ankara sıcağı

gri
sivrisinekleri azdıran sıcaktır.

feromonlardan mıdır, kanımın karbondioksit oranından mıdır bilmem çocukluğumdan beri çok fazla böcek ısırığına maruz kalmış biriyim. O yüzden ısırığa karşı bağışıklığım yüksektir, şöyle çıtırından bi kaşınırım ve ertesi güne yok olur. Fakat ankara sivrileri...

Ben böyle şeytan, böyle kana susamış bir sivrisinek ordusunu ömrü hayatımda görmedim. Çete halinde çalışıyorlar, asla tek girmiyorlar bi eve. Alfa sivriler çetedeki zayıfları önden tadım testine yolluyor. Kurbanın muayyen yerlerinden özel örnekler alınıp elebaşına haber gidiyor ve saniyeler içinde alfa sivri, kurbandan şöyle okkalı bi 10 mL kan çekiyor.

Böyle bir zonklama yok, insana sinir krizi geçirtiyorlar. O uyku mahmurluğu ile zavallı zayıf sivrilere bi tane yapıştırıyorsunuz. Kurtuldunuz sanıyorsunuz. Halbuki sadece darth Vader havasıyla üstünüzde dolanırken vızıltısıyla star wars müziği çalan alfa sivrinin tuzağına düştünüz.

Size dakikada bir dalış yapıyor, öldürmesi imkansız, görünmez ve vücudunuzu sizden iyi tanıyor. Ordular ilk hedefiniz karotis, ileri.

Üstelik çok niş zevkleri var. Tam mandibular eklemin üstü, ayak baş parmağınızın ucu, meme başınız, avuç içiniz... Özellikle eklem bölgelerine bayılırlar. Boyun daha çok tatlı niyetine tüketilir, ve oraya şefin imzası bırakılır.(Bir keresinde vallahi tiroidim inflame oldu sandım)

Bunlardan müthiş Çin işkencesi olur. Geceleri gündüzleri yok, uyumanıza hele hiç gerek yok. Gündelik işinizi hallederken bir anda keskin bir acı hissediyorsunuz ve geçmiş olsun. Eminim kendi aralarında "onun da o saatte (13.30) orada ne işi varmış" diye dalga da geçiyorlardır **** **** ****** *********

Bir gün kriz geçirip nefes alabilmek için sadece yüzüm açıkta kalacak sekilde örtü çektim üstüme ki bir yudum da olsa uyuyabileyim. Sonra uyandım, gözlerimi açtım. Biri açılmadı.

Bu gece üç askerini öldürdüm. Gözlerinden öpüyorum alfa sivri. Seni de bir gün öldüreceğim.

lazarus refleksi

selektor yapan yildiz
Beyin ölümü gerçekleşen hastada medulla spinalisteki refleks arkının hala aktif olması dolayısı ile görülen, kolları çapraz şekilde gövdede birleştirip geri bırakma şeklinde ortaya çıkabilen reflekstir. 2024 Ağustos tus'una vaka sorusu ile konu olmuştur.
Ayrıca (bkz: lazarus fenomeni)

tusbuddy

selektor yapan yildiz
Tus sürecinde kendime göre faydası olduğuna inandığım uygulamadır.
Uygulamanın kronometre özelliği var. Uygulama Çalışma sürenize göre size puan veriyor. Son 15 günün puanlarını da toplayarak sizi sıralıyor. Hatta sıralamakla kalmayıp sizi bir de puanınıza göre farklı liglere ayırıyor.
Şimdi efendim, kötü gidiyorsanız daha da kötü gitme eğiliminde oluyorsunuz. Bakıyorsunuz ki millet deli çalışmış, diyorsunuz bunlarla rekabet edilmez. Fakat eğer ki çok çalıştıysanız daha da çalışasınız geliyor. O puanlar geldikçe de insanı daha da hırslandırıyor. En azından bende öyle oluyordu.
Bir de arkadaşlarınızla grup kurup birbirinizle yarışabiliyorsunuz, o güzel oluyor. Son 1,5 ay grubumuzda çalışmayanlara mobbing yapılıyordu o yüzden mecbur çalışılıyordu.

ölüm

schlimazl
Çok yoğun bir nöbet sabahıydı. Tam devir saati genç yaş bir hasta,otuzlarında belki kırklarında arrest olarak geliyor. Yaşından ötürü saatlerce Uğraşıyoruz çabalıyoruz. Bir ara dönüyor hasta. Sonra bakıyoruz İki saniye ritim dönse üç saniye gidiyor. Ekibi çağırıyoruz dışarıda bekletiyoruz.
O an bir telefon geldi 112den. Bir arrest daha geliyormuş.Bu sefer yaşlı bir hasta, seksen küsürlerinde. Bilinen birçok hastalığı bir poşet ilacı var belki. Kırmızı alanda tek sedyemiz tek monitörümüz var. Sedye çekiyoruz ayarlıyoruz. Aynı anda iki arreste müdahale ediyoruz. Çok değil belki 10 dk belki 15 dk sonra amca döndü. Genç hastayı kaybettik. Dışarıda bekleyen helikopter ambulans ekibi amcayı alıp götürdü hemen. Normalde helikopterin gelmesi 45 dk.
Demem o ki Ölüm kapıda bekleyen davetsiz bir misafirken yaşamak biraz da şans işi.

gütfsözlük

zazabey
ekşide ve burda yazmaktan sıkılıp açtığım insta mizah sayfası 2 bin takipçi oldu hemen hemen. birkaç videom da milyonlarca izlendi ama buranın tadı bi farklıydı be.



not: reklam olmasın diye buraya yazmıyom sayfayı ama merak eden varsa sorabilir özelden

cahillerin eğitimlilerden daha iyi olduğu konular

privileged of medic
Rahat olmak. Öğrendikten sonra çoğu konuda tetikte oluyorsun,o eski rahatlığın kalmıyo. Mesela sokakta kedi köpek görünce çok tatlı gelse de dokunmak isteyince bi saat beyninde muhakeme yapıyorsun şak diye dokunamıyorsun,çimli bi yere gidince ayakkabını çıkarıp rahatça yürüyemiyorsun aklına mikroda gördüklerin geliyor. Havuzda denizde çıplak ayakla ıslak yerlere beş dklık bile basamıyorsun dermada hocanın dedikleri aklına geliyo. Her ortamda lens takamıyorsun,takmak için elini yıkadığında da beş kere kontrol ediyorsun elini kuru mu diye,aklına göz stajında gördüğün fotolar geliyo. Yani hadi sen yapmıyorsun onu geçtim yapanı görünce yaşadığın gerginlik de sana dert oluyor zaten…

içini dök

ruhsuz
İçim,içimi dökmenin manasının olmadığını bilecek kadar dolu.

Ve ben sadece kimsenin hayal edemeyeceği kadar kırılmışım,henüz tam anlamıyla kopmamışım.
Bu ülkeyle bütün bağlarım kopmuş olsaydı beni buraya bağlayacak bahane arıyor olmazdım.

Bahanelerimden biri bu ülkede akademisyen olmaktı ancak değersiz bir peçeteden daha değersiz hissettirildiğim fakültede 4 temmuz günü hayallerim yakıldı gibi hissettim.

Sadece kimsenin anlayamayacağı kadar kırılmışım.yoksa hala bahane arıyor olmazdım ancak artık bahanem bile yok.
Beni bu ülkeye umut besleyecek bir bahaneden yoksun bıraktılar.

Teşekkür ederim,ben başka türlü akıllanmazdım.

içini dök

schlimazl
Anlatsan dinleyecek biri yok, susarsan da aşamıyorsun.Yokmuş gibi davranmaya çalışırken bir anda gelen başa çıkamıyorum hissi.Mutluyum ama içimde bir burukluk var,halledemiyorum.

irregular olmak

ruhsuz
Trafik kazası geçirip,çift taraflı pelvik fraktürü ve acetabulum başı fraktürü olup da henüz rapor süresi bitmeden okula gelen,arkadaşının onu 2 hafta tekerlekli sandalyeyle gezdirmesiyle eğitimine devam eden ancak o anabilim dalı resmi rapor kabul etmediği için(başka stajlarda emsal olgular var ve kabul edilmiş) irregüler olan kız benim :)

Sorulan soruları cayır cayır patofizyolojiyle açıklıyordum,tekerlekli sandalyedeyken bile. :)

Şu anda eski normalime dönüyorum ancak gütf'te bu da yaşandı ve bununla da irregüler olundu.
Tarihe not düşülşün

Onur kırıcı detayları yazmayacağım,benle mezara gelsin. :)
9

sivas katliamı

zazabey
bugün yıl dönümü ve maalesef üzerinden yıllar geçmesine rağmen aynı zihniyet devam ediyor, masum insanların evleri arabaları dükkanları ateşe veriliyor. yazık, çok yazık..

"bir otel odasında gencecik çocuklar
çırpındıkça bir yudum soluk için
üzerine benzin döküp oynayanlar
onlar birgün öpmeye eğilince çocuklarını
dudaklarında duman ve yanık et kokusu
boğum boğum tıkamaz mı soluklarını?"

milli kütüphane

selektor yapan yildiz
Dönem 1 iken belli bir saatten sonra geldiyseniz girmek için sıra beklediğiniz kütüphaneydi. Her gittiğimde bizim dönemden mutlaka birkaç kişi olurdu. Millet kütüphanesi açıldıktan sonra popülerliği azaldı ancak yine de gayet gidilip çalışılabilir bir kütüphane. Binanın yapım yılı (1983) düşünüldüğünde aslında hoş bir mekandır.

Hatırladığım kadarıyla pandemiden önce müjgan Cumbul salonu 24 saat açık oluyordu. Pandemiden sonra çalışma saatlerinde değişiklik oldu, örneğin eskiden pazar da açıktı şu an pazarları kapalı.
24 saat çalışmak için (bkz: millet kütüphanesi) çok daha uygun.

fatih altaylı

deli dumrul
Bir gün teke tek yayınında; "...ben mesela eee mesela yani ..ııı..ıı. .. . profesör olmak istemem neden diye soracak olursan ıı... ... .ıı. ... ben bir ömrümü bir konu üzerine bilmem ne maddenin bilmem ne parçası özelinde.. .. uzmanlaşacak kadar ömrüm yok .ı...ııııee.e.ee yok bir hayatım var kardeşim niye ona harcayım gezmek tozmak eğlenmek varken ki ... .. .çoğunluğu da böyledir o yüzden profesörlerimizi eee.ıı.ııı yaptığınız işi çok önemsiyorum...." sözleri bazı durumlarda aklıma gelir

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol