confessions

richardthelionheart

1. nesil Yazar - Yazar

  1. toplam entry 117
  2. takipçi 8
  3. puan 8158

yazarların beceremediği şeyler

richardthelionheart
telefonla konuşurken oturmak; hep gezesim, evi turlayasım gelir. kısa konuşmalar yapacaksam veya aklımda hemen bir şey söyleyip kapatmak varsa ayaklanmıyorum ama istekli ve uzun bir konuşma olacaksa gezerim
3
schrodingerin kedisi schrodingerin kedisi
kesinlikle ben de öyleyim. telefonla konuşacağım zaman odamda 30 kez tur atarım
schrodingerin kedisi schrodingerin kedisi
hatta bazen nefes nefese kalırım nefesim yetmez :/
mandalinasoydumbasucumakoydum mandalinasoydumbasucumakoydum
ben yalnızca uzun konuşmalarda değil kısacık bir şey söyleyip hemen kapatacaksam da 2 saniyeliğine de olsa ayağa kalkarım. hayır bir de gerçekten yerimde durup konuşmayı beceremiyorum ya. çok denedim ama yok yani olmuyor

o anlama gelmeyen cümleler

richardthelionheart
''gamzedeyim'' kelimesi sadece gülüşle ortaya çıkan çukur anlamındaki 'gamze'de bulunmaktan bahsetmez. gam-zede de hüzünle ve üzüntü ile yıkılmış bir sıfattır. kazazede gibi. başlı başına bir kelimedir.
2
highwaytohell highwaytohell
barış manço'nun şarkısında o anlamda kullanılmış diye bir şey okumuştum yanlış hatırlamıyorsam
mdblue mdblue
Çok güzelmiş ben hiç düşünmemiştim :)

lise hakkında - özlenenler

richardthelionheart
dertsiz olmak, gerçekten dertsiz olmak ilk iki senesinde lisenin. karşı cinslerle aynı ortamda bulunmaya değil de bulunduğunun farkına varmaya başlarsın, bazen gerçek dostluklar edinirsin, kimlik bunalımının başlarına denk gelir falan hayatında olacak her şeyin başıdır yani. şimdi bakınca binası, sınıfı, her teneffüs ve ders ayrı bir olay yaşanması, her günün ayrı bir eğlence olması vb. evden bu kadar uzak olmanın ilk defa farkına varılması, ailenden daha çok gördüğün yüzlerin hayatında her gün daha derine girmesi... son iki senesi çok da gerekli değildir. olduğum kişiye katkıları çok ama özlenenler ise soru, kesinlikle ilk iki senesi. üniversitenin kat kat güzel olarak onları bile unutturması umuduyla..

özdemir asaf

richardthelionheart
28 ocak 1981 yılında hayata veda eden cumhuriyet dönemi türk şairi. şiirini döneminden ayrı bir dil ve anlayış ile yazmıştır. az söz ile çok şey anlatmayı amaçlamış ve soyut bir şiir anlayışına yönelmiştir.

Ölünceye kadar seni bekleyecekmiş,
Sersem.
Ben seni beklerken ölmem ki..
Beklersem.

ölüm

richardthelionheart
''biz hayatta iken ölüm yok, ölüm geldiğinde ise artık biz yokuz.''
- epikür
1
muamma muamma
Ne yazık ki insanların pek çoğu bu değerli sözü başı bozuk hayvan hürriyetiyle anı yaşamak olarak algılıyorlar :) sayın richardthelionheart

gütfsözlük

richardthelionheart
toplam yazar sayısının sabit bir şekilde 206 kalması ile beni üzen okulum sözlüğü. ben bu işlerden anlamadığım için kolaydır, zordur, bu da nasıl yapılmaz falan diye söylenemem ama aklımdaki bazı fikirleri bu platformun geliştirilmesi için paylaşmak isityorum. Olur ya kafalarına yatar, yapacak güçleri olur platformu zenginleştirmek için adım atılır; ne mutlu bize!

1. Sözlüğü GÜTF ile sabit tutmak.

Olay bu mu bilmiyorum, sadece Gazi Tıp Fakültesinde okuyanlar mı yazar yapılıyor bir fikrim yok fakat açık bir sözlük haline getirmek bence işleri çok çok geliştirir. Kural olsun, üniversite öğrencileri kullansın sadece densin o yüzden sadece .edu uzantılı e postalar kabul edilsin falan ama bir şekilde yaygın bir kitle bulursak bence sözlük gelişebilir. Olmadı güzel birkaç renk eklenir, tıp fakültesi mensupları adları yanında steteskop görür, tarih fakülteliler bir roma sütunu görür vb. renklenir site.

2. Yok, sadece TIP olsun

O zaman da tüm tıplara açılır sitemiz, sadece doktor adayları vb. girer girdilerini; bu sefer de isimlerin yanında okul logosu olur belki falan yine bir renk katılmış olur. Bunu yapmak ne kadar kolaydır zordu bilmiyorum ama fikirlerimi yazıyorum, tekrar belirteyim. Kitlenin artması sözlüğün devamlılığı ve büyümesi için bence şart

3. Memnuniyet

Ben sitenin istatistik olayını, puan sistemini, yorum yapma özelliği, bkz'larını, taçlandırmasını falan çok seviyorum. Eleştiri yaparken çok çok memnun olduğum taraflarını da söylemeden geçmeyeyim.

4. Çaylak/Yazar ilişkisi

Bence bir süre için, gerekli şartlardan geçildikten sonra yazar sayısı kısıtlanmadan arttırılmalı. 100 kişi çaylak kalarak sözlükte yazılarının çıkmasını bekliyor şu an. Zaten 206 tane yazar var. Yani 300 üye ile biraz küçük bir sözlüğe sahibiz.

Tamam kimse milyonluk bir ekşi sözlük çıkartalım demiyor zaten ilk zamanlarından ama bugün denk geldiğim bir sözlük var, reklam olmaması adına ismini vermeyeceğim. toplam yazar + çaylak 15.000 kişi falanlar mesela ve instagram'da bir reklamlarına denk gelerek haberdar oldum. Kendi çaplarında bir şeyler yapıyorlar karma, listeler vb. gayet tanıdık geldi bana da. Umarım sözlüğümüz de bir gün istediğim/iz gibi gelişir de aktif bir platform olur. gerçekten hevesli bir şekilde girmiştim fakat beklenildiği gibi gitmiyor sanırım.. aklıma gelen başka bir şey olursa da düzenleme yaparım girdi üzerinde. dediğim gibi yazmamdaki tek amaç platformu aktif ve kullanılabilir bir yere dönüştürerek geliştirecek birkaç fikir sunmak.
5
mdblue mdblue
Açıkçası ben diğer tıp fakültesi üniversitelerine açılma fikrine artık sıcak bakıyorum. Tıp fakültelerini üniversite üniversite ayrı renklerle temsil edebiliriz aslında. ;) ama Gazi mavi olursa ancak yola devam edebilirim. ;)))
inthebleakmidwinter inthebleakmidwinter
Sayın richardthelionheart tavsiyeleriniz için çok teşekkür ederim, halihazırda bir kısmı zaten uygulanmakta. Şu anki tek kuralımız gaziedu mailiyle üye olan her gütf lü öğrencinin doğrudan yazar yapılması şeklinde. Ne yazık ki ancak böyle filtreleyebilmekteyiz. İlerleyen dönemlerde bazı revizyonların yapılması gündemimizde. Tekrardan çok teşekkür ederiz.
sokratesla sokratesla
ne kadar diğer üniversitelerin katılmasına sıcak bakmasam da bence sözlüğü aktif tutabilecek en güzel şey, mobil bir uygulama ve bildirim seçenekleri olabilir. büyük mobil uygulamalarda bildirim geldikçe uygulamaya ait bağımız kopsa bile bize kendini hatırlatan bir sistem olduğu gibi gutfsozluk.com'u da bu sistemde yazarları aktif tutabiliriz.
mdblue mdblue
Evet kesinlikle katılıyorum ama bildiğim kadarıyla android uygulaması var, Apple'da uygulamayı yapmak için yüklü bir miktar gerekiyor. Bunun için reklam almak denendi ama o miktara yaklaşılamadı. O yüzden böyle devam ediyoruz. :(
richardthelionheart richardthelionheart
önerilerimi dikkate alarak okuduğunuz ve cevap verdiğiniz için ben teşekkür ederim, dediğim gibi bu tür site yapım işlerinden anlamıyorum o yüzden kapasitemiz nedir, gücümüz neye yeter bilmiyorum ama hızlı bir şekilde büyük bir kitle oluşturarak gelişmesini umuyorum sözlüğün. Umarım daha güzel günlerini de görürüz platformumuzun..

before sunrise film

richardthelionheart
Filmleri 9 yıl ara ile çıkan ''before'' serisinin ilk filmi. Yakın zamanda tavsiye üzerine izledim ve bayadır böyle bir film izlemediğimi fark ettim. Diyaloglar üzerine kurulu filmde bazı konular hakkında ilgi çekici düşünceler buldum ve düşünmeyi, düşündüren uğraşlar edinmeyi seven biri olarak filmi beğendim. fakat bir nokta var ki filmlerdeki samimi oyunculuğu gerçekten sevip sevmediğim hakkında beni ikileme düşürdü. Rol olduğunu bildiğim bir doğallık fikrine bir süre daha yabancıyım sanırım.
1
highwaytohell highwaytohell
kesinlike derin diyalogların olduğu düşündüren bir filmdi.serideki diğer filmler de güzel ama before sunrise bir başka :)

yazarların pandemiyle başa çıkış şekli

richardthelionheart
rahatlamak. kendime stres malzemesi çıkarmamaya çalışıyorum zaten uğraşmam gereken bazı şeyler varken daha küçüklerini de düşünerek kendimi sıkmıyorum. hepsi halledilebilir oluyorlar. problemlerimizi bazen kendimizin büyüttüğünü düşünüyorum. ya da daha büyükleri ile karşılaşmadan onları en büyük gibi düşündüğümüzü. olmadıklarını bilsek bile bunun rahatlığına kapılıp kendimizi onlar için bile kafa patlatırken buluyoruz. umarım o günlere dönebiliriz

hırs

richardthelionheart
en iğrendiğim insan özelliklerinin başında gelenler içindedir hırs ve rekabet isteği. başkalarını geçmek için yaşayan bir insan.. ne mutsuzluk ve bencillik ama! kendini asla geçemeyecek oluşuna da üzülmek gerekir aslında. fazla mı iğneleyici oldu? bilemedim.
1
armut armut
Eksik bile kalmış. Ağzınıza sağlık :)

acımak

richardthelionheart
benzeri başlıkları gördüğüm için açmak zorunda hissettiğim başlık. iyi midir kötü müdür, insanın kendini tatmin etmesi midir yoksa gerçekten üzülmesi midir, bundan kazanç sağlamaya çalışanlara ne denir, acınan kişinin hisleri, düşünceleri akla gelir mi hiç...

bir sürü soru var aklımda. acınan kişiye ''sen muhtaçsın'' demenin bir başka yoludur gibi geliyor bazen, bazen de kötü olan bunu hissettirmek ve bundan kazanç sağlamaya çalışmaktır; duygunun kendisinde sorun yoktur, sonrasında aldığımız aksiyon onu kötü yapar gibi geliyor. gerçekten kendimize iyi biri olduğumuzu hatırlatarak kendimizi tatmin ettiğimiz ve çıkarımıza kullandığımız bir rahatlama yolu mudur acımak, yoksa gerçekten üzüntü ile yardımcı olmaya çalışmak birleşerek bu hüzünlü yardımseverlik halini mi oluşturur? her zaman acıyan kişi acınan kişiden daha eksiksiz, daha üstün konumda görür mü kendini, acısı olmayan olarak tatmin eder mi? ''acınan'' kelimesinin ağırlığının farkında mıdır bunu yaparken? yoksa karşılaştırma yapmadan mı hisseder bunu? ayrımını gerçekten yapabilir mi o da ayrı bir soru.
1
ruhsuz ruhsuz
Ben herhangi bir konuda ya da kişi ile ilgili kötü bir haber alınca kalbimde ağırlık hissederim. Nefes alamam ilkin. Belki benim acıma şeklim budur. Ancak sana katılıyorum; bazıları samimiyetsizce ve çıkar gözeterek tepki veriýorlar

seven kişiyi üzmek

richardthelionheart
Sevmemekle alakalı olduğunu düşünmüyorum. Mesele sonrasıdır. Farkında mi? Umursuyor mu? Görmezden mi geliyor? Gönlünüzü almak için çabalıyor mu? Onun için önemli olduğunuzu hissettiriyor mu? Hissettirmeye çalışıyor mu? Yoksa üzüntü olur. Bilemez o davranışın sizi üzecegini, asıl mesela üzüldüğünüzü bildikten sonra ne yaptığı olur. Bir daha üzmemek için çabalar, aynı davranışı yapmaktan kaçınır. Kırılgan yerisinizdir çünkü. Sizin üzülmenizi istemezken üzen kendisi olursa çatlar kırılır kalbi. Evet biraz edebiyat yaptım ama anlatabildim sanıyorum

kobe bryant

richardthelionheart
aramızdan ayrılışının üstünden tam 1 yıl geçti bugün. başlığını keşke doğum gününde açabilseydik, bu yıl şu şu yaşına girdi diye. olmadı.

büyük bir neslin basketbolcusu oldu Kobe. sınıfta çöp atarken, bahçede top oynarken... seven sevmeyen herkes anardı adını. ben basketbolu onun sayesinde sevmiştim. küçükken çok izlemesem, ilgilenmesem de bilirdim ismini; izlemiştim o sarı bol şortu ile basketbol oynarken. aklımda öyle kalmış yani.

bir kez daha analım bu büyük basketbolcuyu, bu sözlükte de bir başlığı bulunsun; ölüm yıldönümünde açılmış bir başlık ama olsun..

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol