confessions

kimliksizot

1. nesil Yazar - Yazar

  1. toplam entry 195
  2. takipçi 34
  3. puan 19748

yaptığımız garip davranışlar

gri
hepimiz birilerinin hayatındaki şeytanız

kırdığınız üzdüğünüz ve sizinle bir daha konuşmak istemeyen insanları hatırlayın. sonra bir de yakın arkadaşlarınıza bakın. kötü biri olsaydınız yalnız olurdunuz herhalde?* o zaman niye bir taraf sizi çok seviyor da öbür taraf konuşmak bile istemiyor? çünkü siz birileri için toz pembeyken birileri için siyahtınız ve bunu muhtemelen istemeden yaptınız

*(yalnızlık ve kötülük her zaman ilişik değildir ama kötülük büyük çoğunlukla yalnızlığı getirir.)

anasayfanızı kaplamamak için geri kalanını spoiler içine alacağım. bu konuyla ilgili birkaç fikrim var..

insan karakteri bir renk spektrumu gibidir ve nadiren "hue"muz değişir. yani örneğin bir insanın karakter spektrumu mavide olsun, o insanın turuncu olması çok zordur (hue'su değişmeli), ama lacivertle bebek mavisi arasında sürekli geçiş yapar.

kime ne renk olacağımıza genelde biz karar vermeyiz, oluverir. kendi hayatınızı düşünün: çok sevdiğiniz bir arkadaşınızdan (adı lilit olsun) bazıları ne kadar nefret eder. çünkü ikinizin lilit'le ilgili deneyimi aynı değildir. lilit size denizler kadar mavi iken arkadaşınıza gece kadar koyu olmuş olabilir. sorsak ikiniz de lilit için mavi dersiniz ama lilit ikinize spektrumun farklı yerlerinden yaklaşmıştır. ve spektrumun gece mavisi o kadar kötücüldür ki lilit onların hayatındaki şeytan haline gelir.

çok soyut kalmış olabilir. yeniden kendi hayatınıza bakın: neler yaptığına şaşırdığınız arkadaşlarınız olmadı mı hiç? "bu adam bunu nasıl yapmış?" demediniz mi, veya size demediler mi "nasıl yaptın bunu?" diye? evet, samimi olmadığımız insanlara karşı genelde spektrumun ortalarında takılırız, örneğin genel olarak kırmızısınızdır ama insanlarla samimiyetiniz arttıkça spektrumun bir tarafına kayarsınız: bordoya veya turuncuya doğru.

istemeden kırdığım insanları düşünüyorum bazen. acaba bir şans daha verilse onları yeniden aynı şekilde kırar mıydım? muhtemelen evet. onları sevsem bile mi? muhtemelen yine de evet. sebebi ne bilmiyorum. ahmet arifin dediği gibi:
Bu, ne ayıp ne de yasak,
Öylece bir gerçek, kendi halinde

prometheus

ruhsuz
T:2020 girişlilerin her komite not çıkarmış olan not grubu.

Öncelikle şunu belirteyim: not yazan öğrenciler,not yazmayan ve yıllardır not yazmamasına rağmen güncel not okumasıyla övünen diğer dönemdaşlarının gözünde enayidir,kerizdir,kendini düşürmüş insandır. Evet bu pek zeki,büyük resmi görmüş arkadaşlarımızın bir yaradan idrarlarını sakınacak kalitede olduğunu benden iyi biliyorsunuz.

Renkli notu not yazdığın hafta ücretsiz,yazmadığın hafta indirimli alma hakkına sahip olmak için not yazılır mı? Tabii,yazılabilir ama 2. Yarıyıl boyunca babam notları benim için renkli çıkardı. Evet 0 indirimle. Yani arkadaşlar afedersiniz ama allah düşürmesin tabii de kimse o meblağ için o işe sürdürülebilir bir biçimde katlanamaz.

Motivasyon nedir?

Hani okul şöyle,okul böyle diye bikbiklenmeyi biliyoruz ya;elimizi taşın altına ne kadar sokuyoruz? (Okulu aklamıyorum,yanlış anlaşılmasın. Okul bizi mahvediyor,bu cepte.)

Hadi elini taşın altına sokmadın güzel arkadaşım,o zehirli pis sözlerini ne demeye etrafa saçıyorsun?
Biz sizin 20 kişi birleşip,bir not alıp,taratıp tabletten okuduğunuzu bilmiyor muyuz?
Kendisi ortak sınıf grubunda zehrini çok akıttı diye grup kapalıya dönünce kız arkadaşının yazar grubuna katıldığını bilmiyor muyuz? Gelsin. Başımız gözümüz üstünde yeri var. Zaten prometheus öyle bir yer olduğu için ben de oradayım. Bana da 'gel,sen bizim için kıymetlisin.' dendi. o yüzden major problemlerim olmadıkça terk etmedim.

Said abi ilk toplantıda bir şey söylemişti ve hala kulağımdadır. 'Bizim grup notun arkasındaki renkte bile anlaşamıyordu,en son dağıldık.'

Ben yeri geldi textbook okuyup yazdım notu,yeri geldi 12 saatte 1 not yazdım. Benden daha iyi yazanlar var. Hepsinin eline,emeğine,yüreğine sağlık. Geçen seneki sabit denetmenim ses kaydını dinleyerek notu denetlerdi. Bu sene sabit denetmenim değildi ama aynı kişi yine aynı özveriyle notumu denetledi.

Ne hakkım varsa benden yana helâl olsun,bir de huzursuz insanların zehriyle uğraşamam.hem zaten alt dönemler benim yazdığım notu çalışırken bana fotoğraf yolluyorlar ya vatsaptan,yetiyor o bana. :)😇😌 eriyeveriyorum hehe 🤭

acı

darklife
Seni de vururlar bir gün ey acı
Uçuşup durduğun kanatlarından
Sazın, sözün, türkülerin tükenir
Ellerin koynunda kalakalırsın

içini dök

cherie
artık hayal kurmadığımı, kuramadığımı fark ettim. hayat bana ne sunarsa onu yaşıyorum, kabulleniyorum gibi geliyor. yorgun hissediyorum istediklerim uğruna savaşmak için. gerçi çok bi isteğim, hayalim de kalmadı. bazen durup düşünüyorum işte, hayal kurmaya çalışıyorum. sonra içimden gelmiyor, ya da istediğim bir şey olmuyor. bırakıyorum öyle. vazgeçiyorum. devam ediyorum yaşamaya.

küçükken ne zannederdiniz

mandalinasoydumbasucumakoydum
Dejavu yaşadığımda korkardım çünkü bunu bana özel bi “geleceği görme yeteneği” zannederdim. Yalnızca peygamberler geleceği görebildiğine göre bana da yüksek ihtimalle peygamberlik verilecekti ama daha yaşım tutmuyordu biraz daha beklemeliydim. Tek kadın peygamber ben olucaktım ya kesin tuvalete ekmekle girdiğim için olamadım.
2
schrodingerin kedisi schrodingerin kedisi
ajsfjafhjdafajslfajdsflasfkljafdask
mandalinasoydumbasucumakoydum mandalinasoydumbasucumakoydum
:')

ankara

toparlaningitmiyoruz
sevdiğimiz şehirdir. kucaklar, bağrına basar. çabuk alıştırır, zor vazgeçtirir. yazları sıcak ve kurak, güzleri soğuk ve hasret doludur.

bir dostluk kurulur, bir kız sevilir, bir gençlik tüketilir. bunların hepsi başka şehirlerde de yapılabilir, doğru. ama... ellerin cebinde yürürken dostunu, sevdiğini, geçip giden günlerini düşünmek bir ankara akşamında... bu tadı kaç şehir verebilir?
1
toparlaningitmiyoruz toparlaningitmiyoruz
"ha sonra
belki ahmed arif'in aklına
hiçbir şairin aklına gelmeyecek
-çünkü hiçkimse bir daha ankara'yı
o'nun kadar sevemeyecek-

bir şiir islenir:
kar altındadır varoşlar
hasretim, nazlıdır ankara."

yazarların 2023 hedefleri

poyrazkarayel
Hepsi bir anda olamayacak elbette ama yazayım bana not olarak burada dursun. Yazar arkadaşlarıma da kendi hedefleri açısından motivasyon olur belki.

- hanımla uzun zamandır konuşuyorduk, ocağın ilk haftası vurmalı bir çalgı kursuna başlayacağım haftada 2 saat olacağından dolayı fazla yıpratmaz diye düşünüyorum.

- param eğer birikmiş olursa şöyle afillisinden bir daktilo alacağım Şubat ortası gibi. Hikayeler yazmayı daha doğrusu yazmayı çok severim. Bu hobi de benim için ayrı bir güzellik olacak. Göl kenarı veya orman içi bir yerde sözsüz müzikler, ben ve daktilom ayda bir iki buluşuruz inşallah.

- bahar başında kampçılığa uzun bir aradan sonra giriş yapacağım. Yurtdışından bir arkadaşım aksilik olmazsa çadırı alıp gelecek ben de geri kalan malzemeleri tamamlayacağım olduğu kadarıyla. Yine ayda bir böyle bi ara ruhu dinlendirir ve rutinden çıkmış olurum..

2022 yılına bir veda notu bırak

mandalinasoydumbasucumakoydum
En güzel ilklerimi yaşadığım sene oldun. Kendimden beklemediğim atılımlar yaptım. Güzel insanlarla güzel anılar biriktirdim. Yaşadığım güzellikler hüzünçlerden katbekat fazla oldu 🧿 Uzun zamandır kazanmak istediğim çok güzel bi alışkanlığı sonunda kazandım. Kendimden uzaklaştım ama sonra tekrar yaklaştım. Kaybetmedim hiç beni. Bu yıl da sigaraya başlamadım. İçimde her sene keşfedecek yeni bir şeyler olması çok tuhaf. Ama bulunuyor yine de. Tıpkı diğer yıllarda olduğu gibi bu yıl da hayret ederek kendimdeki bilinmezliklerin farkına vardım. Bir konudaki beklentilerim çok değişti. Dönüp baktığımda nasıl seneyi böyle bi istekle açıp şöyle bi istekle kapamışım diyorum. Sonuç olarak benim için unutulmaz bir yıl oldun. Seni güzel anıcam. 2023 de senin kadar güzel olsa yeter ya. Fazlasına ihtiyacım yok.

komik biseyler

gri
bu, grinin sigortasız çalışan olma hikayesi



benim babam biraz katı bir adamdır. bu sene mayısta, sınıfta kalacağım kesinleşince, adama hem FF hem 5000 lira kredi kartı borcu götürmemek için aksiyon aldım. gerçi bu da hoşuna gitmedi, günde 10 saat ders çalışarak finalden 112 almamın mümkün olacağına kendini bir şekilde inandırdı ve beni isyancı ilan etti. yine de burnumun dikine gittim ve kadın anamın onayını almayı başardım (bkz sokratesin savunması) ("anne bak 3. köprüyü satıyolar, hisse alalım 2050'ye zengin oluruz")

her yere başvuru verdim, sokak sokak esnaf gezdim. biraz abartmışım gerçi, hâlâ arayıp "merbalar gri hanım, nasılsınız, haftada 70 saat çalışıp 100 lira kazanmaya ne dersiniz" dedikleri oluyor. tövbeler eşliğinde bir bardak soğuk su içiyorum. çünkü ben mayısta öyle bir b** yedim ki bırakın yoğurdu üfleyerek yemeyi, yoğurdun üstüne yangın tüpü sıkıyorum.

en son bir ev yemekleri dükkanı buldum. girdim tanıştım falan, patron kadın baya sevecendi, muhabbeti hoştu. benim de kanım kaynadı. annemin de içine sinecek bir yerdi hem, alkol yok meze yok dansöz yok. anlaştım, yemekleri patron yapacak, ben bulaşık yıkacağım, bir de sabah dükkanı açacağım. ne kadar basit ve masum dimi

meğer ben suç yuvasına girmişim ***, kerhaneye girsem daha iyiymiş. ertesi gün bi geldi yanında afgan kaçak. çocuğu camide bulmuş, adını zeki koymuş, her işini yaptırıyor, para mara da vermiyor. bildiğiniz köle, bi kırbaçlamadığı kalıyor çocuğu.
her akşam it gibi içiyor dükkanda; sabah viski, rakı şişesi topluyorum. sonra takım elbiseli adamlar geliyor, yurtdışına adam kaçırıyorlar, rüşvet al ver yapıyor. el altından gırla içki satıyor, geceleri pavyona gidiyor. 1'e 1000 kâr koyup araba ev satıyor.
mesela bir evi vardı türk öğrencilerin kaldığı, kirayı arttırdı. "abla ödeyemeyiz" dediler. "******** gidin" dedi, onların yerine 10 tane suriyeli aldı. abi neler neler, her şeyi anlatsam tüm sözlük tutuklanırız. polise ihbar edilecek gibi değil, zaten etsem de faydasız 3 tane polisle aynı anda sevgili. yetmiyormuş gibi kendi kızı kokainman, dükkana her gün pilav yemeye gelen bir sapık var ve yan dükkandaki adam yobaz. her sabah arabesk şarkıları eşliğinde kepenk açıyorum, kolları sıyırıp masa taşıyorum, çay may koyarken "gri kardaş günaydın" diye kafasını kapıdan uzatıyor, sabah sabah siyasetten giriyor bitcoinden çıkıyor velhasıl iyi kafa şişiriyor*

neyse benim iş tanımım giderek genişledi, bulaşık yıka diye aldıkları yerde fellah köftesi, arnavut ciğeri, her türlü bakliyat pişiriyor paketliyorum. olmaz ben bilmiyorum diyorum dinlemiyorlar googledan tarifine bak yap diyorlar, trendyolda getirde başımıza taş gibi yorumlar yağıyor. ben de 2002'de askere gitmiş gibi şafak sayıyorum. şafağa en son 7 gün kalmıştı.

bir öğleden sonra... işten çıkacaktım ama patron yoktu, aradım. dedi ki gri ben çok uzaklardayım dükkan senin olsun :D. kaçmış gitmiş kadın, bi daha da dönmicem dedi (ıtır ruslar peşimizde ilişkimiz açığa çıkmış) ben de kepengi indirdim, afgan kölemizi yan dükkana emanet ettim gittim. 15 sayfalık sigortasız çalışan hikayemin sadeleştirilmiş versiyonu bu, şimdi size dükkanın bazı trendyol yorumlarını göstermek istiyorum dfhksjdfhkjds



evet, çünkü elle bölünmüştü. zekiye bi türlü bıçak kullanmayı öğretemedim



makarna 3 gün öncesine aitti, göndermeyelim dedim, şifa şifa dediler yanında baklavayla gönderdiler


11
gri gri
bu da böyle bi anı
shogun shogun
Ahahahaa bir ömür boyu anlatılacak ve sağlam tecrübe getiren olaylar silsilesi olmuş efendim.Puanım 10/10
gluteusmaximus gluteusmaximus
Abooovv bu ne böyle sn gri nxnxnxm
gri gri
korkumdan iki haftada bir bahane bulup paramı istiyodum, kesin bu bana parayı vermeden kaçar diye ahzbsvavav
deli dumrul deli dumrul
Olası diyalog:
Anne: gri işler nasıl seni çog yoruyolar mı -baba araya girer- ya bırak alt tarafı masa siliyo ne düşüncelisin hanım ben onun gibiyken tek kolumla 20 kilo kalas taşıyodum
Gri: babam doğru diyo anne tabak çanak yıkıyorum alt tarafı sjsjsj -arkadan ses- zeki kaç defa dedim toleti iyi temizle diye boşuna mı besliyom seni, gri sipariş gelmiş yap bi lahmacun çabuk bakimm
Anne: yoğunsunuz galiba kızım kolay gelsin ben seni sonra yine ararım
Gri: evet bi tık öyle ihih, teşekkürler anneehh.. swh -o sınıfta kalmayacaktık-
shogun shogun
Kolpaçino tadında olaylar silsilesi olmuş :)
gluteusmaximus gluteusmaximus
Yemeklere yorum yapanlara cevap olarak bu entryi atmak nasıl olurdu acaba ndndnsm
ruhsuz ruhsuz
Ay gri bu kadın sana kek mek bi şey yapmıstı da sen buraya atmıştın kalple filan. O geldi aklıma şimdi fjfdbf
ruhsuz ruhsuz
Kalple olmayabilir ama iyi insanlar var gibi bi şey demistin fjdbd
gri gri
Evet ya sevildiğinizi hissettiğiniz anlar başlığı.. hdbsbabdh o entrynin ertesi gününde de ben benim kafamı s diye entry girmiştim ahxbsva
ruhsuz ruhsuz
:/

hastalıkları bir şarkı sözüyle özetleyin

schlimazl
Gastroözofageal Reflü : içim yanar içim kanar da isyaan
VUR : bir ileri iki geri bu neydi böyle
Mı : affet bu gece ölmek istedim
Osteoartrit : sana koşmak istedim derman yok dizlerimde.
Şizofreni : iki gözüm kadar eminim sen yoksun
Wpw sendromu : kalbimin orta yerinde bu nasıl bir cumhuriyet..
Bipolar : bir öyle bir böyle ben kimim anlarsan söyle.
Hipokondriyazis : iyi değilim ben, hiç iyi olmadım..

gazi tıp yemekhanesi

deli dumrul
Yarından itibaren dört buçuk liradan hizmetine devam edecek. Birtakım güncellemelerle hizmete devam

Yenilikler sıralı tam liste:
-peçete yok
-sıra var
-dikey masa yok
-yatay masa var
-sürahiler devrede
-az porsiyon
-tek taraftan hizmet
-asansörler tıklım tıklım
.
.

kötü bir his tarif edin

clarice starling
değer verdiğiniz kişileri hayal kırıklığına uğratmak, yaptığınız hataya üzülmek yetmezmiş gibi bir de sevdiğiniz kişileri üzdüğünüz için üzülmek.
sevdiğiniz birinin üzgün olduğunu bildiğiniz halde onun yanında olamamak, kendini iyi hissetmesi için bir şey yapamamak.
kendinizi ifade etmek için defalarca çabaladığınız halde anlaşılmamak, anlatmaya çalışmaktan yorulmak.
çok emin olduğunuz bir konuda yanıldığınızı görmek.
bir şeyler ters gitmeye başladıktan sonra diğer şeylerin de ters gitmeye başlaması, bir anda hayatınızın saçma sapan ve karmakarışık bir hal alması ve bunu düzeltmeye gücünüzün olmadığını hissetmek.
aynı şeyin ya da kişinin hem derdiniz hem de dermanınız olması.
hiçbir zaman sahip olamayacağınızı bildiğiniz şeyleri istemeyi bırakamamak.
yapmamanız gerektiğini bildiğiniz şeyleri yapmaya bile isteye devam etmek.
kimsesizlik hissi. etrafınızda onca insan olmasına rağmen hissedilen "kimsesizlik" hissi.
son olarak, duştan çıkınca yemeği planladığınız bir şeyin, duştan çıktığınızda başkası tarafından çoktan yenmiş olduğunu görmek.
not: başlıktaki "bir" kelimesini görmemişim gibi davrandığım doğrudur.

geceye bir şiir bırak

rosros94
Bütün serotonin geri alım inhibitörleri birleşseler
Geri alamazlar çünkü,
hayra yorulmuş bir rüya kadar sevinen hayatı,
geri alamazlar bir avuç karınca kumunun huzurunu.
~Didem Madak~

Not;aslında hukuk mezunu olan didem hanımın belli ki antidepresanlara yolu düşmüş

dönem 4 özeti

selektor yapan yildiz
1. Benden önceki yazarların da bahsettiği gibi beklemek. Sürekli bir şeyleri bekliyor olmak. Artık stajyer olmanın bir rutini olarak düşünmeye başlıyorsunuz beklemeyi.



2. Stajyer kartlarının manyetik özelliği olmadığı için kapıları açamamak. Birinin gelip açması lazım.





3. Herkesin daha yeni öğrenmesinden dolayı muayenelerin hep suboptimal olması. Ama bir yerden sonra rayına oturuyor genelde. Ya da en azından biliyormuş gibi yapmak lazım:)





4. Sınavlar. Dönem 5 kadar sık olmasa da sürekli sözlüye çalışmak, hasta hazırlamak, pratiklere çalışmak ve son günkü kaotik ortam.





5. Staj grubu ile oluşan sorunlar. Aslında genellikle staj gruplarındakiler birbiriyle uyumlu olur ama arada ufak anlaşmazlıklar da olabilir. Olsun, arkadaşlar arasında olur öyle şeyler;)





6. Ve son olarak pratik sonrası, grupla kare çarşıda bir şeyler içip muhabbet etmek. Ee o kadar sınava girdik, muayene yaptık, bekledik bu kadarı da olsun değil mi.





Not: bu entry mizahi amaçla yazılmıştır. Tabii ki de derslerimize çalışıp en iyi şekilde öğrenmeye gayret ediyoruz.
4
fistikgibiri fistikgibiri
efsane alternatif son: bütçe fazlalığı:)
objector objector
Başarılı bir entry efenim, teşekkür ediyoruz.
selektor yapan yildiz selektor yapan yildiz
Sağ olun sayın objector.
selektor yapan yildiz selektor yapan yildiz
Sayın fistikgibiri gece gece hem güldürdünüz hem üzgünüz:')

keşke

clarice starling
"Keşke yağmuru çağıracak kadar güzel olmasaydım
Ölüm ve acılar çatsaydı beni
Düşüncem yapma çiçekler kadar gösterişli ve parlak
Sözlerim ihanete varacak doğrulukta olsaydı."

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol