Her gece kombin yapıp kenara koymak.
Çünkü bu fikir sabah kalktığımda tek başıma tuvalete gidebileceğimi,yüzümü yıkayacağımi,güneş kremimi süreceğimi,giyineceğimi,yemek yiyeceğimi,dişimi fırçalayacağımı,babamla geliyorsam okula kadar araba süreceğimi gösteriyor.
Yani ben o gün de eğilip çorabımı giyebilmişim,babam dememiş ki:'anneni çağırayım mı,çorabını çekebilecek misin?'
Yani ben o gün de dümdüz yaşamışım.
Geçen sene gütbatın kongresinde tippi mckenzie'nin konuştuğu kürsüde konuşup fatih hoca'nın kongresinde sözlü sunum yapıp birinci olmuştum.
10 gün sonra tuvalete gidemez bir insandım.
18 gün banyo yapamamıştım.
Saçımı o yüzden kesemiyorum.
Her gün onlarla ilgileniyorum.
Yıkıyorum.
Tarıyorum.
Kurutuyorum.
Yani demek ki bugün de banyo yapabilmişim. :)
Rutin nimettir.
Edit:akşam bu entriyi yazdım,sabah okula gittim.
Genetik rotasyonundayım ve bir asistan abi 'sen o geçen sene kongrede sunum yapan kız mısın?' dedi.
Buruk buruk gülümsetti.
Kendisi hem insanlık hem doktorluk bakımından idolümdür. Genel kültürü geniş, alçakgönüllü, kibar ve doğasında "iyileştirme" bulunan çok saygıdeğer biridir. Kendisinden bahsederken "hazretleri" deme ihtiyacı doğuyor içimde
4. sınıftaki bize genel öğretilenin aksine hasta konudan sapsa dahi hastanın sözünü bitirmesini bekler ve sonrasında kibarca konuya yeniden yönlendirir, muayene gösterecekken odada bizden başka kimse olmamasına dikkat eder, hastanın mahremiyetini ihlal etmeden muayeneyi gösterir ve hatta gerekiyorsa giyinmesine bile yardım eder. İnsan hayatına gerçekten kıymet veren biridir. Sayesinde bunların mümkün olduğunu gördüm.
Bugüne kadar bu konuda çok fazla etik çatışma yaşıyordum kendi içimde, hastanın sözünü bitirmesini beklediğim için ("konuya yönlendirmediğim" için) yanımdaki arkadaşımın sıkılıp odayı terk ettiği de oldu, boyun muayenesi göstermek için başörtüsünü açtıkları teyzeyi öylece bırakıp gittiklerinde dönüp eşarbını taktığım da oldu, laba kan götüremeyecek hastanın tüpünü götürdüğüm de oldu. Kendimi zayıf, fazla empatik ve "başarısız" bir doktor olarak görüyordum bu yüzden zaman zaman. O personelin işi, o hemşirenin işi, o psikoloğun işi, o refakatçinin işi... Bazen de "insan"ın işidir ya
O yüzden aydın hocamızın yeri gözümde çok ayrıdır. Tam olarak mümkün kelimesinin karşılığıdır. İyilik mümkün, nezaket mümkün, yaşatmak mümkün. İyi ki var; uzun, sağlıklı, mutlu ömürleri olsun
4. sınıftaki bize genel öğretilenin aksine hasta konudan sapsa dahi hastanın sözünü bitirmesini bekler ve sonrasında kibarca konuya yeniden yönlendirir, muayene gösterecekken odada bizden başka kimse olmamasına dikkat eder, hastanın mahremiyetini ihlal etmeden muayeneyi gösterir ve hatta gerekiyorsa giyinmesine bile yardım eder. İnsan hayatına gerçekten kıymet veren biridir. Sayesinde bunların mümkün olduğunu gördüm.
Bugüne kadar bu konuda çok fazla etik çatışma yaşıyordum kendi içimde, hastanın sözünü bitirmesini beklediğim için ("konuya yönlendirmediğim" için) yanımdaki arkadaşımın sıkılıp odayı terk ettiği de oldu, boyun muayenesi göstermek için başörtüsünü açtıkları teyzeyi öylece bırakıp gittiklerinde dönüp eşarbını taktığım da oldu, laba kan götüremeyecek hastanın tüpünü götürdüğüm de oldu. Kendimi zayıf, fazla empatik ve "başarısız" bir doktor olarak görüyordum bu yüzden zaman zaman. O personelin işi, o hemşirenin işi, o psikoloğun işi, o refakatçinin işi... Bazen de "insan"ın işidir ya
O yüzden aydın hocamızın yeri gözümde çok ayrıdır. Tam olarak mümkün kelimesinin karşılığıdır. İyilik mümkün, nezaket mümkün, yaşatmak mümkün. İyi ki var; uzun, sağlıklı, mutlu ömürleri olsun
Arkadaşlarla plan yaparken oluşan belirsizlikten daha sinir bozucusunu bilmiyorum efenim. "Fark etmez" söz öbeğini dilimizden kaldırmak istiyorum. Bu uyumlu olmak değildir sevgili yazarlar, planı çıkmaz sokağa sürüklemektir. Sen fikrini söyle kardeşim, sonra çoğunluğa göre karar veririz.
19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı
19 Mayıs sadece bir tarih değil, bir başkaldırının, bir dirilişin adıdır. O gün Samsun'da yakılan meşale, bir milletin küllerinden yeniden doğuşuna öncülük etti. Bugün hâlâ bir yerlerde karanlığa karşı yakılan her umut kıvılcımı, o meşalenin devamıdır.
Gençlik dediler… Umut dediler… Ve o umut, bir asırdır sönmeyen bir meşaleye dönüştü. Atatürk bu ülkeyi gençliğe emanet etti; biz de o emaneti sadece sözle değil, duruşumuzla, inancımızla ve cesaretimizle taşıyoruz. Çünkü 1919'da atılan adım, hâlâ yolumuzu aydınlatıyor.
Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, bu vatanı bizlere emanet eden tüm kahramanları saygı ve minnetle anıyoruz. 19 Mayıs'ta yakılan o meşale, bir milletin yeniden doğuşunu simgeliyordu ve o umut hiç sönmedi, sönmeyecek. Her adımda, her hareketimizde, o meşaleyi yaşatmaya ve geleceğe taşımaya devam edeceğiz. 19 Mayıs, sadece bir tarih değil; özgürlüğün, direncin ve umudun sembolüdür.
19 Mayıs sadece bir tarih değil, bir başkaldırının, bir dirilişin adıdır. O gün Samsun'da yakılan meşale, bir milletin küllerinden yeniden doğuşuna öncülük etti. Bugün hâlâ bir yerlerde karanlığa karşı yakılan her umut kıvılcımı, o meşalenin devamıdır.
Gençlik dediler… Umut dediler… Ve o umut, bir asırdır sönmeyen bir meşaleye dönüştü. Atatürk bu ülkeyi gençliğe emanet etti; biz de o emaneti sadece sözle değil, duruşumuzla, inancımızla ve cesaretimizle taşıyoruz. Çünkü 1919'da atılan adım, hâlâ yolumuzu aydınlatıyor.
Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, bu vatanı bizlere emanet eden tüm kahramanları saygı ve minnetle anıyoruz. 19 Mayıs'ta yakılan o meşale, bir milletin yeniden doğuşunu simgeliyordu ve o umut hiç sönmedi, sönmeyecek. Her adımda, her hareketimizde, o meşaleyi yaşatmaya ve geleceğe taşımaya devam edeceğiz. 19 Mayıs, sadece bir tarih değil; özgürlüğün, direncin ve umudun sembolüdür.
Benim için “zanneden” arkadaş sanırım. Yada kafada kuran da diyebiliriz. Senin yaptığın bir şeye kendi kendine alınıp soğuk yapar. Kendince senin yaptığın o şeye sebep bulur seni analiz ettiğini düşünür. Kötü bir niyetin olduğunu zanneder. Sen soğukluğu fark edersin. İletişim kurmaya çalışırsın. Altından beklemediğin bir sürü “zan” çıkar. Ama onun kendi yaptığı her davranışa çok mantıklı sebepleri vardır kendince. İletişim çok önemli…
Çok düşük değilmiş ortalaman
instagramda zaman zaman burada hayatını kaybeden Kübra Altın'ın eşi ve Alya Altın'ın babası Hilmi Altın'ın hesabı önüme düşüyor. Her gördüğümde daha çok öfkeleniyorum. O otele giderken gözlerinin içi gülüyormuş eşinin, kızı otelde yer bulabildikleri için çok sevinmiş video çekmiş neşeli neşeli. Bu insanların suçu neydi diye düşünmeden edemiyorum. Bu ülkede doğmak mı?
Yaşanamamışlıklar… bir zamanlar sizi neşeyle dolduran birinin şimdilerde yanından geçerken kafanızı eğdiğiniz her an, akla gelen ihtimaller kümesi… geriye dönmek, her şeye yeniden başlamak, bir şeyleri daha farklı ve belki daha doğru yapmak istersin ama artık gücün yoktur. Gurur-kalp savaşını gurur kazansa da yine de keşkeler boğazda bir yumru, gözlerde yaşlar bırakır Ve insan yoluna öylece devam eder ki zannımca alışmak tam da burada başlar.
Umarım mevzudan en kısa sürede disosiye olursunuz ve sanki hiçbiri hiç yaşanmamış,o kişi tamamen bir yabancıymış gibi hissedebilirsiniz.
Esasında sanılanın aksine bilinç düzeyindeki bir disosiasyon sağlıklıdır.
Esasında sanılanın aksine bilinç düzeyindeki bir disosiasyon sağlıklıdır.
Umarım sayın yazar…
Çocukken herhangi bir sevgi unsurunda bir eksiklikle karşılaştıysanız hayatınız boyunca yakanızı bırakmaz. Gün boyu aman hayat ne güzel diye güldürür eğlendirir, eve dönüş yolunda gözünüzü doldurmaya utanmaz. Şerefsiz.
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Kutlu Olsun!
bugün, millet iradesinin en saf haliyle temsil edildiği, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün geleceğimizin teminatı olan çocuklara armağan ettiği 23 nisan ulusal Egemenlik ve çocuk bayramı'nı kutluyoruz.
bu özel günde,koltuklara çocuklar oturur.çünkü koltuklar, geleceğe umutla bakan,temiz yürekli çocuklara çok yakışır.
umarız ki büyükler de bu minik temsilcilerden ilham alır; koltukları bir amaç değil,bir araç olarak görür. Zira koltuğu sevip,sorumluluğu sevmemek... çocuklara göre değil!
bugün biz büyükler için bir hatırlatma,çocuklar içinse bir bayram.
geleceğimizin ışığı olan tüm çocukların 23 nisan'ı kutlu olsun!
bugün, millet iradesinin en saf haliyle temsil edildiği, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün geleceğimizin teminatı olan çocuklara armağan ettiği 23 nisan ulusal Egemenlik ve çocuk bayramı'nı kutluyoruz.
bu özel günde,koltuklara çocuklar oturur.çünkü koltuklar, geleceğe umutla bakan,temiz yürekli çocuklara çok yakışır.
umarız ki büyükler de bu minik temsilcilerden ilham alır; koltukları bir amaç değil,bir araç olarak görür. Zira koltuğu sevip,sorumluluğu sevmemek... çocuklara göre değil!
bugün biz büyükler için bir hatırlatma,çocuklar içinse bir bayram.
geleceğimizin ışığı olan tüm çocukların 23 nisan'ı kutlu olsun!
Bazı insanlar hayatımıza girer, bize bir şeyler öğretir ve hayatımızdaki süresi dolunca da bir şekilde çıkarlar. Bunu böyle kabul edip o insanın bize kattıklarıyla hayatımıza devam etmek gerek.
Bir Gütf'lü karede sabahlıyordur.
İkisine de değil, tus çalışan ve mevcut kontenjanlarla yüksek puanlı bir bölüm isteyene zor. (Zorluk konusu değişmeksizin)
Alışırım Gözlerimi Kapamaya- MaNga
Sen ya da Hiç - Madrigal

'Eşim gözlerimin önünde şehit oldu. Yetim oğlumun bacağı koptu, başörtüm ile bacağını bağlayıp 4 km taşıdım, az önce oğlum da şehit oldu. Elimden bu geliyordu, bunu yaptım, başörtüm bile işe yaradı. Müslümanlar başımdaki kanlı örtüm kadar fayda vermedi…'
Bunlar bu devrin karanlığını gözler önüne seren bu kadının sözleri…
Samimi değilsiniz abi yapmayın duygunuz yoksa bile mantıklı ve tutarlı olun…
Sen ey hayvanseverim diyen kardeş tutarlı değilsin.
Sen ey kadın hakları savunucusuyum diyen kardeş tutarlı değilsin.
Sen ey insan hakları savunucusuyum diyen kardeş tutarlı değilsin.
Veya belki de evrensel değilsin ki bu da tutarsız olmanın farklı bir tezahürüdür…
Son 5 gün 100 den fazla çocuk ve bayram günleri de dahil olmak üzere…
100 basit yazılır zor yaşanır… çocuk küçük acısı büyüktür… 5 gün kısa ve geçmeyendir yapma…
Var sen 18.000 i ve 1,5 yılı düşün…
Ey karşılaştırmayı çok seven kardeş ey ulus devlet anlayışını özümsemiş ve benden gayrısı benim ilgim değil diyen kardeş, öyle mi gerçekten samimi misin önce ve sonra senin fikirlerin ne kadar özgür, düşün…
Bir esarettir devam etmekte insanın zindanları vardır onlardan kurtuldukça insan özgür olmaya yol alır…
Tarih zindanı, tabiat zindanı, toplum zindanı ve en önemlisi kendi zindanımız…
Ve en nihayetinde kişi kendini esir eder farkında dahi değildir…
Eksileyen arkadaş siyasi bir söylemde bulunduğumu sandı herhalde yoksa bir hekim adayının böyle bir durumu kabulleniyor olması da kendi içinde tutarsız...
niye sasiriyon syn dark, sen fistikgibirinin anlattığını anlamiyon baskasi da seni anlamiyor
Kardeşim hayırlı tezkerelerin olsun..
Her ne kadar kiralık evlerden ırak olsan da bizim gönül evimizde sahipsin dert etme sen..
Her ne kadar kiralık evlerden ırak olsan da bizim gönül evimizde sahipsin dert etme sen..
'Biraz ara versek iyi olur' biraz uzak kalmanın iyi geleceği anlamına gelmez.
Bitmiştir.
Evet cnm irreversible
Bitmiştir.
Evet cnm irreversible
Eğer karşınızdaki bir hata yaptığında onun hatası yerine sizin hataya verdiğiniz tepki daha çok konuşuluyorsa karşınızdaki sizi muhtemelen manipüle ediyordur.Farkındalığınızı arttırın. İlişki, arkadaşlık, ekonomi, politika, siyaset tavsiyesidir…
Ses çıkarmayan insanlar. Gerçi büyüklerimiz onlara “dilsiz şeytan” diyerek bu ikilemi yok etmişler.
Para harcamamayı düşünüyorum
(•_•)
<) )╯SATIN ALMA
/ \
\(•_•)
( (> SATIN ALMA
/ \
(•_•)
<) )> 2 NİSAN'DA HİÇBİR ŞEY SATIN ALMA
/ \
<) )╯SATIN ALMA
/ \
\(•_•)
( (> SATIN ALMA
/ \
(•_•)
<) )> 2 NİSAN'DA HİÇBİR ŞEY SATIN ALMA
/ \
Hala birileri var, birileri var
Ruhunu, şerefini zalimin gölgesine satmayan
Birileri var, birileri var
Masumun nefesini koruyan birileri var
Yeter ki hep böyle kal..
Ruhunu, şerefini zalimin gölgesine satmayan
Birileri var, birileri var
Masumun nefesini koruyan birileri var
Yeter ki hep böyle kal..
kızılay
Hukukun h'sinin bile kalmadığı ülke.
Cumhuriyet, egemenlik, geçmiş dönemde kazandığımız her şey bir bir elimizden kayıp giderken akıl sağlığını korumanın bir yolu yok. Çok üzücü ve çok yazık.
Cumhuriyet, egemenlik, geçmiş dönemde kazandığımız her şey bir bir elimizden kayıp giderken akıl sağlığını korumanın bir yolu yok. Çok üzücü ve çok yazık.
kırtasiyeden not alırken fethi abi'nin bak şu hoca şöyle yapar şu nottan çalış önerilerinin bütünüdür.
Tıp fakültesine girdiğimden beri çocuk halimin bana bolca gülümsediği ve teşekkür ettiği gündür.
Eminim birçoğumuzun da öyledir.
Nicelerini görmek ümidiyle…
Günümüz hak ettiğimiz gibi kutlu olsun.
Eminim birçoğumuzun da öyledir.
Nicelerini görmek ümidiyle…
Günümüz hak ettiğimiz gibi kutlu olsun.
Birine sahip olamayacağı güzellikleri bir anlığına göstermek, deneyimletmek.
Bu aralar fiyatından şikayetçi olduğum için çilek örneğinden gideceğim. Hayatında hiç çilek alamayacak birini düşünelim. Bir gün o kişiyi alalım ve sadece bir günlüğüne çilek tarlasına götürelim. Çileğin kokusunu, tadını öğretelim ama bunun sadece bir günlük bir şey olduğunu asla söylemeyelim. Gün sonunda onu çileğe sahip olamayacak hayatına tekrar yolcu edelim. O kişi artık çilekten haberdar ve bir daha tadına bakamayacak. Eğer biz ona bunu hiç göstermeseydik hayatında bir çilek eksikliği hissetmeyecekti ama artık hissedecek. Bunu her türlü iyi davranışa uyarlayabiliriz. Bir şeye sahip olamamakla sahip oluyormuş gibi olup bunun farkında olmak acısal olarak farklı düzeyde seyrediyor. O yüzden sürdürülebilir olmayan iyilik iyilik midir yoksa birine yapılabilecek bilinçli bir kötülük müdür diye sorgulamakta fayda var.
Bu aralar fiyatından şikayetçi olduğum için çilek örneğinden gideceğim. Hayatında hiç çilek alamayacak birini düşünelim. Bir gün o kişiyi alalım ve sadece bir günlüğüne çilek tarlasına götürelim. Çileğin kokusunu, tadını öğretelim ama bunun sadece bir günlük bir şey olduğunu asla söylemeyelim. Gün sonunda onu çileğe sahip olamayacak hayatına tekrar yolcu edelim. O kişi artık çilekten haberdar ve bir daha tadına bakamayacak. Eğer biz ona bunu hiç göstermeseydik hayatında bir çilek eksikliği hissetmeyecekti ama artık hissedecek. Bunu her türlü iyi davranışa uyarlayabiliriz. Bir şeye sahip olamamakla sahip oluyormuş gibi olup bunun farkında olmak acısal olarak farklı düzeyde seyrediyor. O yüzden sürdürülebilir olmayan iyilik iyilik midir yoksa birine yapılabilecek bilinçli bir kötülük müdür diye sorgulamakta fayda var.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?