüyorum da 1.3 milyon dünyaa.
Sadece Samanyolu galaksimizde güneş sistemi gibi 100 milyar(100 x 10*9) yıldız sistemi (en az bir gezegene sahip yıldız) var.
Ve evrende ise en az 200 milyar (200 x 10*9) en fazla 2 trilyon ( 2 x 10*12) galaksi olduğu tahmin ediliyor. Şimdi durup sadece üzerinde bulunduğumuz koskocaman dünya'mızın evrendeki yerini ve bu dünya üzerindeki kapladığımız yeri düşünürsek hayal bile edemeyeceğimiz kadar küçüğüz aslında. Bu durum beni çok değersiz hissettiriyor açıkçası.
Ayrıca güneş'in yüzeyinden bir ışığın dünyamıza ulaşma süresinin 8 dakika olduğunu küçük bir hesaplama ile bulabiliyoruz. Ama bu ışığın güneşin merkezinden, yüzeyine ulaşmasının 30.000 yıl ile 10 milyon yıl arası sürdüğünü düşününce dünyamızı aydınlatan ışığın milyonlarca yıl yaşında olabileceği gerçeğini görüyoruz. Yani sabah kalktığımızda yüzümüze çarpan o ışık milyonlarca yıl yaşında olabiliyor. Bütün bu zaman ile ortalama 70-80 yıl olan insan ömrünü karşılaştırırsak ne kadar da kısa kalıyor. Bu kısacık ömrümüzü milyonlarca yıl yaşında olan fotonlarda güneşlenerek geçirmek¿.
Şimdi bu bilgilere baktığımız zaman insan hacminin ve ömrünün evrende ne kadar yer tuttuğu ortada belki bir toz zerresi kadar bile değil. Ama bu ürkütücü durumu biraz daha düşününce aklıma bu kadar küçük bir hacim ve kısacık bir zaman kaplasa da bir insanın yerini başka hiçbir şeyin dolduramayacağını fark ettim. Her ne kadar birbirimize benzesekte birimizin yerini diğer milyonlarca insandan herhangi biri dolduramıyor.
Bunu bir örnekle açıklamak istiyorum. Örneğin sonsuz tane sayı olduğunu ve bu sayıların rakamlardan oluştuğunu biliyoruz. Bütün sayılara baktığımız zaman ise her ne kadar sonsuza kadar uzasada her rakamdan ve sayıdan sadece bir tane olduğunu görüyoruz. Örneğin 2 rakamı, sonsuz tane sayı var fakat sadece bir tane 2 rakamı var. Onca sayı bir araya gelip 2 rakamının yerini alamıyor.
Sonuç olarak koskoca evrende bir zerre bile olsak. Bizim için çok değerli ömrümüz evrende kısacık bir zaman bile olsa bizden bu evrende sadece 1 tane var ve bu yeri bizden başka hiçbir şey dolduramayacak. Onun için hepimiz iyi ki varız.
Yine karanlıkta oturup her zamanki gibi hayatı ve insan ömrünü sorgularken aklıma güneşin içine kaç tane dünya sığdığı geldi. Bende acaba dünya'nın hacmine kaç tane insan sığabilir diye merak edip birkaç araştırma ve hesaplama yaptım sayın yazarlar. Hesaplarıma göre Dünya'nın hacmine yaklaşık 1.7 x 10*22 insan sığıyor. Aynı şekilde hesapladığımız zaman güneş'in hacmine 1.3 x 10*6 dünya sığıyor düşünüyorum da 1.3 milyon dünyaa.
Sadece Samanyolu galaksimizde güneş sistemi gibi 100 milyar(100 x 10*9) yıldız sistemi (en az bir gezegene sahip yıldız) var.
Ve evrende ise en az 200 milyar (200 x 10*9) en fazla 2 trilyon ( 2 x 10*12) galaksi olduğu tahmin ediliyor. Şimdi durup sadece üzerinde bulunduğumuz koskocaman dünya'mızın evrendeki yerini ve bu dünya üzerindeki kapladığımız yeri düşünürsek hayal bile edemeyeceğimiz kadar küçüğüz aslında. Bu durum beni çok değersiz hissettiriyor açıkçası.
Ayrıca güneş'in yüzeyinden bir ışığın dünyamıza ulaşma süresinin 8 dakika olduğunu küçük bir hesaplama ile bulabiliyoruz. Ama bu ışığın güneşin merkezinden, yüzeyine ulaşmasının 30.000 yıl ile 10 milyon yıl arası sürdüğünü düşününce dünyamızı aydınlatan ışığın milyonlarca yıl yaşında olabileceği gerçeğini görüyoruz. Yani sabah kalktığımızda yüzümüze çarpan o ışık milyonlarca yıl yaşında olabiliyor. Bütün bu zaman ile ortalama 70-80 yıl olan insan ömrünü karşılaştırırsak ne kadar da kısa kalıyor. Bu kısacık ömrümüzü milyonlarca yıl yaşında olan fotonlarda güneşlenerek geçirmek¿.
Şimdi bu bilgilere baktığımız zaman insan hacminin ve ömrünün evrende ne kadar yer tuttuğu ortada belki bir toz zerresi kadar bile değil. Ama bu ürkütücü durumu biraz daha düşününce aklıma bu kadar küçük bir hacim ve kısacık bir zaman kaplasa da bir insanın yerini başka hiçbir şeyin dolduramayacağını fark ettim. Her ne kadar birbirimize benzesekte birimizin yerini diğer milyonlarca insandan herhangi biri dolduramıyor.
Bunu bir örnekle açıklamak istiyorum. Örneğin sonsuz tane sayı olduğunu ve bu sayıların rakamlardan oluştuğunu biliyoruz. Bütün sayılara baktığımız zaman ise her ne kadar sonsuza kadar uzasada her rakamdan ve sayıdan sadece bir tane olduğunu görüyoruz. Örneğin 2 rakamı, sonsuz tane sayı var fakat sadece bir tane 2 rakamı var. Onca sayı bir araya gelip 2 rakamının yerini alamıyor.
Sonuç olarak koskoca evrende bir zerre bile olsak. Bizim için çok değerli ömrümüz evrende kısacık bir zaman bile olsa bizden bu evrende sadece 1 tane var ve bu yeri bizden başka hiçbir şey dolduramayacak. Onun için hepimiz iyi ki varız.
Siz de iyi ki varsınız sn limon, çabanıza sağlık :)
Teşekkür ederim sayın ileleualatyr :))
Düşündüm de burada sanki anonimken birbirimizi gerçekte yanımızda olan insanlardan daha iyi tanıyoruz. Çünkü hepimiz sevdiğimiz, sevmediğimiz tamamen iç dünyamıza ve bizi biz yapan şeylere ait konularda kendimizi ifade ediyoruz. Genelde insanlar birbirlerini tanımak için bu kadar çaba sarf etmiyor. kimse kimsenin ruhuna dokunmak gibi bir çaba içinde değil. Ama burada sanki az da olsa bunu başarabiliyoruz.
Dünya üzerinde ulaşmak istediğiniz tüm insanlarla aranızda 7 kişi olduğuna dair bir rivayet vardır. Onunla aramda kimse yok ama yine de ulaşamıyorum.
ilk cümle için bir site bile var
Doğrudur hanımefendi. Umarım onun kalbine beni ulaştıracak 7 kişiyi bulabiliriz.
ilk defa duyuyoruum
6 kişiymiş bu arada, her şey nasip...
Saat 2'ye değecek biraza doğru. Sözlük formatı mevzusu olmuş bugün. Sözlüğün formatı diye bir şey yok, sözlük bizleriz. (Bencesi yani) düşündüğünüzü yazın gitsin. Ban yerseniz formata uymamışsınızdır ki pek sanmıyom, Olmaz yani (umarım'sı yüz ifadesi)
Kendimi zorunda olmadığımı bildiğim şeyleri yapmak zorunda hissediyorum ve yapıyorum da. Daha sonra bunun iç hesaplaşma kısmı geliyor "neden yaptım ki sanki, zorunda mıydım?" diye. Ve çok yorucu bu döngü. Sürekli baskı altında hissettiriyor.
Lütfen yapmayın. Manevi olarak kötü hissedeceksiniz,biliyorum.
Neye binaen söylediğinizi bilmemekle beraber anlıyorum sizi. Lütfen kendinize iyi bakın. Her şey bizden bir parça götürüyor ve bize kendimiz lazımız. Kendinize iyi bakın...
Neye binaen söylediğinizi bilmemekle beraber anlıyorum sizi. Lütfen kendinize iyi bakın. Her şey bizden bir parça götürüyor ve bize kendimiz lazımız. Kendinize iyi bakın...
Ve ne bırakabiliyorum bunları yapmayı ne de yaparken mutlu olabiliyorum. En dert olmayacak şeyi kendime dert etmişim, omzuma yük almışım ama bu yük benim yüküm değil ki, e bırak neden taşıyorsun, yoo bırakamam.
Bu döngüden çıktığım gün kendime çok büyük bir iyilik yapmış olacağım. Ne kadar çabuk gelirse o kadar az yıpratır bu beni...
Bu döngüden çıktığım gün kendime çok büyük bir iyilik yapmış olacağım. Ne kadar çabuk gelirse o kadar az yıpratır bu beni...
Sanırım en çok kendimize bakmamız kendimizi önemsememiz gerekirken çevremizdekileri kırmama gibi bir içgüdüden kaynaklanıyor. Ama saçma bir fedakarlık. Saçmalığının farkındayım en azından. Siz de kendinize iyi bakın:)
İçimdekileri, duygularımı, düşüncelerimi paylasabileceğim kimsem olmadığını düşünüyorum. Çoğu zaman büyük bir hissizlikle savaşıyorum ve bu çok yorucu. Öyle günlerim oluyor ki hayatımdaki insanlara herhangi bir sevgi duymuyorum buna ailem en yakinimdakiler dahil kendimi saymıyorum bile. Her şey samimiyetten uzak, her sey nefret edilesi, herkes sahte ve uzak geliyor. Tutamıyorum içimde gerçekten tutamıyorum tastikca taşıyor ama yanlış gösteriyor kendini. Bazı zamanlar kendimden iğreniyorum. Yapmak istemediklerimi yapıyor, dünyanın en sahte insani oluyorum. Neden ki neden? Ne yaparsam yapayım yalniz kalacaksam ki kalıyorsam neden bu kadar yoruluyorum.
Sanırım tüm bu koşuşturmacalar içinde bedenimiz koşup giderken ruhumuz geride kalıyor. Şöyle bir durup ruhumuzun yetişmesini beklemek gerekiyor bazen. İşte o günler ben de aynı böyle hissediyorum. Ama koşmak kadar durmak da yorucu. Hatta yorulmanın ötesinde...
Sayın moonlight ne güzel anlattınız. Ruhumla bedenim aynı ritimde değil.. çok üzücü kelimeler kıyafetsiz çoğu zaman
Ruhunuzu besleyin sn lavinia. Bana denileni diyorum ve diliyorum :)))
Teşekkür ederim sayın deli dumrul deniyorum inanın
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?