maalesef bu fakültede zaman hızlı akıyor ve muhtemelen sonrası da pek farklı olmayacak ama vaktimizi kıymetlendiren şeylerle meşgul olup, kişilerle muhabbet kurunca hayatı ucundan da olsa yakalamış hissediyorum. umarım çok daha güzelleriyle karşılaşırım, karşılaşırız ve verdiğimiz emeklere değer bir hayat süreriz.
Bu duyguyu da hatırlatılmasını da sevmiyorum. Ulan, Zaman o kadar hızlı geçiyorsa onu uzatalım di mi, uzatalım nasıl olacak? Hmm, Zamanı nasıl verimli geçiriz veya uzatırız? Araştıralım uzatmayı..
Yaşamı alışkanlık haline getirmememiz lazımmış. Ne yapıyorsak ilk kez yapıyormuş gibi aynı merak ve şevkleymiş. Belki o zaman zamanı uzatabilirmişiz. Bi sny 3 saat uyku da var alttaki sitede (aynen hocam bunlar çoksel doğru)
Her neyse Zamanı uzatmak eşittir zihni kandırmak. Kandırmak benlik değil verimli geçirelim hadi en iyisi. Bakıyorum üst yaşlara üstadlar devirmiş nice yıllar: 60-70-80.. peki ben? Nasıl bir hayat inşa etmek isteği..?
sildiğim bir entry'm vardı otobiyografiyle alakalı, torunları dizdin karşına, yaşı almışsın. Seni, senin ağzından dinleyecekler. onlar da kendi torunlarına anlatır zamanı gelince dedelerini. İşte adını 3-5 nesil daha yaşatmak amaçlı aldın eline mikrofonu aslında.. kendini anlatacaksın nasıl bir ben anlatmak istersin torunlarına? Ne anlatsan memnun olursun, duruyor önünde gayet lekesiz yıllar. Hadi buyur, çık meydana doldur yılları, neyle istersin?
her şeyi denemeliyim insanı gibi oraya buraya saldırmak mı istersin, her türlü tecrübeyi tatmakla mı geçirmek istersin hayatını? (Belkii..) kariyer hocam herkes beni parmağıyla göstersin insanı da var şurda (ahahahhaha di mi belki...) Kendi halinde olayları uzaktan izleyen biri de oturuyor köşede ona ne dersin (al abi bi snickers..) fuckültedeki profesörlerden birini vereyim mi, derse gelirsin anlatırsın bir şeyler (hıh olur mu?)
İnsanlar idöl demiş bunlara, kişisel gelişimci pro'ların "HERKESİN BİR İDÖLÜ" olmalı sözünün dayanağı. Senin ilerde olmak istediğin kişiliğe hayata en yakın kişi kim, onun ayak izlerinden git.. hatta ne gitmesi koş, ne de olsa zaman çok hızlı geçiyor..
Nt: şu tepede hiç ayak izi basılmamış karlı bi yamaç var oraya gidebilir miyiz annee, ilk ben basmak istiyorum o karlara lüüüüüütfen olur muu? Hadiiii ;)
Ya ne ara ne ara. Bitti ya şaka gibi bir yıl daha bitti. Sevgili dönemdaşlarım hepinize iyi bir internlük yılı diliyorum. Aranızda gitmeden önce illa ki görüşemeyeceğim kişiler olacak. Birkaç hafta fazladan kalacağım buralarda. Vakti olanları dondurma yemeye beklerim. Sizi bensiz bırakıcam biraz. Merak edilmesin zamanı geldiğinde aradaki açığı fazlasıyla kapatırım :)
öncelikle şunu belirteyim : evet geceleri başka bir insan oluyorum.muhtemelen bir film karakteri olsaydım Tyler durden olurdum.hava karardı mı ruh halim değişiyor gariptir.
bunu yazmaya mecburum şu an ki düşüncelerimi unutmak istemiyorum çünkü.okul dolayısıyla eve 2 ayda bir geliyorum çoğunuz gibi.eve geldiğimde ailemle vakit geçirmeye daha çok vakit ayırıyorum(ayırmaya çalışıyorum diyelim) dışarda gezmektense çünkü 20 sene gezmisim zaten artık çekmiyor ilgimi(öyle sanıyordum daha doğrusu).
Sabah ilkokuldan bir arkadaşımla buluştuk ya da karşılaştık diyelim daha doğru olur.iste akşama kadar okey,gezmek, yemek falan boş işler..neyse saat 23 gibi başladık mahalleyi gezmeye ilkokulda ki arkadaşlarım isimlerini hatırlamaya ve bazı anıları anlatmaya çalıştık birbirimize buraya kadar normaldi her şey.ben Instagram kullanmadigim için takip etmem öyle eski dostlar şimdi ne yapar,sınıfın sessiz çocuğu ne hale gelmis,ilkokuldaki bana aşık olan kıza neler olmuş falan merak da etmem böyle zirvaliklari.
Ta ki içimdeki duygusal Erbatur beni dürtene kadar.arkadas isimleri sayıyor bana instadan gösteriyor falan bir garip oldum.gösterdiği her insanla olan anılarım aklıma geliyo sanki dün gibi hatırlıyorum anı kafamda detaylarıyla canlanıyor bı kötü oluyorum 12-13 sene nasıl geçmiş olabilir lan.yuzleri çok değişmiş.farklı insanlar olmuşlar , ne onlar sınıfta koşuşturan küçük sevimli çocuklar ne de ben onların o zamanki hatirladiklari insanım.fotograflar önümde,13 kere 365 çok az bir süre ya.bu kadar mesafenin yasanmisligin sığmış olması imkansız di mi.israr ettim çocuğa gel ilkokula gidelim ben 8 sene önce falan gittim daha da gitmedim dedim.
Gittiğimde beni en çok üzen her şeyin aynı olmasıydı.boyle olunca hafıza direkt tazelendi.bu okulun duvarı ne kadar da kisaymis lan önceden ziplasak da goremezdik değil mi Gürkan.bak surda sen koşarken semihle carpismistin dişin kirilmisti.bak şu dişin hala belli oluyor shsh.bayrak direği hala aynı yamuk her an yıkılabilir.eğer bir canlı olsaydı bu bayrak direği Gürkan bizi gördüğünde duygulanırdı hatırlardi yüzde yüz, her teneffüs buna dokunup simit oynuyorduk nasıl unutsun.
kendime not şimdiki arkadaşlıkların olsun geçmistekiler olsun hayatının bir yerinde bir bağın olsun onlarla hayat harbi çok kısa oğlum.sonra böyle birden hatırlayınca duvara çarpmış gibi oluyorsun.
Keşke biraz degistirseydiniz okulu keşke yiksaydiniz da okulun bahcesinde goremeseydim çocukluğumu.su banklarin bari yeri degisseydi de şimdiki yorgun ben ,neşeli çocukluğumun yanına oturup huzurunu bozmasaydı..
akışa kapılıp gidildiğinde fark edilmeyen, fark edince ise insana hayatını sorgulatan bir gerçek bence. zaman böylesine hızlı akıp giderken geride bana kalan ne oluyor, ne biriktiriyorum avuçlarımda? ...
Şimdi sadece durun ve ilk vakanın çıktığı güne dönün. Ne kadar zaman geçmiş değil mi? İşte zaman bu kadar hızlı(!) geçiyor Şimdi de pandeminin bitme noktasına geldiği günü hayal edin. Ve o günün geldiğini hissettiğinizde kendinize herhangi bir şey yapacağınıza dair söz verin. Sonra dönüp arkanıza bakın :) ve gene o kutsal cümle dökülsün: "zaman ne de hızlı geçiyor." :)
yakalayamıyorum geçip gitmesine üzülmekle kalıyorum. 16 17 yaştan sonrası yokuş aşağı. geriye dönüp baktığımda o kadar sene ne yaptım bilmiyorum. dönsen dönülmüyor şimdiyi yaşasan yaşanmıyor
bir psikoloğun şöyle bir açıklaması vardı: ilk yaşımız hayatımızın o zamana kadarki sürecinin tamamı, ikinci yaşımız o zamana kadarki sürecin yarısı ve üçüncü yaşımız o yaşa kadarki hayatımızın üçte biri şeklinde ilerlediği için, 20 li yaşları geçtikten sonra günlerin haftaların yılların hızlanması çok olağandır. ki bakınız bu yüzdendir ki çocuklukta zaman geçmek bilmez, büyüyünce de durmak..
gözümün önüne spordaki antrenörüm geliyor plank yaparken başıma dikilip ne oldu zaman geçmiyor demi diyip gülüyordu :( geçmiyor arkadaşlar planktayken zaman geçmiyor :(
Bu da büyük oranda psikoloji ile ilgili sayın ansia. George Hood diye bir adam var dünyanın en uzun süre plank yapan kişisi. Plankın zihinsel bir aktivite olduğundan bahsediyor mesela
bazen üzülsem de gelecekten umutlu bir insan olduğum için genelde sevindigim bir durum oldugunu söyleyebilirim. ve zamanın geçtiği bilinci ile yasamak da geçmişimizi olusturan her bir an'ımızın daha kaliteli geçmesini sağlıyor.
Yaşam imkanları her alanda fazlasıyla artmasına rağmen sürekli toplumun içinde bir hayat telaşesi ve yoğunluğu içindeyiz kendimizi kalbimizi hatırlayamıyoruz ve zamanımız çok hızlı bir şekilde elimizden kayıp gidiyor bize hiç acımadan bizi hiç umursamadan
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır. katkıda bulunmak istemez misin?